- 1117 Okunma
- 10 Yorum
- 0 Beğeni
EH BEE HANIM TEYZE!
Okuldan eve henüz gelmiştim. Evde bir telaş ki sormayın gitsin!
_ Neler oluyor burada heyyy! Ben geldim baksanıza.
Ama herkes kendi derdinde. Benimle ilgilenen yok. Baktım babam içeride uzanmış yatıyor, annem geldi hışımla :
_ Sen daha giyinmedin mi?
_Aman giyinirim şimdi ne var bunda. İki Dakkalık iş.
_ Şimdi gelecekler sen daha otur burada.
_ Aman tamam yaa! Bi rahat yok bize şu evde.
Babam sinirle kalktı giyinmeye. Ben halen ne olduğunu anlamaya çalışıyorum.
Ablamda da bir süslenip püslenme sorma gitsin. Bir taraftan saçlarını yaparken, bir taraftan da bana emirler yağdırıyor; şunu getir, bunu götür. Ben hizmetçisi miyim ya bana ne. Ama ablam ya saymam lazım, dediklerini yapıyorum ha bire.
Neyse ki sonunda ablam akıl etti de akşam kendisine dünür geleceklerini söyledi. Tabii bende soru yağmuru başladı. Kimmiş, nereliymiş? Ne zaman aramışlar? Peş peşe hiç durmadan soruyorum. Meğer gelecek olan dünürler bizim kapı komşumuzmuş.
Sabah erken kapıyı çalmış hanım teyze, akşam size hayırlı bir iş için geleceğiz evdesiniz değil mi? Annem telaşla :
_ Hee he evdeyiz buyur gelin.
Ve böylelikle başlamış tatlı bir telaş. Pastalar, börekler o biçim. Ablam deseniz ayrı bir hava. Başlangıçta sevinçten dört köşeyken, akşam yaklaştıkça bir telaş, bir sinir. Aman bana ne! Ben yiyeceğim pastaları düşünürüm.
Nihayet kapı çaldı, ablam heyecanla açtı kapıyı. Kapı komşucuklarımız nihayet gelmişlerdi işte. Aslında hiç sevmezdim onları ama annemin korkusundan ses çıkaramazdım.
Baktık karı- koca gelmişler. Annem herhalde adetleri, ilk anne babası geliyor. Neyse efendim pasta börekler yenildi, çaylar içildi. Bu arada hep havadan sudan konuşuluyor. Ama hanım teyzemiz kendini övmekten başka bir şey yapmıyor ki! Haa arada birde oğlunun övgüsünü de ihmal etmiyor. Bey amcamız kendi halinde karısından çekingen sus pus. Ben ise cinnet geçirmek üzereyim. Annem bıraksa hanım teyzeyi bir kaşık suda boğacağım da kendini o kadar övdüğü için. Ahh anne ahh!
O ara yeme faslı bitince hanım teyze göz etti kocasına hadi konuya gir der gibi. Bey amca da utana sıkıla açtı konuyu:
_ Şey diyecektim Sadri Bey! Hani biz yeni bizim oğlanı evlendircez de!
_ Eee!
_ Şey diyom!
O arada hanım teyze aldı sazı eline başladı sayıp dökmeye;
Yok efendim düğün için para lazımmışmış ta, onların para şu an vadelideymişmiş te. Aman daha bir dolu şey.
Annem babam şaşkın, ablam ağladı ağlayacak (ee onca süs boşa mı gitti yani).
Ben patlattım bir kahkaha. Herkes şaşkınlık içinde bana bakmakta.
Sonra ben büyük bir keyifle:
_ Git hanım teyze gitt! Başka kapıya….
Ohh be sonuda muradıma erdim ve hanım teyzeyi kapı dışarı ettim. Artık ölsemde gam yemem. Ne o öyle? Oldum olası hiç sevmem para puluyla hava atan ve kendini öven insanları.
Üzülme be ablacığım, seninde kısmetin başka bahara………..
Serap Baycan
YORUMLAR
Sevgili Serap' ım yazının başında okumaya başladığımda kız istteme gibi geldi. Ama sona yaklaşınca kahkahayı patlattım inan ki. Türkiye'min manzaraları bunlar. Hata söylenecek şeyin kulağın arkasından söylenmesi ve bişzler çok yaparız bunu. Bence fazlasıyla haketmiş hanım teyze. Çok güzeldi canım. Devam etmelisin bu tür yazılara. Seviyorum sen yaa.
Sevgili Serap yapılması gerekeni yapmışisın aslında. Böyleleri bundan anlıyorlar.
Para istemek için bile hayırlı bir iş için diyorsa biri o kişinin düşünce tarzından korkmak gerek galiba.
Çok güzeldi. Sade ve akıcı bir üslüp. Başarılı bir çalışma. Paunın en büyüğünü haketmiş bir deneme yazısı.
Sevgiler yüreğinize.