- 2703 Okunma
- 15 Yorum
- 0 Beğeni
MARDİN
Haydi dedi Selma hemen küçük bir çantaya birkaç parça eşyanı koy gece yarısı yola
çıkıyoruz. Necibe ve ablası az önce Çanakkale’den geldiler şimdi bendeler. Yola çıkıyoruz
Mardin’e. Ben otobüsten ayırttım yerlerimizi. Bir anlık şaşkınlıktan sonra neden olmasın dedim. Hemen hazırlandım. İki saat sonra dört arkadaş yola koyulmuştuk bile. İlk durak Midyat dedi arkadaşlar. Oradan geçeceğiz Hasan keyf’e. Midyat’ta bizi ılık bir sonbahar havası karşıladı. Hemen oyalanmadan bir dolmuşa atlayıp Hasan Keyfe geçtik. Aman Allahım o ne büyülü bir manzara, o ne büyük bir tarih. Hemen küçük bir broşür bulup Hasan Keyf hakkında bilgi topladım. Başladık kaleye tırmanmaya her attığım adım. Buram buram tarih kokuyordu. Zorlu bir çıkıştan sonra en uca vardığımızda, her gördüğüm kalıntıda ne kadar güzel bir ülkede yaşadığımı bir kez daha anladım. Daha sonra yine ağır aksak aşağıya geçtik. Bizi soğuk buz ayranlar ve yörenin sıcak kanlı insanları bekliyordu. Midyat’ dönüp orayı gezmeyi planlamıştık arkadaşlarla. Midyat otogarında indik ve oradan geçen bir Midyatlı arkadaşa Mor Gabriele nasıl gidebileceğimizi sorduk. Dedi ki ablacığım buyrun, hemen götüreyim. Yüreğinin sıcaklığı gözlerine işlemiş bir Midyatlı. Adının daha sonra gideceğimiz kilise ile aynı ismi taşıdığını duyunca şaşırdık. Gabriel bizi tümgün Midyatı ve güzellikleri gezdirdi. Hiç tanımadığı dört bayan, ve hiç tanımadığımız Gabriel, sanki yıllardır bir arada yaşamış dostlar gibi kardeşler gibi ağırladı. Neden böyle yaptığını sorduğumuzda, bu bizim yörenin insanın özelliği dedi.Bizde misafir kusursuz ağırlanmalıdır. Mardin’e dönüş yolculuğumuza kadar yanımızda eşlik etti, gönüllü rehber oldu Gabriel. Mardin girişinde arkadaşlarım bizi bekliyor olacaktı. Haber vermiştim Midyat çıkışı onlara, Kusursuz ev sahipliğini bir kez daha orada yaşadım. İnsanlığı bir kez daha Mardinde gördüm. Hem yörenin tüm kilise ve medreselerini gezdirip hemde insanlığı gösterdi bir kez daha Mardin. Hele o muhteşem mezopotamyayı kaleye yakın bir yerde izlediğimde büyülendim her anına. Dediler ki Mardinli dostlarımız. Mardinin gece görüşünüşü gerdanlık, gündüz görünüşü seyranlık. Olarak adlandırırız bizler. Gerçektende aynı görünümü veriyordu Mardin. Yarabbi ne güzel bir ülkede doğmuşum ben.. Kaç medeniyete beşiklik etmiş bir kent Mezopotamya, Attığım her adımda yaşadığım her güzelliğe büyülendim. Kısaca Mardin Tarihi ve İnsanları ile şimdiye kadar tanıdığım en güzel illerden birisi idi. İnsanlarının insanlığına hayran kaldım. Kürt, Türk, Arap ve Süryaniler iç içe geçmiş harika bir toplum. Hepsi kardeş ve kardeşliği yaşıyor yaşatıyorlar. Yüreğimin bir yarısını Mardin,de Mezopotamya topraklarında bırakarak döndüm.
YORUMLAR
bu siteye sırf şu yazıya yorum yapabilmek için üye oldum. mardin başlığını görünce ilkin çok sevindim ama içeriğini okuduğumda bu sevinç yerini burukluğa bıraktı. benden hiç bahsetmemişsin.. satır satır aradım ... benimle ilgili bir cümle ...cıx bulamadım..hayal kırıklığına uğradım ...yazında midyat hasankeyf ... nerde dara nerde zinciriye medresesi nerde deyrulzafaran .... en kötüsü de nerde OSMAN ! :(
En çok gitmek istediğim ama bir türlü imkansızlıklarım nedeni ile gidemediğim illerden biri Mardin.
Urfa, Mardin, Kahramanmaraş, Gaziantep. Bu dört ili doyasıya gezemk tarihini yudum yudum içmek istiyorum. Ama mutlaka yapacağım bunu.
Gaziantep'te çok sevdiğim dostlarım var. Onlar zaman bulup geldiler yanıma ama ben bir türlü gidemedim.
Mradin'de yine öyle. Kahramanmaraş'ta da. Urfa'da da. Ve sizin gezi yazını ile Mradin'i gezmiş kadar oldum. Teşekkür ederim
Sevgiler yüreğinize
Neden böyle yaptığını sorduğumuzda, bu bizim yörenin insanın özelliği dedi.Bizde misafir kusursuz ağırlanmalıdır. Mardin’e dönüş yolculuğumuza kadar yanımızda eşlik etti, gönüllü rehber oldu Gabriel. Mardin girişinde arkadaşlarım bizi bekliyor olacaktı. Haber vermiştim Midyat çıkışı onlara, Kusursuz ev sahipliğini bir kez daha orada yaşadım. İnsanlığı bir kez daha Mardinde gördüm. Hem yörenin tüm kilise ve medreselerini gezdirip hemde insanlığı gösterdi bir kez daha Mardin. Hele o muhteşem mezopotamyayı kaleye yakın bir yerde izlediğimde büyülendim her anına. Dediler ki Mardinli dostlarımız. Mardinin gece görüşünüşü gerdanlık, gündüz görünüşü seyranlık. Olarak adlandırırız bizler. Gerçektende aynı görünümü veriyordu Mardin. Yarabbi ne güzel bir ülkede doğmuşum ben.. Kaç medeniyete beşiklik etmiş bir kent Mezopotamya, Attığım her adımda yaşadığım her güzelliğe büyülendim. Kısaca Mardin Tarihi ve İnsanları ile şimdiye kadar tanıdığım en güzel illerden birisi idi. İnsanlarının insanlığına hayran kaldım. Kürt, Türk, Arap ve Süryaniler iç içe geçmiş harika bir toplum. Hepsi kardeş ve kardeşliği yaşıyor yaşatıyorlar. Yüreğimin bir yarısını Mardin,de Mezopotamya topraklarında bırakarak döndüm.
bu yüreği,
yürekleri misafir etme şansını kaçırdım.
bekledim onları ağırlamaktan, ama kader izin vermedi mezopotamya ovasına bakan bir mardin kalesi dibindeki kafede çay demlemeleye
şiir konuşmaya.
.......................................
dostum,,,
ayağımıza kadfar geldin ama seni dostluğuma saramamanın ve misafirperverliğimi sana gösteremenin mahçupluğu içindeyim.
MARDİNDEyim.
dostlardan kim gelse, görmek ve tanışmak isterim.
MARDİNİMİZİ ne güzel işlemişsin
nakışlamışsın.
İYİ ki varsın
DİYORUM
dostum.
yüreğine sağlık güzeldi tebrik ederim değerli su misali
Yüreğimin bir yarısını Mardin,de Mezopotamya topraklarında bırakarak döndüm...MARDİN VE MEZOPOTAMYA HER ZAMAN YÜREK HIRSIZIDIR GÜZELİĞİYLE
ŞÜPHESİZ Kİ MİSAFİR AĞIRLAMAKTA KUSURSUZDUR BENİM CANIM MEZOPOTAMYAM
YÜREKLİ DELİKANLI MERT CESUR HIRCIN MEZOPOTAMYAM
BÖYLESİ MÜTHİŞ BİR GEZİNİZİ BİZİMLE PAYLAŞTIĞINZ İÇİN SONSUZ TŞK EDERİM