- 1724 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Misafir ve Misafirhane.
Sevgili Dostlar.
Dünya bir misafirhanedir.
Ömür uzun gibi görünse de İnsan tadına doyum olmayan bu misafirhanede az bir zaman kalacaktır.
Vazifelerinin farkında olmasa da, vazifesi çok;
Önemini idrak etmese de kâinatın yaratılışına sebep olacak kadar önemli vazifeleri vardır.
Kısa bir ömürde sonsuz bir hayatı netice verecek malzemeleri temin etmekle mükelleftir.
En önemli ve en değerli işler takdim edilecektir.
Maalesef çoğunluk itibariyle, fani olduğuna inandığımızı zan ettiğimiz şu dünyaya ebedi kalacağımız bir mekân ve meskenmiş gibi sarılıyor, yaratılış sebebimiz olan vazifeleri izzet ve onurumuzu; kazanılma imkan ve ihtimali olmayan dünyanın değersiz işleri adına ihmal ve terk ediyoruz.
Görüldüğü kadarı ile Allaha iman ve itaatte zafiyetimiz;
Ahret adına vaat edilmiş olan saadet-i ebediyeyi kazanma adına sorumlu tutulduğumuz İbadet, Güzel ahlak ve münasebetlerimizde hakim olması lazım gelen Adil davranmaktaki isteksizliğimiz, bizi bu değerli nimetlerden mahrum bırakma ihtimalini güçlendiriyor.
Kimsenin gelirken bir şey getirmediği; giderken de götürmediği ve götüremeyeceği şu misafir hanede TANITIM AMAÇLI TADIMLIK olarak gösterime sunulmuş olan numune nimetleri gerçek zan edip aldanmayalım.
Hayatımıza anlam kazandıracak olan şu soruları kendimize her zaman sorup makul, mukni ve makbul cevaplarını bulmaya çalışalım.
Bu dünyaya nereden geldik ?
Kim tarafından gönderildik ?
Gönderiliş amacımız nedir ?
Dönüşümüz nereye ve kimedir ?
Şuna kesinlikle inanıyorum;
İmal amacı bilinmeyen herhangi bir alet veya aracın doğru kullanılması nasıl çok uzak tesadüfi bir ihtimal ise!
Niçin yaratıldığını bilmeyen bir insanın yaşam adına doğru bir çizgi yakalaması, mutlu olması, huzurlu yaşaması da sanıyorum çok uzak bir ihtimal olsa gerektir.
Yaşamı geçici ve aldatıcı, önemli işlerden uzaklaştırıcı, nefsi rahat ve lezzetimiz adına değerlendirmeye dikkat ettiğimiz kadar.
Hayatı bize bahşedenin yaratma amacını da dikkate alarak yaşamaya muvaffak olmamız dilek ve temennilerimle.
.
YORUMLAR
Yazıma göstermiş olduğunuz ilgi ve değerli yorumunuzdan dolayı çok teşekkür eder, siz değerli dostlarımın da insanlığın kararan ufkunda güneş gibi doğmanızı dilerim.
Allah razı olsun.
Sıddık ekber olan Hz. Ebuber-i sıddıkın hikmet dolu cihan paha sözünü dikkatimize sunmuşsunuz.
Allah onların cümlesinden razı olsun.
Bizleri onların irşat ve himmetlerinden mahrum bırakmasın.
Bu konuda büyük bir alimimiz;
Mazi ma-dum, müstakbel mevhum der.
Mevcut ise içinde yaşadığımız geçmekte olan andır.
İşte gerçek ömrümüz, işte gerçek değerlendirmemiz lazım gelen hayatımız o ramak.
Ne yazık ki insan gaflet, cehalet, ve tembellik ile iki yok arasında asıl var olanı göremiyor.
Geçmiş ve gelecek karşılıklı konulmuş ve bir biri içinde akseden aynalar gibidir.
Bir birlerinde aksedince zaman ve mekan sınırsız gibi görünür.
Geçmiş zamanın bilgileri, gelecek zamanın hayalleri içinde yansıyınca içinde yaşamakta olduğumuz anı unutuyor kendimizi ölümsüz zan etmenin gafleti içinde, dünyayı ahirete tercih cehaletinde, rahat düşkünlüğünün tembelliği içinde, vazifelerimizi bilmemize rağmen ya terk veya tehir ediyoruz.
Allah bizlere doğru ile yanlışı, hak ile batılı, değerli ile değersizi, baki ile faniyi bir birinden ayırma basireti ihsan etsin.
Allaha emanet olunuz.
Yaşamı geçici ve aldatıcı, önemli işlerden uzaklaştırıcı, nefsi rahat ve lezzetimiz adına değerlendirmeye dikkat ettiğimiz kadar.
Hayatı bize bahşedenin yaratma amacını da dikkate alarak yaşamaya muvaffak olmamız dilek ve temennilerimle.
**********************
Amin... Çok güzel faydalı bir makele ... Yüreğinize sağlık...
İnsan güneş misali biyerden doğar bir yarden batar...
Hazreti EbuBekir r.a. dediği gibi üç nefesten ibarettir... Verdiğimiz almakta olduğumuz ve alıp alamayacağımız belli olmayan nefes...
En büyük hatayı geçmişe takılıp, gelacağe bel bağlamakla yapıyoruz..
Halbuki, kıymetini bilmememiz gereken almakta olduğumuz nefestir... Yani var olduğumuz andır.. Kıymetini bilmek ve yaradılış gayesine uygun yaşayabilmek temennisi ile... sevgiler...
Gül Şehri tarafından 10/1/2009 12:21:30 PM zamanında düzenlenmiştir.
Gül Şehri tarafından 10/1/2009 12:22:38 PM zamanında düzenlenmiştir.