- 539 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Şimdi Radyo Zamanı
Şimdi Radyo Zamanı
“Efendimiz, ( sav) gerek aile içinde, gerek sosyal yaşamında, kendisine gelip soru soran insanları büyük bir ciddiyetle dinlemiş ve onlara anlayacakları bir dilde yol göstermiştir”
Kişi sevdiğini dinler ve sevdiğinden öğrenir
İnsanın insanla olan ilişkisi mesafelerin teknolojiye yenik düşmesiyle beraber çok kolaylaştı..Bir tıklama ile saniyeler içerisinde en uzak ülkedeki eşiniz, dostunuz ,ahbabınızla yüz yüze görüşebiliyorsunuz artık..Tamam nitelik olarak bu görüşmelerden tam anlamıyla hoşnut kalamıyorsunuz belki , ama artık o da her güzelin bir kusuru var durumuna uyacak biraz maalesef..Hal böyle olunca mektuplaşmalar da tarihe karıştı tabi..Sık sık duyduğunuz cümleyi burada ben de kuracağım şimdi ister istemez..Postacı amca artık faturaları bile getirmiyor neredeyse adresimize..Mahkeme ve icra bildirimleri olmasa hiç yüzünü göremeyeceğiz zat-ı şahanelerinin..
Evet yaşadığımız çağın artık olmazsa olmazları bunlar..İletişim ağları ile çepe çevre örülen dünyamız bize bu nimetleri külfetleri ile beraber sunmaya devam ederken ben aslında radyoların hala bu karmaşa içerisinde nasıl dinleyicisi ile buluşabiliyor sorusuna bir cevap arayacağım bir “dinleyen” gözüyle, dilim döndüğünce ve kendi penceremden..
Televizyondan oldukça uzaklaştığım günlerden ,sıkı bir radyo dinleyicisi olarak yazıyorum sizlere bu satırları..Sezen Aksu nun o şarkısındaki gibi yaptım ve radyomun düğmesini belki de hayatın bana sunduğu en enteresan günlerinde açtım.. Alıcıma tam da beklentilerime uygun bir frekans düştü..Ya da ben o frekansa düştüm ..Tam 2 yıldır radyo dinlemenin keyfini çıkarıyorum bir özel radyo kanalında.. (MORAL FM )
Önce aile içerisinde,sonra toplumun hemen her biriminde birbirimizi dinlemekten oldukça uzaklaştığımızı kabul etmemek ne mümkün..Dinleme eylemini iyiden iyiye hayatımızdan çıkarttığımız bir zaman aralığındayız.. Günlük hayat sürüp giderken kimin neyi dinlediğine bakarsanız bir anket yapılsa en fazla “Acun” dinleniyor diye bir sonuç çıkacağından emin olabilirsiniz.. Yan odadan kulak veriyoruz bir başka işle meşgulken bile seyretmesek te “var mısın yok musun” çığlıklarına..
Dinlemek gönülle yapılan bir eylemdir diyor bilirkişiler ..İşitmekten tamamen ayrıdır bu anlamda..Kulağımızla işitiyor gönlümüzle dinliyorsak eğer işte o zaman bilgilenmenin kapıları da açılıyor bize sonuna kadar..
Büyükbabamın o eski radyo günlerinde ajansı dinlerken anneannemin de desteğini alarak yaptığı pür dikkat dinlemeyi hatırlıyorum..Destek te kaş göz işaretiyle çocukları susturarak,”Şişt babanız ajans dinliyor” desteği..Anneannemin sabah erkenden mutfağına girdiğinde ilk iş olarak ,çarpraz sarkıtılmış kolalı beyaz dantel örtüsü üzerinde baş köşede ağırlanan radyonun düğmesini çevirmesiyle Trt nin Türk Sanat Müziği ziyafeti mis gibi yemek kokularıyla bütünleşiyor hayalimde bütün canlılığı ile....Ve talebelik yıllarımda radyomu başucumda sadece kendi duyabileceğim kadar açarak ayarladığım frekanslarda sabahlamalarım..
Daha sonra televizyonun salına salına ortaya çıkması üzerine biraz uzağına düşsek ve uzunca bir dönem radyoları arka odalarımıza kaldırsak bile özel ve yerel radyoların sayıları hiç de küçümsenmeyecek miktarda artarak bugünlere geldiler ..Hem de ne geliş..İnternet radyoculuğu sayesinde dinleyenleri ile anında iletişim kurarak yeniden baş köşeye yerleşmenin yolunu buldular..Şimdi kısa mesaj hatları ile, internet yazışmaları ile yepyeni bir iletişim + paylaşım platformu oluşturuluyor..Dinleyiciler,hemen her programa anında yorumlarıyla katılarak paylaşmanın meyvelerini adeta birlikte topluyorlar..Programcı- sunucu ile dinleyici işbirliği radyoculuğu bambaşka boyutlara taşıyor..
Tabii biraz ipin ucunu kaçırdıysanız fanatizme gidecek ölçüde ev halkı ile sorunlar da geliyor ardı ardına..Çatışmalar süredursun siz bir kere bu serüvende yol ve de rol almaya başlamışsınızdır artık..Bu sergüzeşt durumlarından ne yapsalar geri adım atmayacağınızı anlayan aile efradının zamanla yelkenleri suya indiren taraf olması kaçınılmazdır..
Şimdi radyo dinleme zamanı..
Gönlünüzü de katarak yaptığınız dinleme , pek televizyonun karşısında yakalanacak bir eylem gibi gelmiyor bana.. Sizi dağıtan,yoran,zihninizi kirleten ,uyuşturan,beyninizi bir şekilde ele geçirmeye çalışan görsel sunumları ile ekran mahkumu olmaktan kendinizi azat etmeye karar verdiğiniz anda ,yorumu , sunumu , seçkin paylaşımları ile radyo kahramanlarınız hayatınıza girmeye başlar yavaş yavaş..
İnsanın insanla eğitildiği bu çok önemli hizmet alanında gönüllü birer er olmanın aslında öyle çok da kolay bir iş olmadığını görürsünüz ..Büyük bir mesai büyük bir emek ve hepsinden de önemlisi büyük bir amaç ister bu işler..
Doğru bilgiyi doğru zamanda doğru yerden alamamanın sonucu başımız manevi anlamda dertten kurtulmuyor..Yitiğini ararmış gönül ..Yıllar yılı elimizden kayıp giden,bilerek ya da bilmeyerek sahip çıkamadığımız bizi biz yapan değerlerimiz millet olarak yitirdiklerimiz.. Medyada az da olsa iyi niyetli çabaların bu değerlerin üzerinden yeniden yeşerdiğini gözlemleyebilirsiniz eğer internet yayıncılığına biraz yakından bakarsanız..Elbette ki Allah ‘ın c.c rızası gözetilerek, taassuptan uzak yapılan programlar ve bu amaca uygun işler hemen gönüllerde yerini buluyor..
Kim ne derse desin ;ama bir şey demeden önce şöyle bir iyice düşünsün..İlmi artık Çin de aramaya gerek yok..Radyonuzun düğmesini çevirin yeter.. Çeşitli arama motorları,en başta bay google olmak üzere, daha sonra ayrıca destekleyebilir sizi.. Sosyal yapımızı irdeleyip duran istatistiklere göre de kitap okumuyor muşuz ya; radyo başına geçmemiz için buyurun iyi bir sebep daha..
Uzun lafın kısası radyolarınızın düğmesine uzanın ..Ve o “ses”e kulak verin..Kulağınızı tırmalamayan “ses” e..Gönlünüze işleyen ve dimağınızı zenginleştiren “ses”e..
Hayata dair sorularınıza bir cevap olan “ses” i can kulağınızla din-le-yin …
Tamamen kendi tercihlerinize ve beklentilerinize göre özenle seçtiğiniz frekanslardan hayatınıza yepyeni bir anlam düştüğünü hayretle göreceksiniz..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.