- 1175 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ELEKTRO MANYETİK DALGALAR UÇAKLARI DÜŞÜRÜYOR.
Metafizik uzmanlığı olarak uçak düşürülme veya düşürme olaylarını metafizik disiplininin kozmoloji alt dalında incelemek ve bu konuda çıkan sonuçları sizlere sunmak çok uzun zaman aldı. Bilimsel doktrinde fizik kuralları, metafizik kurallara sığmasa da; bu çalışmamızı yayınlamakta bazı tereddütlerimizin olduğunu okuyucularımıza sunmak isteriz. Herkesin bildiği gibi insanlık sadece yemek, içmek, gezmek ve tozmak değildir. İnsanlık; düşünmek, araştırmak ve objektif bilgileri nesnel olarak sunarak, halka hizmet etmektir. Uçak düşürülme ve düşme olaylarını çok geniş bir perspektifle değerlendirirken karşımıza daha çok komplo teorisyenlerinin veya kendilerini bilim adamı ve araştırmacı yazar sanan bazı şahısların çalışmaları çıktı. Bu konudaki çalışmaların hepsini büyük bir dikkatle inceleme altına aldık, fakat baktık ki! Uçak düşürülme olaylarını bizlere çizgi-roman veya bilim-kurgu anlayışıyla Amerikan film sektörü olan Hollywood’a götürüyor; Artistlik olmasın diye! Hemen onların çalışmalarıyla olan bağlantımızı yanlış gidiyoruz diye kestik. İnsanların yaşama hakkını, demokratik yasalar içinde yer alan seyahat özgürlüğü bağlamında hümanist değerler bütünlüğü içerisinde ele alırken; Bu konular hakkında yürütülen yanlış spekülasyonlara son vermek adına bu teknolojik silahları elinde bulunduran ülkelerin terminolojik paradigmaların paradokslarını ve totolojik metodolojilerinin ideolojik doktrinlerini kendi ürettikleri enformatik bilişim piyasalarına bonosuz ve tahvilsiz envanter ettik.
Bilinmelidir ki! Bilim de deney yolu vardır. Bilim deney yolu olmadan(ampirizm) bir konuda açıklama yapsa bile sadece hipotez veya daha kanıtlanmamış teorisel açıklamasını yapar. Metafizik diyalektik, bilimin deney pragmatikinden veya epistemolojik aksiyonlarından çıkma gereksinimi duymaz. Pozitif bilimler kendi finansal disiplinlerini yaşatmak için Pazar piyasalarını anti-demokratik yasalarla koruya dursun. Metafizik disiplinine hiç bilim adamı çıkıp ta; kendi çizdiği bilimsel yolları metafizik işlevsel sistemlerine veya metafizik uzmanlığının akademik ve teknik geleneğine empoze edemez. Metafizik uzmanlığı sözde bilim hegemonyasına ve bilimin tekelci karteline boyun eğmez. Metafizik; felsefenin özü olarak tarihte her zaman vardı ve her zaman var olmaya da devam edecektir. Metafiziği, ezoterizme ve okültizme bağlayan tüm yolları bir kenara iterek, parapsikolojinin bu konuda ki mistik ve mental öğretilerini de ortadan kaldırdık. Ayrıca astroloji, medyumluk, cincilik, büyücülük ve skolastizmi de metafizik ilim disiplininde bilim çığırtkanlarının dillerinde dolandırdığı şarlatanlık sözcüğüne yer vermemek için bu tür batini ilimleri yerin dibine batırarak zahiri karanlığa gömdük. Metafizik sistematiğinde medyumların ve hacı-hocaların yeri olmayacağı gibi; Bazı psikolog ve psikiyatrislerin kullandığı şizofrenik yaklaşımları da anlayamadıkları ya da hesaplarına gelmeyen ruh bilimi ile davranış bilimi arasındaki spirütüel ve bilimsel farkı onları anti-depresan zihniyetleriyle baş başa bıraktık.
Bu konuda bizi eleştirenleri de davranışsal bir biçimde saygıyla dinledik ama ruhsal özveride dinleme gereksinimi bile duymadık. İnsan anatomisini bizlere DNA VE RNA larla anlatanlar, bilmedikleri veya duymak istemedikleri Ruh anatomisinin RAD VE RGA genetik özelliklerini bizden duydukları an tedirgin olmaya başladılar. Unutulmasın ki Sigmund Freud’un ve Gestalt jung’un psikanalizim yaklaşımından türetmiş oldukları bilinçaltı kavramı sadece Ruh tur. Yada bilinçaltı diye bir kavram, fenomen olarak insan vücudunda veya beyninde bulunmaz. Bilinçaltı ve bilinç üstü yaklaşımları metafizik süreç içerisinde sadece spiritüalizmin konusudur. Bunu biz söylemiyoruz bilinçaltı kavramını üreten psikanalizmin kurucuları söylüyor. Kısacası bilinçaltı fenomeni psikolojinin veya psikiyatrinin kendi adına üretmek istediği psikoteknik kavramlar değildir.
Uluslar arası istihbarat birimlerinin yanlış bilgi enformasyonunda, bilişim suçları kategorisinde yer almamak için de bu çalışmamızın kesinlikle hiçbir internet sitesinde ya da, bir kurum ve kuruluşta yayınlanmaması gerektiğini altını çizmek istiyoruz. Günümüzde sözde gizli ilimler ile Parapsikolojik yayın yapan amatör form siteleri ya da bilimi kendi tekelci yaklaşımlarıyla bilişim enformasyonlarıyla, bilgi dağıttığını sanan kopyacı, taklitçi tüm sektörler ve sitelere bu çalışmamızın yayınlanmasını istemiyoruz. Uçak düşürme ve düşürülme olayı adı altındaki çalışmamızın tümünü yayınlamayacak ve bu çalışmamızın tüm gerçek verilerini halka sunmayacağız. Bunun sebebi olarak ta henüz toplumumuz bu bilgilere açık ve hazır olmayışı ayrıca bilgi seviyesinde sadece batı bilim adamlarının çalışmalarını kaideye alan sözde ulusalcı medya’ya olan sitemimizdendir.
Kendi ülkesindeki kendi insanlarını dışarıdan ithal edilen uçaklarla uçuran sektörler veya kurumlar acaba bir uçak düşerken sadece karakutu çözülsün sonra açıklama yaparız zihniyetleriyle mi hala daha hareket ediyor? Kendi havayolu şirketine bağlı uçakların tüm mekanik sistemlerinin işleyişini bilmeyen, binlerce uçak markasının bulunduğu bir piyasada hatalı üretim yapan veya zamanla aşınmaya yüz tutan araç ve gereçlerin dünyada yayılan elektro manyetik dalga kirliliklerine karşı kendini koruyamayacak duruma gelmesini kim açıklayabilir? Uçağa binmeden önce yolcuların iç organlarını bile gösterebilen X-Ray cihazlarıyla arama yapan kurum ve kuruluşlara soruyoruz. Biz uçağa binmeden önce güvenlik açısından organlarımızın içine kadar bakma izniniz varsa. Bizim de uçağa binmeden önce, can güvenliğimiz için bindiğimiz uçağın içindeki araçların teknik yapılarına bakma iznimiz yok mu? İnternet’te uçak bilet satışı yapan havayolu şirketleri, sefer yapacak uçakların tüm teknik yapılarını, bilet alan yolculara sunmak zorunda değil midirler? Dünyada ve ülkemizde geçmiş yıllardan bu güne kadar uçak düşme olaylarını çeşitli sebeplere bağlayanlar acaba bu konuda ne kadar bilgi birikimine sahipler. Teknik hata, pilotaj hatası ya da doğal afetler vb gibi uçak kazalarından bahsedenler acaba hiç yanılmıyorlar mı?
Metafizik uzmanlığımızın araştırmalarına göre 1 yılda en az 2 uçağın düştüğü veya düşürüldüğü realitesini göz önüne alarak; acaba bu uçaklar teknik bakımsızlıklardan veya pilot hatalarından dolayımı düşüyor ya da çeşitli gökyüzü afetlerden kaynaklanan sorunlardan ötürümü düşüş yaşıyor sorularını sormadan önce! Herkesin dikkate almak istemediği bazı gerçeklikleri de sorgulamaktan ve araştırmaktan kendimizi alamadık. Peki, ama havayolu şirketlerine bağlı uzmanların en güvenilir ve en kısa süren seyahat aracı olarak belirttiği uçak yolculuğu, acaba havayollarına sırf işlerin bozulmaması veya bir kargaşa ortamı doğmaması diye mi havayollarının en güvenilir seyahat yolu olduğu açıklamasını yapıyorlar.
Uçakların dış yapılarına baktığımızda güçlü motorlar ve güçlü kanatlarıyla çıplak gözde büyük bir heybet oluşturuyor. Uçakların içinde ise süslü, cicili-bicili hosteslerin podyumu ve rutin olarak uçak içinde alışılmış uçak basıncı ile ilgili çıkacak problemlere karşı göstermelik hareketler. Fakat uçakların iç dizaynlarına baktığımızda yanan maddelerle kaplı plastik karışımlar herhangi bir uçak düşme olayında içten çıkacak yangının, yolcuları cayır cayır yakacak derecede olduğunu gören veya soran kimse var mı? Neymiş iç dizayn hafif ve esnek olmalı yada uçak ağırlaşır açıklamaları o zaman yolcuların hayatının da yanmayacak kadar esnek ve değerli olması ve bir insanın ölümünün uçaklardan daha ağır olduğunu soran birileri yok mu?
Yukarıdaki bilgileri okuyan bilinçli toplum, bu çalışmadan sonra havayollarıyla yapacağı yolculuklarda nasıl kendi kimliği yasal zeminde uçağa binmeden önce sorulup, kayıtlara alınabiliniyorsa aynı şekilde bindiği uçağın kendi yaşam hakkını korumak adına uçuş kimliğini ve uçuş sistemlerini sormakla mükelleftir. Bu konunun yasal zeminde görüşülmesi ve incelenmesi gerektiği metafizik uzmanlığı tarafından belirtilir.
Uçaklar gerçekten düşürülüyor mu? Eğer düşürülüyorsa Kim? Neden? Niçin? Ne amaçla? Kimler tarafından düşürülüyor sorularını da araştırmak gerekiyor. Uçak düşürülme nasıl gerçekleşiyor? Gerçekten uçaklar düşürülebiliniyorsa; bu büyük teknolojiyi veya teknolojileri ellerinde bulunduranlar kimler. Evet, bu sorular tüyler ürpertici ve korkunç geliyor ilk başta. Sonra uçakların düşmesiyle ilgili çeşitli spekülatif duyumlar yayılıyor ortalığa, komplo teoriler üretiliyor ve halkta büyük bir panik ve tedirginlik doğuyor. Medyanın da gücü bir yere kadar işliyor uçak düşme ve düşürülme olaylarını yayınlarken, gündem bir andan sonra değişiyor ve unutuluyor. Maalesef bu mekanizmanın çarkı bu şekilde işlemeye devam ediyor.
EVET, MAALESEF UÇAKLAR İSTENİLDİĞİNDE DÜŞÜRÜLÜYOR?
Herkes klasik tarihi okumuştur, savaşlar ve barışlar ama ondan da öte ülke çıkarları ve menfaatler için çağın getirdiği entrikalar ve oyunlar. Geçmiş tarihte yaşayanlar için gelişmiş, bize göre ise ilkel kalan yöntemleri bir tarafa bırakırsak; şimdiki zaman coğrafyasın da aynı entrikalar ve oyunları bu sefer teknik ve teknolojik taktiklerde görüyoruz. Sadece yöntem ve zaman farklı ama amaç ve anlayış aynı. Bir ülke eğer kendini süper güç olarak tanımlıyor veya tanımlanıyorsa; bilinsin ki elinde bulundurduğu top ve silahlarla değildir, bu bir yanılgıdır. Yanılgıya düşmemek gerek. Süper güç olmak demek çağın bilimini aşmak demektir. Çağın bilimini aşmak da sadece ve sadece ilimledir. Bilim kendi sınırları içinde devinimini sağlarken, ilim çoktan vardır ve sahiplerini beklemektedir. Evet, bu kısa hatırlatmalardan sonra uçaklar nasıl düşürülür?
Gökleri gördüğünüz gibi direksiz olarak yükselten Allah’tır.(Rad suresi 13/2)
Gökler direksiz olarak yükseltildi ayeti incelendiğinde işaret edilmektedir ki! Gökyüzüyle yeryüzü direksiz yani gözle görülemeyen ya da diğer bir anlatışla somut bir madde ile yükseltilmediğidir. Bu ayetteki işaret şudur ki? Allah yeryüzüyle gökyüzü arasında bizim çıplak gözle göremeyeceğimiz bir kuvvet ve enerjiyle yeryüzü ve gökyüzünü yükselttiğidir. Bu kuvvet ve enerji çekim kuvveti içerisinde yer alan devinimsel kozmik dalga enerjisidir. Devinimsel kozmik dalga enerjisi direkler gibi belli Alanlarda yeryüzüyle gökyüzü arasında bulunan ışınımsal dengedir. İşte bu dengeyi sağlayan elektro manyetik dalga enerjisini ilk defa inceleyen Sırp asıllı Tesla’dır. Tesla bu gücü önce bireysel çalışmalarıyla kanıtlamak için sıra dışı yüzlerce deney yapmış ve gördükleri onu heyecanlandırmış olmalı ki!
Bu çalışmalarının teorik yapılarını, tam olarak pratik hayata geçireyim derken; yanında ona dost görünen fakat adına bilim çığırtkanları dediğimiz ispiyoncu ve teslimiyetçi sözde bilim adamları hemen Tesla’nın çalışmalarını o zamanın istihbaratçılarına deşifre etmişlerdir. Bir gece vakti Tesla kimliği belirsiz kişiler tarafından gözaltına alınma bahanesiyle tüm çalışma notları da beraberinde götürülmüştür. Tesla’nın teorik notlarının üzerinde çalışma yapan bilim adamları Tesla’nın atmosfer içerisinde hazır bulunan elektro manyetik dalgaları harekete geçirici mekanizmayı sağlayarak şuan uçak sistemlerini etkilemeyi bırakın yeryüzünde depremler bile yapılabilecek konuma gelmiştir. Süper gücün Alaskada ki HAARP teknolojileri Tesla dan çalınan notların pratik yansımasıdır ama Haarp sadece medya ya deşifre edilendir daha deşifre edilmemiş daha çok çalışmaları olduğunu da biliyoruz.O da bizde saklı kalsın!
Deprem ile ilgili çalışmalarında hala daha yeraltında, deprem arayan mantıklara gelince üniversitelerde prof statülerine sığınarak falan yerde deprem oldu, şu fay’ın zaten kırılacağını biliyorduk vb türü demeçler artık bilimsellik kokmuyor. Metafizik uzmanlığı artık deprem konusunda davet edildiği TV programlarına veya gazete röportajlarına gitmiyor. Biz bu konuda eleştirilmekten korkmuyoruz. Biz sadece bilimi tekeline alan sözde deprembilimcilerle sırt sırta veren, taraflı yayın yapan habercilerden bıktığımızı beyan ediyoruz. Devinimsel kozmik dalga ışınım çalışması ilk defa metafizik uzmanı Gökhan Hani nin buluşudur. Devinimsel deprem kitabı şuan bilinçli olarak bekletilmektedir. Depremlerin meydana getirildiği sistemden tutun, gökyüzünde meydana gelen tüm alanları kontrol eden sistemi değiştirici etkide bulunacak bu gücün tüm teorik ve pratik bilgisi mevcuttur. Devinimsel kozmik dalga ışınım enerjisi adlı kitap yeni deprem teorisidir. Marmara ve Akdeniz depremleri olmadan önce bu kitap yayımlanarak, piyasada yerini alacaktır. Bu kitap süper gücün etkisinde kalan bazı medya ve basın kuruluşlarıyla paylaşılmayacaktır.
Gökyüzünde uçan tüm uçakları süper gücün geliştiği silah sanayi devi Raytheon tarafından "yoğun hava trafiğini kontrol etmek için geliştirilen" GPS teknolojisine dayanan bu sistemde hava sahası kontrol alanına giren askeri ya da sivil uçakların uçuş sistemi, kodları pilot tarafından verilmese dahi rahatlıkla çözülüyor ve uçaklar ele geçiriliyor.’ Kontrol altına alınan uçak bu aşamadan sonra istenilen noktaya indiriliyor’. Sistem 2000 yılının eylül ayında F/A-18A Hornet uçağı ile askeri amaçlı olarak denenmiş ve "ilk otomatik (hands-free) iniş sistemi" unvanını kazanmıştı. Atlas jet’e ait uçağın Isparta üzerinde düşmesi ve içinde önemli madeni Toryum ve Nükleer Fizik araştırmaları yapan bilim ekibinin diğer yolcularla birlikte ölmesi üzerine uzaktan uçak kontrolünün nasıl yapıldığı ve bu teknolojinin varyantlarını bilmenin önemi bir kez daha ortadadır. Son yıllarda İran da düşürülen uçakları takip edenler şunu bilsin ki! Uçaklar türbülans denilen sıvı ve gazların hareket halindeki düzensizliğinden uçaklar kolay kolay düşmez çünkü türbülanslar önceden biline bilinebilecek bir olay olduğu gibi uçak içindeki bazı sistemler tarafından da önceden türbülanslı bölge tespit edilebilinir. Hava yolu şirket personellerinin yaptığı açıklamalara bakıldığında en güvenilir ulaşım aracı uçaklar olduğu ve bu sebeple havacılık ulaşım sistemlerinin istatistik verilerine dayanarak ölüm oranlarının diğer kara-deniz ulaşım araçlarına oranla daha az gerçekleştiği bilgilerini vermeleri artık gelinen bu zamanda geçerliliğini kaybettiği görülmektedir.
Gökyüzü ile yeryüzü arasında dengeyi sağlayan çıplak gözle görülemeyen kızılötesi(infrared) ve infraruj morötesi ışıklar dünyayı çerçevelediği ve bu ışınları harekete geçirici teknolojilerle herhangi bir uçak, havada izlediği rota üzerindeyken düşürülebilinmektedir. Nasıl sadece dünya da tüm havayollarını takip eden sistemleri olan süper güç tarafından, hangi uçaklar düşürülüyor eğer istihbarat bilgilerinde ülke menfaatlerine aykırı hareket eden veya çalışmalar yapan kişiler barındırıyorsa o uçak bilgileri ajanlar tarafından uçak bilgileri üst merkeze bildiriliyor. Üst merkez uçak kalktığı andan beri, uydu aracılığıyla uçak takibe alınıyor. Takipte olunan uçak modelleri ve içinde bulunan tüm elektro manyetik dalgalara uyumlu tüm sistemler zaten önceden bu teknolojik silahı kullanan ülkeler tarafından biliniyor. Rad süresi 2. ayette de belirtildiği gibi gökyüzü ile yeryüzü arasında bulunan soyut elektro manyetik alanlar süper güç tarafından biliniyor havada uydu ile takip edilen uçaklar tam gökyüzü ile yeryüzü arasındaki elektro manyetik alana geldiğinde süper güç o alandaki elektro manyetik alana ışınım yollayarak o alanı serbest bırakıyor ve o anda uçak sistemleri karakutular da kaydı bulunmayacak şekilde düşüş yaşıyor. Ayrıca düşüş yaşayan uçak ile beraber o bölgede de deprem meydana geliyor.2000 yılında Diyarbakır da düşen uçak tan hemen sonra Diyarbakır da 5,6 dolaylarında deprem oldu. Bu bilgilerin tüm kanıtsal perspektifleri metafizik uzmanı Gökhan hani de mevcuttur. 17 Ağustos 1999 deprem ve öncesinde 10 uçak kazası...
Aralık 2000 Diyarbakır uçağının düşmesinin hemen ardından kent 5,6 ile sallandı.
Şubat 2003 te İran`da askeri uçak düştü. Alaska da deprem oldu.
Aralık 2003 te Benin de uçak düştü, İran sallandı.
Nisan 2002.G. Kore`de uçak düştü, Yunanistan`da 4,8 lik deprem
25 Ağustos 2000... Bahreyn de uçak düştü. Önce Japonya, ardından İtalya sallandı.
27 Mayıs 2003... İspanyol askeri uçağı Trabzon da düştü. Japonya 7,0 ile sallandı.
16 Ağustos 2005... Venezuela`da uçak düştü, Japonya da deprem.
Bu bilgiler sadece 2005 yılına kadar olanlardır. Birde 2005 ile 2009 yılları arasında İran da yaşanan uçak düşme ve ardından depremler meydana gelmiştir. İran hangi gücün düşmanıysa bilinsin ki teknolojik silahlar o bölgelere kaymış ve kaymaya devam edecektir. Nükleer çalışmaları ile bilinen İran şuan Amerika ve İsrail tarafından çok büyük bir kıskaç altındadır. Savaş teknolojileriyle beslenen ülkeler dünya genelinde savaş arenası yapacağı ülke ararlar çünkü finansmanları savaştan çıkacak ekonomik kaynağa bağlıdır. Savaş-ekonomisi okuyan genç ekonomist arkadaşlar uyuya dursun metafizik uzmanı Gökhan hani bu konuyu da irdelemeyi unutmamaktadır.Parapsikolojik ve çok önemli bir not verme gereksinimi daha duymaktayız.
İran şuan savaş yapılabilecek en uygun olan ülke süper güçler tarafından uranyum,toryum ve plütonyum kaynakları en çok bulunan İran nükleer programları bahane edilerek yerle bir edilecektir.Ya İran dan sonra hangi ülke var sırada sizce evet Türkiye, Türkiye yi yavaş yavaş nükleer programa sokmaya çalışanlar enerji üretelim mantığıyla hareket edenler,Türkiye yi gelecekte büyük bir risk altına soktuklarının farkında mıdır.Süper güçler finansmanlarını savaş ekonomisinden kazanırlar,İran savaşı onları en fazla 10 yıl besler ya sonrası evet İran dan sonra süper güçlerin savaş politikası nükleer programlar bahanesiyle Türkiye açık savaş haline gelecektir.Şuan Türkiye nükleer programını sadece ülkedeki enerji kaynaklarını tamamlamak için uygulama yapsa bile ileride bu enerji nükleer programları Irak-İran da olduğu gibi savaş bahanesi mantıyla işleyecektir. Birde İslam ülkesi ve Müslüman olmamızda unutulmasın lütfen. Süper güçler şuan ellerinde bulunan teknolojilerin enerjilerini sağlamak için uranyum, toryum ve plütonyum kaynaklarına ihtiyaç vardır. Bu nükleer kaynaklar İran dağlarında olduğu gibi Türkiye sınırları içerisindeki dağlarda da mevcuttur. Son günlerde Türkiye de Amarikaya bağlı sözde bazı önderler kaz dağlarıyla ilgileniyor. Sanılmasın ki bir parça altın içindir, bu bölgelerde gelecek yatırımı ve ellerinde bulunan teknolojik aletleri çalıştıracak alternatif nükleer madenler aranıyor. İran kendi coğrafyasındaki nükleer maden kaynaklarının değerini süper güçlerin düşmanı olan Rusya nın yardımıyla buldu.İran da bulunan tüm nükleer enerji güçleri aslında Rus bilim adamlarının desteğiyledir.Dünya da en güzel denge bozucu ve dengeleri bozarak kazanan ülke Rusya dır.Rusya nın savaş-ekonomisi de Amerikanın oyunlarına çelme takmakla kazandığı teknolojik paydır.Süper güçleri en iyi tanıyan ve süper güçlerin elindeki teknolojik silahları en iyi bilen ülke de Rusya’dır.
Süper güç takibe aldığı uçakların tüm sistemlerinin işleyiş şeklini bilmekte ve yeryüzüyle gökyüzü arasındaki elektro manyetik dalgalara giriş yapacak uçakların içinde yer alan elektro manyetik dalgalara güdümlü tüm sistemleri bloke edebilir. Dünyada tüm model uçakların markaları ve üreticilerinden ajanları tarafından çoktan uçaktaki işletim sistemlerinin yapılarını bilmektedirler.
İşte dünyadaki tüm model uçaklar ve üretici firmaları;
AE Series (Allen Engineering, İngiltere)
Aero 35 (ABD)
AHC Diesel (Bert Striegler, ABD)
Airplan Normandie (Fransa)
Alag X3 (Macaristan)
Allbon (İngiltere)
Allouchery diesel (Fransa)
Alternate Firing Twin,Chunn Model Motors- (ABD)
AM Motors (İngiltere)
Amco .87 Mk I (İngiltere)
Anderson Baby Spitfire (ABD)
Arne Hende’s Reproductions (İsveç)
Atlas (İngiltere)
Atom (ABD)
Avion Mercury Mk 1 ve 2 (Fransa)
Baby Cyclone (ABD)
Bantam Twin (ABD)
Barbini B40 Testa (Italya)
BE4 (Çek Cumhuriyeti)
Belmont (ABD)
Berger (ABD)
BMP (İngiltere)
Bonnier (Fransa)
Bramwell, Dave (ABD)
Brownie (ABD)
Buchmann 0.6cc (İsviçre)
Bugl 15 (Avusturya)
Bulwalda and Schepel B&S 1,9 (Hollanda)
Bunch Warrior sparker (ABD)
Bus 1.49 (Çek Cumhuriyeti)
Channel Island Special (Jersey Adaları)
Chenery (İngiltere)
CIE Diesel 10 (orjinali, ABD; replikası, Avustralya)
Clanford Clan (İngiltere)
Cobey-Waite (ABD)
Cox (ABD)
Curry" Mills 1.3 and Striegler "Bulldog" Mills (?)
DA (David-Andersen)(ABD)
Dallaire Piwi (Fransa)
DC Engines (İngiltere)
Deezil 2cc (ABD)
Deller 1cc (İngiltere)
Delmo 5cc (Fransa)
Delong .29 diesel (İngiltere/ABD)
Delong .30 (ABD)
Delta .29 (Avustralya)
Delta 2cc diesel (Italya)
Dooling .29 (ABD)
Double Star 09 ABC (ABD)
Dragonfly 0.1cc (İngiltere)
Dunham (İngiltere)
Dynajet "Redhead" (ABD)
Dyno 1 (İsviçre)
E.D. (İngiltere)
Elf (ABD)
Elfin (İngiltere)
Embee (İngiltere)
Engel 2.5cc diesel (DMR)
Enya (Japonya)
ETA (İngiltere)
Etha (İsviçre)
Etheromane (Gems Suzor - Fransa)
Everson (ABD)
Exeter (İngiltere)
EZE series (İngiltere)
Feeney Four-cycle (ABD)
Fig Tree Pocket Twin (Avustralya)
Fit Twin (Çek Cumhuriyeti)
Fits (Çek Cumhuriyeti)
Fox (ABD)
Frank Benzinmotor EFVI (Almanya)
reproFrog (İngiltere)
Fuji 099 Glow (Japonya)
Furgerson Condor (ABD)
G-Mark (Japonya)
Gannet (İngiltere)
Gasparin (CO2, Çekoslovakya)
GB (Avustralya)
Geswendtner and Petersen 2,5cc BB TR (Danimarka)
GHQ (ABD)
Gil Aero (ABD)
Gilbert 074 (ABD)
Giles Mills Replicas (İngiltere)
Glow Chief 19 (Avustralya)
Hallam (İngiltere)
Hastings 1066 Conqueror (İngiltere)
Helpenstein mini sparker (ABD)
Hinds Twin (Avustralya)
Hiness (Japonya)
Hope 19 (Japonya)
HP Diesel (İngiltere)
Hybrid Hornet (ABD)
IMP (ABD)
Johnson (ABD)
Junior 1.5 (Italya)
K&B (ABD)
Kalper (İngiltere)
Keil K6 (İngiltere)
Kemp 4.4 (İngiltere)
Kingcat (İngiltere)
Kratsch 2cc (Almanya)
Kubus 1,5 (Polonya)
Laser 61 (İngiltere)
Lindburg Hornet "C" (ABD)
Little Dragon (ABD)
M&M (ABD)M.L. (İngiltere)
Machacek (Çek Cumhuriyeti)
Madewell .147 (ABD)
Majesco Mite .735 diesel (İngiltere)
Mamiya (Japonya)
Mancini 3.46 diesel (Italya)
Maraget 3cc diesel (Fransa)
Mastiff (İngiltere)
McCoy (Testors) (ABD)
ME Heron diesel (İngiltere)
Merco 61 Stunt (İngiltere)
Micron (Fransa)
Miles(İngiltere)
Milford Mite (İngiltere)
Mills (İngiltere)
Mite 09 Diesel (ABD)
Mk (SSCB)
Mlle. Stylla (?)
Morton (ABD)
Moustic (Fransa)
Movo (Italya)
MS 1.2 (İngiltere)
Nano (İngiltere)
Nelson F1C 15 (ABD)
Nemett NE15S 4-stroke (İngiltere)
New Hope 29 (Japonya)
Nova 1 (Hollanda)
OK (ABD)
Oliver Tiger (İngiltere)
Original Ohlsson (ABD)
OS (Japonya)
Osam 5cc (Italya)
Owen "Mate" (Avustralya)
Owrick Glow (ABD)
Pachasa Air Engine (ABD)
PB 03 (Avustralya)
Pepperell Seven-Sixteenths (Yeni Zellanda)
Pffefer (Çek Cumhuriyeti)
Phantom P30 (ABD)
Philtec 1.49 (Avustralya)
PMC IMP (Mann Adaları)
Polymechanique 2 cc (Fransa)
Precision Aero (PA)
51 stunt (ABD)
Puma (Rusya)
Purok-Busek 2,0 (Çek Cumhuriyeti)
RB Special (ABD)
Reeves .36 (İngiltere)
Retro (Luxemburg)
Robart (ABD)
Robbe (Almanya)
Saito (Japonya)
Saturn Falcon (Avustralya)
Schroeder (Almanya ?)
Sesqui 1.5cc diesel (Avustralya )
SiM 2b (Polonya)
Simplex 25 (ABD)
Sirocco 0.98cc diesel (Fransa)
Sky Charger (ABD)
Sparey (İngiltere)
Speed Demon (ABD?)
Stab (Fransa)
Stalker (SSCB/İngiltere)
Stuart AE (İngiltere)
Sugden Special (İngiltere)
Super Cyclone (ABD)
Super Hope 29 (Japonya)
Super Tigre (Italya)
Synchro Ace (ABD)
Taipan (Avustralya)
Taplin (Aroura, Hindistan)
Technopower II (ABD)
Ten-Sixty-Six Products Conqueror (İngiltere)
Thimble Drome(ABD)
Thorning Monsun (Danimarka)
Tiafun "Hobby RS" (Batı Almanya)
Titan 60 (ABD)
Topsy 0.375cc diesel (İngiltere)
Torpedo 29 (ABD)
Trojan Jr Replica (ABD)
Vampire .60 (Avustralya)
Vasteras 2cc Diesel (İsveç)
VC Drone (ABD)
VECO (ABD)
Vega 30 (İngiltere)
Verbitski F1C (SSCB)
Viking (ABD)
Vivel (ABD)
Vltavan (Çek Cumhuriyeti)
WAF (Batı Almanya)
Wasp (Rogers & Geary, İngiltere)
Watzits (?)
Weaver 1cc diesel (İngiltere)
Webra (Almanya)
Westbury (İngiltere)
Yin Yan Diesels (Çin)
"Z" (compressed air, Italya)
Z/H DeHavilland Cirrus (ABD)
ZOM (İspanya)
Bilindiği gibi cep telefonları elektro manyetik dalga yayarlar. Uçaklara binildiğinde hostesler cep telefonların kapatılması için uyarıda bulunduğunda uçaklarda bulunan bazı manyetik akıma duyarlı cihazları etkilediğinden bahsederler. Aslında cep telefonları uçak sistemleri üzerinde herhangi bir etkide bulunacak kadar etkili değildir. Fakat uçak güvenliğini riske atmamak için daha çok uçakların iniş ve kalkışlarında cep telefonların kapatılması daha sağlıklıdır. Cep telefonları uçak havadayken 10 bin fit yani 3000 metre yüksekliğe karşı duyarlı olmalarına karşı cep telefonları uçakların manyetik sistemlerini bozacak kadar güçlü değildir. Uçaklarda açık unutulan veya bilinçli olarak kapatılmayan cep telefonları yeryüzündeki bağlı bulundukları baz istasyonlardan aldığı sinyaller çok güçsüzdür. Hem uçakların düşme riskini azaltacak hem de cep telefonların uçaklarda serbest kullanılmasını sağlayacak KAP sistemini Metafizik uzmanı Gökhan Hani tarafından üretilmektedir.
Uçakların elektro manyetik silahların etkisinde kalmadan rahat ve güvenli uçuş seyahati yapmaları için KAP sistemi üzerinde 3 yıldan beri çalışılmış ve elektro manyetik silahlara ve sistemlerden gelen ışımaları Absorbsiyon(soğurma),Refleksiyon(yansıtma), ve Difüzyon (yayılma) özellikleriyle etkisiz kılacak KAP uçuş sistemi aynı zamanda Anti-Tesla gücüne sahiptir. KAP sisteminin kullanımı ucuz olmakla birlikte, hafif yapısı olması bakımından da uçaklarda herhangi bir ağırlık oluşturmamaktadır. KAP sistemi sadece uçaklardaki elektro manyetik akımlara duyarlı sistem ve araçları kaplayarak tüm dıştan gelen manyetik akımları duyarsız hale getirir. Uçak üreten firmalar veya havayolu şirketleri kullanımı hafif ve elektro manyetik akımlara etkilenmeyen KAP sistemi için Metafizik uzmanı Gökhan Hani ile temasa geçebilirler.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.