- 598 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Yazmak
yazmak, kelimelerin büyülü dünyasında yaşamak, hür olmak cümlelerin uçsuz bucaksız diyarında. yazmak kelimesinin sözlüklerde bilinen bazı tanımları vardır. örneğin tdk der ki; "yazmak, söz ve düşünceyi özel işaret veya harflerle anlatmaktır. bu kitabi tanımdan sonra bir de bu yazar tanımlamak ister "yazmak" kavramını. "yazmak, coşkun bir ırmakcasına gönülden akan duyguların kelimeler aracılığıyla satırlara nakşedilmesidir." bazen umutsuz bir aşk hikayesi nedenli kırılan kalbimizin yaralarını sarmak için, bazen kalbimizden taşan coşkun duyguları paylaşabilmek için ve bazen de gidenlerin yasını tutmak için gönlümüzün kalemiyle yazarız. bu yazdıklarımız kimi zaman bir şiirin ahenkli mısraları, kimi zaman bir şarkının melodik sözleri ve kimi zaman ise bir ağıdın acıklı kelimeleri olur, yol alır başka diyarlara doğru. gönlün kalemiyle yazdıklarımız uğultulu rüzgarlar eşliğinde bulut olur gider umutsuz kalplerin, çaresiz ruhların diyarlarına. kelimeler bu diyarlara bazen damla damla bazen de sağanak halde düşüp yağmur olur, ümitsiz kalplere deva, biçare ruhlara bir lokma aş olabilmek için. "bu yüzden hakkı yoktur gönül kalemiyle yazabilenlerin bilinmedik diyarlarda yaşayan umutsuz kalpleri devasız, çaresiz ruhları ise aşsız bırakmaya..."
latincede sevdiğim bir söz vardır "verba volant, s cripta manent" diye. o söz der ki "söz uçar yazı kalır". işte bu yüzden görüp, duyupta yaşadıklarımızın en önemlisi de söylediklerimizin buhar olup kaybolmaması için yazalım. peki öyleyse ne duruyoruz "haydi şimdi omuzlarımıza hürlüğün kanatlarını takıp kelimelerin semalarında uçabilmenin vaktidir..."
YORUMLAR
Bir gün genç bir yazar, Anatole France’a yazdıklarını göstererek: “Yazmaya devam edeyim mi, etmeyeyim mi?” diye sorar. O da: “Yazmamak elindeyse, yazma.” der.
Yazmak sonsuza dek yazmak yada elindeyse yazmamak…Kalemin kağıda olan aşkıyla başlayan bu sevda benide kendinin esiri yapıyor.Yitik gönlümde çizdiğim ütopyalara eşlik ediyor kalemim. Bir güvercinin kanadından kopardığı tüyle, yonttuğu harflerden bir dünya kuruyor. Dönüyor kalbimin etrafında, her dönüşünde bir hazan mevsimine son veriyor…Durduruyor gönül saatini rahatlatıveriyor içimde kopan kıyametleri….
Yazmak … beni ben yapıyor. Yazmak… beni benden, beni bedenimden koparıyor. Kimi zaman lüt kavminde taş, ankaya tüy, zeusa şimşek, kaf dağına sultan yapıyor. Yazmak; efsunlanmış ellerimin kalemle oyunu, aşk savaşında beynimin yenik düşmesi. Bir pınar gibi kükreyen kalbimin tik takına sığmaması ve kanı damarlarıma değil kalemime sıçratmasıdır yazmak. Ayyaşın şişesine, tiryakinin sigaraya, aşığın sevdasına yazarında kalemine sarılmasıdır yazmak.
Ve yazmamak, yazamamak.. Demirden dünyada takunyayla ses çıkarmamak. Bebek olmak, ağlamamak, susamamak, gülmemek, güldürmemek. Leylayı görmek ama yanmamak, .imkansızlara meydan okumak, okumaya çalışmak…. Yazmak …. Yazmak duygularını kendinle paylaşmak sendeki seni bulmak …
Sonsuza dek yazmak yada elindeyse yazmamak….