- 1280 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
BİR GERÇEĞİ ANLATMALIYIM
Hayatım ve geçmişim tüm piskopot serserilik kötü huylardan geçiyordu insanları tanımaz saygı sevgiyi bilmez bir hal almıştım ve bir o kadar da hayattan kopmuştum ne gazeteleri nede dergileri hele hele roman hikâye kitapları hiç ama hiç okumazdım bilmezdim çünkü oku oku anlamazdım internette sadece sohbet Chat boş boş siteler ne varsa bende mevcuttu
bir gün her nasıl olduysa merak ettim acaba şırnağında bir haber sitesi var mı diye? açtım google yi hemen yazdım ŞIRNAK HABER diye önümde bir haber sitesi ve yan tarafında da köşe yazarları vardı. Hayatımın tamamını değiştiği o an bir köşeye yazarı tıkladım ve okumak istedim başlığında aynen şöyle atıyordu AFEDİN BİZİ "MEM U ZİN" çok ilgimi çekti bu başlık.
çünkü mem u zin bir efsane aşktı tıpkı Leyla ile mecnun gibi ve o an okuduğumda anladım ki anlatması gereken ama sahipsizlikten kaderine terk edilmiş nice tarihi eserlerin olduğunu o zaman fark etmiştim, ve o an aklımdan bin bir soru birbirilerini kovuyordu fare gibi beynimi kemiriyordu, internet cafesinde yazıların etkisinde sarhoş olmuş bir hal alarak çıktım. Düşüncelerim yoğunlaşmıştı ve o an kendime lanetler yağdırıyordum kendimden nefret etmeye başlıyordum. Gözlerim dolmuştu kahretsin yine gururum el vermiyordu ağlamıyordum, oysaki öylesin hıçkıra, hıçkıra ağlamak istemiştim ki hem de tarifi edilmez bir şekilde.
Sonrada eve geldim okul elbiselerini üzerimden çıkartmadan odama attım kendimi ve kafamda biriken bin bir sorularla düşüncelere daldım acaba ben neden kötülüklerden bu kadar başarılıyım da neden iyilikten bu kadar tembel bir iyilik yapamayacak kadar acizim diye kendime bu tür sorular sordum ve bu karmaşık düşüncelerle ve bir o kadar da sorular içerisinde yattım. Gündüz yattığımı hiç hatırlayamıyorum lakin o gün tam gün ortasında saat 12 de yatmıştım. ve yaptığım tüm kötülükler bir bir rüyama girmişti o gündüz vakti adeta bir sine vizyon şeridi gibi okulda yaptığım kötülükler zavallı insanlara yaptığım kötülükler kırdığım kalpler aldattığım kızlar karşılarında saygısızlık yaptığım öğretmenler kırdığım okul camları masaları sandalyeleri vs… hepsi o gün ortasında uykuda rüyama girmişti uyandığımda ter ve korku içerisindeydim. işte artık bir hayat dönüm noktasında olduğumu fark etmiştim çünkü geçmişimin ne kadar karanlık ve kötü olduğunu anlamıştım her ne kadar geç anlamış olsam da dahi ben artık tüm kötülüklerden vazgeçmeliydim artık nefret kin yerine sevgi saygıyı insanlığı kazanmalı bir insan kılığına girmeliydim ve bu kararda ısrarlıydım kötü olan çevrem her ne kadar beni yine eskisi gibi kötülüklerin içine sürüklemek istese bile ben tüm kötü insanlarla selamımı bile kestim 7ci sınıfta sanki yeni okula başlamış ve okul arkadaşları kendine edinmek isteyen bir 1ci sınıf öğrencisi gibi bende 7ci sınıf ta kendime yeni arkadaşlar edinmeye başladım ve seçkin saygın insanları kendime arkadaş ettim ilk başlarda bu seçkin ve saygın arkadaşlar benden ne kadar da benden uzak durmak istese de benim kötü biri olarak algılasa da zamanla benim pişman olduğumu fark edince onlarda benimle arkadaşlıklarını samimi duygularıyla sürdürdüler
ondan sonra da artık o köşe yazarını sık sık okumaya başladım yazarlık yaptığı gazeteyi buldum abone oldum her Allahın günü düzenli bir şekilde gazete dağıtımcısı bana gazetemi getiriyor okuyordum arkadaşlarım sayesinde artık romanları da okuyordum ilk başlarda okumakta her ne kadar zorluk çektiysem bile bu yoldan vazgeçmeyecektim çünkü artık insanlık adına bir şeyler yapmak istiyordum iyi bir insan iyi bir birey olmak istiyordum ilk okuduğum kitap da Halit Ertuğrullun “DÜZCELİ MEHMET” adlı kitabı olmuştu ve sonrada hayatımı değiştiren köşe yazarı olan “Dündar sansürün” ilk şiir kitabı olan “OLAĞAN ÜSTÜ AKŞAMLARI” okumaya başladım kitabın içeriğinde öyle şiirler yer alıyordu ki insanları adeta heyecanlandırıyordu tüm şiirleri de botanın yasak aşkları Şırnak’ın değerlerini anlatıyordu ve bu benim için bir sermaye idi çünkü Şırnak için bir şeyler için yapmak istiyordum ve bu benim için süper olan kitap sık sık okumaya başladım içinde ki tarihleri kavramlaştırmaya çalışıyordum yazılarında ise tarihi araştırıyordum ve bir zamanlar bir cümleyi bile aklımda tutmazken şimdi ise okuduğum her satırlar ve tarihler bir ok gibi beynime çakılıyor ve aklımda kalıyordu çünkü artık hayatıma yön veren beni kötü huylardan çirkin işlerden kuruyan bana yazılarıyla şiirleriyle insanlığı anlatan saygı sevgiyi öğreten bir üstadım vardı ve ben ona hayatım borçluyum çünkü onun sayesinde artık bir kıtada olsa şiir bir satırda olsa yazı yazıyorum ve insanlığı kardeşliği Barışı dostluğu Şırnak’ın altın değeri olan tarihini öğrendim memu zini, feq-ı teyran ,ehmede xaniyi, Dicleyi, cudiyi, bırça belaka ,hazreti Nuh’u Mezopotamya’yı öğreniyorum ve daha da öğretiyor bana. Sen eksik olma yüce Allah senin gibi insanları Şırnak’ın başında eksik etmesin senden öğreneceğim öğreneceğimiz çok şey var ey can yüzlü dost SAYGI DEĞER ÜSTADIM SAYIN DÜNDAR SANSUR
EVET HAYATIMDA BU GERÇEĞİ SİZ DEĞERLİ DOSTLARIMA ANLATMALIYDIM
YORUMLAR
Sevgili Salih kardeşim. Okumak okadar güzel bir şey ki,
İnsan kendini hiç yalnız hissetmiyor.
Sevgili neneh'inde dediği gibi zaten az blen bir halkı kandırmak çok kolay.
Okumak her şeyin anahtarıdır, bilmediklerini en doğru kaynaktan öğrenmi olursun.
Sen bunu başardın. Dileğim diğer Salihlerin de başarmasıdır.
Sizi kutluyorum.
Selam ve saygılarımla.
Evet genç kalem.Daha çok öğrenecek şeyler var hepimiz için bu geçerli.Sadece sizin için yada bir kaç kişi için değil.Top yekun hepimizin.İnşallah okuma alışkanlıklarımız olur da gerçekleri öğreniriz zamanla.Bizleri birbirimize düşürmek isteyenler zaten bir şeyler bilmediğimizi bildikleri için başarılı oluyorlar.Okullar sadece bir kısmını öğretiyor.Ailemiz ve yakınlarımız bir kısmını öğretiyor.Diğerlerini de araştırıp öğrenmek bize düşüyor.Yüce Dinimizin ilk emri ''Oku'' değil midir zaten? Kutluyorum güzel yüreğinizi.Kaleminiz daim yazsın genç kalem.Saygılarımla.