Zamanın birinde bir delikanlı varmış. Durumları çokta iyi değilmiş... Günlerden bir gün köylerinde bayram olur. Köylerinde ilk önce ağanın bayramı kutlandığı için çocuk ta ağalarının evine bayramlaşmaya gider. Bayramlaşmaya giden delikanlı merdivenleri çıkarken ağanın kızıyla göz göze gelir. Ağanın kızı onu görünce yırtık olan elbiselerine bakar ve çocukla dalga geçer ve çocuğun haline güler.Çocukta kızın ondan hoşlandığını sanıp o da kıza güler ve canı gönülden kıza aşık olur.
Delikanlı eve gelir artık içi içene sığamaz olmuştur. Ağanın güzel kızını düşünür dururmuş.
Artık dayanacak gücü kalmamıştır ne olursa olsun kıza içindeki aşkını itiraf edecektir. Bir yolunu bulup kıza haber göndermiş. Ağanın kızıda tamam geldin dere kenarında görüşelim demiş. Bunu duyan çocuk sevinerek gider dere kenarına, orda duran ağanın kızı ’ sen kimsen bana aşık oluysen senin değerin kaç kuruş, sen önce üstüne giyecek elbise al sonra aşık ol aptal’ der çocuğa ve yanında getirdiği babasının adamlarına çocuğu bir güzel dövdürür....


Bu olaylardan sonra çocuk köyden gider büyük bir şehre, kimsesiz olan çocuk çalışıp kendime oralarda bakarım der.
Arabada yaşlı bir amcayla aynı koltuğa otururlar. Yolda sohbet kuyulaşır çocuk ona herşeyini anlatır. Yaşlı amca çocuğa ’seni okutacağım ’der.
_’Okumak istermisin’ der.
Çocuk ’ Tabiki ama benim hiç birşleyim yok’ der.
Adam’ Sen benim dükanda çalışırsın hemde okulunu okursun’ der.
Böylece çocukla yaşlı adam şehre giderler. ççocuk çok başarılı bir öğrencilir olur ağanın kızından intikam almak peşindedir.
Zamanla çocuk okur ve büyük bir devlet adamı olur.. b sırada çocuğun doğduğu yer ilçe olmuştur. Çocuğun ilk ataması ilçelerine gelir doğup büyüdüğü yere bu sefer çocuk kaymakam olarak geri döner..

Bu arada ağa yeni gelen kaymakamı karşılaka için türlü türlü hazırlıklar yapmaktadır..
Bütün halka kaymakaımı karşılamak için tatlı bnir telaş içindedirler.Kaymakam arabı görünür bir komvoy araba gelir. Bütün devlet adamları ordadırlar valisi emniyet amirleri belediye başkanı, il ve ilçe başkanları, köylüler....

Çocuk selamlaşma sırasında kendisini döven adamları tanır fakat onlar çocuğu tanımazlar, sonra ağanın kızını görür eski güzelliği gitmiş kararmış. ve perişan bir hale gelmiştir.
Kaymakamın nasırlı elleri herkesin dikkatini çekmiştir. Birde sağ gözünün yanında ağanın adamları döverken derin bir yara oluşmuş ve izi kalmıştır.

Aradan bir süre geçtikten sonra kaymakam onu döven adamların yanına gelmelerini ister. Bir süre sonra adamlar kaymakam beyin huzuran çıkmışlardır.
Kaymakam sorar’ Beni tanıdınız mı’ der.
Adamlar’ yok beyim’ derler.
Kaymakam’ Ben o dere kenarında dövdüğünüz çocuğum’ der.
ama korkmayın sizi buraya size teşekkür etmek için çağırdım siz olmasaydınız bu gün bu durumda olmazdım belkide açlıktan nefesim kokmuş olacaktı. şimdi gidebilirsiniz der.
Adamlar ne diyeceklerini bilmeden evlerine giderler...
Adamlardan biri gider durumu ağanın kızına bildirir.. Ve yaptıklarından çok pişman olduğunu keşke onu döveceği zaman ellerinin kırılsaydıda dövmeseydim der.
Ağanın kızı kaymakamın o olduğunu duyunca gidip görmek ister...
Gider kaymakamın karşısına kaymakam’a eğer isterse onunla evleneceğini söyler
Bunu duyan kaymakam sen ağanın kızısın sen ağalara layıksın
Ben ise çulsuz ve kimsesiz ve fakirim ben ancak kendim gibi biriyle evlenebilirim.
senden intikam alacağıma söz vermiştim ama şimdi görüyorum ki değmezmişsin..
yüreğim yaralı olsada seni istemiyorum artık şimdi gidebilirsin der.......