Aylardan Eylül Bir Ayrılık Mektubu
Aylardan Eylül.
Yağmurlu bir güne merhaba dedim buğulanmış camın arkasından. Biraz hüzün dolu gözlerle baktım pencereden sokaktaki çocuklara, annelere, babalara. Derken saatin gonk demesiyle irkildim aniden, gitme vakti gelmişti.
Bavulumu topladım ve son kez sarıldım hatıralarıma, aslında veda etmeyi hiç sevmezdim; ama bu sefer bir elveda döküldü dudaklarımdan usulca. Sıcak bir bakış atmak istedim feri gitmiş manalara rağmen, olmadı, yapamadım. Kapıyı çektim, dönüp arkama bakmamacasına ayrıldım oradan, hayatımın geri kalanından.
Aylardan Eylül.
Bir taksiye binmek istedim, hızlıca kaçıp kurtulmak için anılarımdan. Yolculuk boyu dudaklarım hiç hareket etmedi; ama kelimeler yüreğimde boğuşuyordu. Suskunluğa yemin etmiş gibi sadece arabanın penceresinde hızla akıp geçen hayata bakmakla yetiniyordum. Uzaklaşıyordum, belki de kaçıyordum her şeyden, sevgiden, AŞK’tan ve Senden.
Aylardan Eylül.
Havaalanındayım şimdi, biletim elimde uçağın kalkmasını bekliyorum buz gibi bankların üzerinde. Gülmeye Aşık olan ben tebessüme hasret kaldım bu mevsimde. Tutsaklık, sessizlik ve Sensizlik, bir duruş oldu karşımda bana karşı.
Aylardan Eylül.
Gözüm yanımdaki kadının okuduğu kitaba takıldı birden, adı tanıdık geldi “Beni Unutma” yazıyordu. Unutmak mı anımsayamadım birden. Gözlerim doldu, boğazım düğümlendi ve suskunluğumu bir hıçkırık bozdu. Göz pınarlarım yürek yangınımı söndürebilmek için boşaldı kuyularından. “Beni Unutma” değişin kulaklarımda çınladı bir kez daha, bir kez daha hayat buldu Sana ait bedenimde.
Aylardan Eylül.
İşte uçağımın anonsu yapıldı. Yerimden doğruldum ırlanmış bir şekilde. Gözlerimden yaşlar yanaklarıma inerken sanki imzanı atıyordu suskunluğumun üzerine. Elimde bavul, gözlerimde yaş, yüzümde hüzün, yüreğim de AŞK, uzaklaşıyordum kendimden, kaçıyordum Senden.
Aylardan Eylül.
Gözlerim Seni aradı sınırdan geçerken. Orada olmanı ve gitme demeni o kadar çok isterdim ki. Gitme kal demeni, ama olmadı demedin, diyemezdin. Haber vermemiştim; çünkü böylece daha kolay olacaktı gidişim. Artık gökyüzünde uçmaktayım Sevgilim. Veda etmesini sevmem dedim, el-veda geri dönüşü olmayan bir yolculuğun adı artık benim için.
Aylardan Eylül.
Eylül ayını özellikle seçtim, ayrılık ayı bu ay. Ağaçlar yapraklarını dökerken ben de duygularımı döktüm yüreğimden. Lakin içinden bir tanesini söküp atamadım. Senin için kutsal olan ve hep saygı gösterdiğin bir kelimeye yüklediğin o yüce duyguyu atamadım yüreğimden. Satırlarıma son verirken, kutsalımız olan kelimeyi bir kez daha haykırmak isterim Sevgilim, yeniden.
Bu “AŞK” bir devrimdi her şeyi reddeden.
Sevgimle…
Fatih Mehmet MİRZA
Not: Videoyu izlemek isteyenler için: www.vimeo.com/6483800
YORUMLAR
Eylül ayrılık ay'ı olsa da...
Hüzünlerin ve biten duyguların habercisi olsa da...
Eylül'ü sevmiyorum diyemiyorum.
Güzel bir paylaşımdı ,kutlarım.
Yazınız bana "SEÇİLMİŞ AY'IN SON AKŞAMI"isimli şiirimi hatırlattı ve bir kaç satırını sayfanıza asmak istedim
Eylül yılın orospusu seçilmiş.
Kuşların maviliğine hapsolmuş sevdam çoktan göç etti,
Yüreğimi böğürtlen dalına asıp giden sendin!
Kararmış ruhların, kararmış elleri uzandı,
Ve bir kaç damla kan...
"o zaman sen nerdeydin?"
Saygılar
nerimanK tarafından 9/19/2009 12:38:26 AM zamanında düzenlenmiştir.