- 2036 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
SİLVAN DA DARBE İZLERİ
Türk tarihinin en utanç tablosunu 116 yaşındaki Silvanlı Makbule Parlak “12 Eylül"de yaşadıklarımız” başlığı altında Gazetemizin İstanbul Temsilcisi Yazar-şair Serhat Parlak"a anlattı.
Serhat PARLAK: Bize o acı dolu günleri anlatır mısınız?
Makbule PARLAK: Darbe günü Silvanlıları bir heyecan ve bir telaş sarmıştı. Askerler dışarıda kimi görürlerse ilk önce dövüyorlardı sonra da onları arabalarına alıp götürüyorlardı. Bir gece vakti birkaç asker zorla evimize girip arama yaptıktan sonra oğlum gazeteci yazar Yaşar Parlak"ı döverek arabaya bindirip götürdüler. Ne kadar yalvarıp yakarmama rağmen bir türlü oğlumu bırakmadılar. Yanlış hatırlamıyorsam o ara oğlumun birkaç yerden kafası kırılmıştı. Sabaha kadar belki oğlumu bırakırlar diye bekledim ama bırakmadılar.
Çok acı günlerdi o günler. Silvan cezaevi dolup taştığı için askerler yüzlerce kişiyi Silvan Futbol Sahasına doldurup orada onlara işkence ediyorlardı. İşkencenin en çok uygulandığı saatler akşam saat 9 ile 12 arasıydı.
Siz o işkence anını gözlerinizle gördünüz mü?
Hayır, görmedim ama Futbol sahasından gelen sopayla karışık ağlama ve çığlık sesleri o masum insanların nasıl işkence gördüklerinin bir kanıtıydı. Geceleri lamba yanan evlere askerler ani bir baskın yapıyor ve kadın çocuk demeden herkesi dayaktan geçiriyorlardı. Tabi bende bu dayaktan dört beş sopa yiyerek nasibimi almıştım.
Peki, oğlunuz Gazeteci-Yazar Yaşar Parlak" a ne oldu? Onu bıraktılar mı?
Rahmetli oğlumun anlattıklarına göre 4 gün Silvan Cezaevinde çeşitli işkencelere maruz kaldıktan sonra Diyarbakır Cezaevine nakledilmiş ve orada hücreye konularak 7 gün belirli saatlerde akıl almaz işkencelerden geçirilmiş.
Bu zulme Silvanlıların tepkisi neydi?
Silvanlılar artık hayatlarından bezmişti. Tabi ki halk, haklı olarak bütün askerlere büyük bir kin beslemişlerdi. Bir ara Silvanlılar isyan edecek gibi duyumlar geldi bana ama taş ve sopalarla silahlara baş edemeyeceklerini anlayınca bu işten vazgeçtiler.
Darbe sona ermişti ama yinede halk bir intikam peşindeydi. Zaten PKK"nın temellini atan 12 Eylül darbesiydi. 1984 yılında PKK kurulunca insanlar “dağa çıkıp intikam alacağım” düşüncesiyle PKK"ya katıldılar. Yüce Rabbim inşallah bir daha bize o acı dolu günleri yaşatmaz.
YORUMLAR
''Zaten PKK"nın temellini atan 12 Eylül darbesiydi. 1984 yılında PKK kurulunca insanlar “dağa çıkıp intikam alacağım” düşüncesiyle PKK"ya katıldılar. ''
yanlış kelimeler bunlar darbeyi savunacak değilim ama pkk yı böyle şeylerin içine gizleyerek haklı bir örğütlenme gibi göstermeyelim 12 eylül darbesi doğudan batuya kuzeyden güneye Türkiyenin dörtbir tarafına yapılmıştır ve heryerde insanlar işkence görmüştür
her işkence gören pkk yamı katıldı
12 eylül darbesinde binlerce ülkücü de yara almıştır ama ne yedikleri dayaklar nede gördükleri işkenceler
debvletetine milletine olan sevgilerini azaltmamıştır ve ihaneti akıllarına getirmemişlerdir
sistemin yapmış olduğu hatalar ihanetle sonuçlanamaz
pkk nın kurluşş amacını herkez bilmektedir sadece pkk darbeden beslenmiştir buda cahil insanların suçudur