YALNIZLIK 2
Geçenlerde yazmıştın.Ne zaman sıkışsam yalnızlığıma sığınırım diye.Bu günde uzun bir yalnızlığa düştüm.Sanırım yalnızlık benim yolum.Ne yapsam döndüremiyorum bu yolu.Yalnızlıktan kurtulmak mı istemiyorum ki böyle hep düşüyorum iki de bir diyorum kendi kendime.Ve yahut ben iletişim mi kuramıyorum acaba diğer kişilerle.
Bu yalnızlığımı irdelemek istedim bu gün; Genellikle iki kişi bir arada olduğunda
insanın yalnız olmadığı sanılır.Hepimiz biliriz vede yaşamışızdır ki kalabalıkların arasındada kişi yalnızlık çekebiliyor.Hele karşı cinsimizle kuracağımız bebaberliklerimizde yalnızlığa düşmemek için Mevlana’ın şu sözünü ışık etmişimdir düşüncemde"KUSURSUZ DOST ARAYAN DOSTSUZ KALIR". Özellikle çoğumuz kendi kişiselliğimizden zor vazgeçeriz.Çok doğaldır bu.
İki kişinin dostluğunun yürüyebilmesi için karşılıklı olarak öncelikle ön yargılardan kurtulmaları gerekir.Çok yaygın olduğu için misalliyorum-Her erkek aynıdır veya her kadın aynıdır gibi.Öncelikli olarak bu ilk katı önyargılarla yargılıyorsan yaşamı zaten baştan bir dost edinebilme imkanları bulabilme yolları kapalıdır daima.Bunun gibi hepimizin sayabileceği birçok önyargılar vardır ve toplum içinde bayağıda yer kaplamaktadır.Bunun yanında bence en önemli olan bir eksik bir yönümüzde daima kendimizi haklı görme eğilimimizdir.Bu eğilimimiz bizim hoşgörme kanallarımızı tıkar ki karşımızdakinin gözyaşlarını dahi göremeyiz.Karşımızdakine yüklendikçe doğrunun sadece kendimizin bildiği gibi ve değişmez olduğunu iddia eder çepecevre sevgi ile donatılması gerekli bir durumu dikenli teller le çevreleriz.Dost bildiğimiz illa bizm gibi düşünmesini bizim gibi algılamasını bizim kadar bilmesini kısacası bize benzemesini isteriz.Halbu ki kaynaşmanın beraberliğin bir olmanın birçok yolundan biri aynı yolda fakat ayrı nitelikte olmakta yatar.
İçinden su akan boruların sadace yivi veya sadece set’i olsaydı su acaba gitmesi gereken yere ne kadar giderdi veya gidebilirmiydi.Dostluklarda veya şöyle diyelim bir yaşamı paylaşmayı hedefleyen iki insanın insan olmanın erdeminde buluşabilmesi bile yaterlidir bence.Yiv ile set’in aynı maddeden imal edilmeleri gibi.Yoksa bir anın dahi değeri biçilemeyen zamanı yaşamayarak en değerli hazinemizi kaybederiz boşuboşuna.
"AŞK HİÇBİR KURALA ,HİÇBİR ABLUKAYA,VE HOŞGÖRÜSÜZLÜĞE SIĞMAYACAK KADAR ÖZGÜR
DÜR."kURALLARA, ABLUKALARA,HOŞGÖRÜSÜZLÜĞE SOKULMAK İSTENEN AŞK VEYA DOSTLUK DEĞİL KRAL İLE SOYTARISI,EFENDİ İLE KÖLESİ VEYA ŞİMDİKİ ZAMANDA PATRON İLE İŞÇİSİ ARASINDA YAŞANACAK BİR DURUMDUR BENCE"
SİZCE?
YORUMLAR
Sevgi, ister başkalArının kurgulanmış maceralarını paylaşarak ikinci elden olsun, ister o an değerlendirilmeyip geçmişe döndürülerek yada geleceğe ertelenerek yaşansın, bu Soyutlaştırılmış, aslında uzaklaştırılmış sevgi biçimi, gerçekliğin acılarını, bireyin yalnızlık ve kopmuşluk duygularını hafifleten bir uyuşturucu madde yerine geçer. Yalnızlığı çok güzel anlatmışsın.
Nezihe ALTUĞ
Bence de içine fazlasıyla kapanık gibisiniz. Açıklık her zaman iyidir bu başkalarını rahatsız ediyor olsa bile, kimbilir belki de karşınızdaki bu açıklığınızdan hoşlanadabilir değil mi? İki kişi bir aradayken kendisini yalnız hissediyorsa bir kişi önce bunu kendisinde aramalı ve sonra da sormalı kendisine ''karşımdaki kendisini nasıl hissediyordur acaba'' diye...
Evet, aşk özgürdür ama bu aşkı kendi başınıza yaşamadığını da unutmamalı insan, demek ki aşk bir nevi bağımlılıktır da aynı zamanda diyebiliriz değil mi? :))
Konu uzun ve derin, ben en iyisi boğulmadan kaçayım:)))
Güzeldi, sevgilerimle Münir...
Dostluklarda veya şöyle diyelim bir yaşamı paylaşmayı hedefleyen iki insanın insan olmanın erdeminde buluşabilmesi bile yaterlidir bence.Yiv ile set’in aynı maddeden imal edilmeleri gibi.Yoksa bir anın dahi değeri biçilemeyen zamanı yaşamayarak en değerli hazinemizi kaybederiz boşuboşuna.
Dostlukların temelinde önce insan olmak gerekiyor,öyle değil mi?...
Bu güzel paylaşımından dolayı tşk.ederim dostum...
Nice kalıcı dostluklara...
selamlar...