9
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
877
Okunma
Düştün yine bu gece aklıma.Gerçi hiç çıkmıyorsun ki, heranımda benimlesin.
Yaşamayan bilmiyor, ateş düştüğü yeri yakıyor.
Gidenlerin ardından su dökülür ya, ben gözyaşlarımı döktüm damla damla.
Üşümezmisin toprak altında, sıkılmazmısın tek başına, kiminle konuşursun, yalnızlığını kiminle paylaşırsın. Beyaz elbisen kirlenmez mi? Rahat uyuyabilirmisin?Böcekler arkadaşın, toprak yorganın mı oldu?Kalbindeki yara kapandı mı? Yada dudağında yarım kalan gülücük hala duruyor mu? Günler nasıl geçiyor orada da özlemek var mı ? Bizi özledin mi? Sevda var mı, aşk var mı? Yazdıklarımı nasıl göndereceğim sana, posta nasıl orada. Rüyalarıma gel anlat veya meleklerle haber gönder. Merak ediyorum seni, herşeyini nasıl olduğunu bilmek istiyorum. Bir selamı esirgeme lütfen benden.Kaç gün geçti sensiz , o kadar resimlerine bakıyorum, heran seni düşünerek uyuyorum ama rüyalarıma dahi gelmiyorsun. Başka nasıl görebilirim seni söyle...
Yoksa küsmüyüz. son iki gün yanına , ziyaretine gelmedim diye küstün mü bana ? Ya da
anneni ziyarete gitmedim diye mi bu küslük. Dayanamam diye gitmiyorum. Kendimi düşünüyorum, haklısın bencillik ediyorum ama sen anlarsın beni değil mi ? Annen son anlarında yanlız bıraktın kardeşini, gelmedin son iki gün ziyaretine oğlumun derse ne derim.Nasıl açıklarım, yüreğimin dayanmadığını. Seni acı çekerken görmenin beni bitirdiğini nasıl söylerim. Hangi kelimeyle ifade edebilirim düşüncelerimi.Hep iyileşecek ,
düzelecek umuduyla beklediğimi nasıl anlatırım. Senin gibi annen de anlar mı beni ?
Affeder mi? Senin gibi olamam ama benide bağrına basar mı ?
Leyleklerimizi hatırladın mı ? Hani her yıl gelip aynı evin çatısına yuva yaparlardı.
Sürekli onları takip eder mutlu olurduk. Sonbahar gelip de gittiklerinde üzülürdük , leyleklerimiz göç ettiler diye .Ama seneye tekrar gelirlerdi. Bizim onları izlediğimizden haberleri bile yoktu. Şimdi onlar hala aynı evin çatısındalar ama sen yoksun. Ne çabuk geldi senin için sonbahar. Neden bu kadar aceleyle göçettin daha leylekler bile burdalar.
Sen gidince çok daha iyi anladım değerini. Meğer bende ne kadar büyükmüş yerin
Sen bir kere öldün, ben her güneşle doğup, her geceyle ölüyorum. Dayanamıyorum yokluğuna. Ağlıyorum , ağlıyorum çözüm olmadığını bilsemde...