100 BİN KATİL ÜLKEMİZE GELİYOR

• 6 Eylül 2009 Pazar 12:11:15

Anadolu’da Emperyalist Bir Saldırı Üssü
İncirlik’in Kapıları Ardına Kadar Açılıyor

100 BİN KATİL ülkemize geliyor!

İncirlik Üssü,
Türkiye’nin Amerika’ya bağımlılığının sembolüdür.

VE elbette İncirlik Üssü’ne ve Amerika’ya karşı mücadelede, vatanseverliğin, anti emperyalist olmanın ölçüsüdür.

Amerika Defol!
Bu Vatan Bizim!

Bir emperyalist üs nedir? O, gizli olarak işgal edilmiş yeni sömürge bir ülkede, emperyalistlerin açık egemenlik alanıdır. Emperyalistlerin bayraklarını açıkça dalgalandırdıkları yerlerdir. Her emperyalist üs, halklara karşı bir suç odağıdır. Emperyalistlerin halklara karşı kanlı saldırılarını ve kontrgerilla operasyonlarını düzenledikleri yerlerdir.

Kısacası, kimse tarafından gerekliliği, meşruluğu, doğruluğu savunulamayacak bir işbirlikçiliktir emperyalizme üs vermek. Emperyalistlere üs verdiğinizde, artık emperyalistlerin o üssü kullanarak işleyeceği tüm suçların da ORTAĞISINIZ demektir.

Tıpkı, Amerikan emperyalizminin Irak’ı işgalinde, Türkiye oligarşisinin de suç ortağı olduğu gibi.
Şimdi yeni bir suç ortaklığı için hazırlık yapılıyor. Anadolu, işbirlikçi AKP yönetiminin aldığı kararlar sonucunda, Amerikan katillerine zorunlu "ev sahipliği" yapacak. Irak’tan çekilecek 100 bini aşkın Amerikan askeri Aralık ayından itibaren İncirlik Hava Üssü’ne gelecekler.

İşgalci ordunun askerlerinin Amerika’ya sevkiyatı ve Amerika’dan yeni işgalcilerin Irak’a sevkedilmesi, İncirlik üzerinden sağlanacak. Üste 100 bin askerin konaklayacağı şekilde hazırlıklar başlatıldı. Amerika’dan tonlarca malzeme İncirlik’e taşınıyor. Üs içerisine yüzlerce prefabrik ev kurulması için çalışmalara başlandı. Uçak hangarları bakıma alınıyor, pist sayısı arttırılıyor, yeni terminaller yapılıyor… Aralık ayında başlayıp 2011’e kadar sürecek çekilmede, periyodik aralıklarla üsse gelecek Amerikan askerleri 10’ar gün konaklayarak, kendi ülkelerine geri dönecekler.

7 yıl boyunca yüzbinlerce Irak’lıyı katleden, işkence’den geçiren, tecavüz eden, evlerini bombalayan 100 BİN KATİL ülkemize geliyor. Irak’ı işgal eden, yakan, yıkan, cehenneme çeviren, milyonlarca Irak’lıya kan kusturan bu katiller ülkemizden gelip geçecekler.

Bağdat’ın üzerine, "naklen yayın" eşliğinde bombalar yağdırdılar. Irak halkının evlerini basıp çocuk, kadın demeden katliamlar yaptılar. Gencecik kızlara, kadınlara, erkeklere tecavüz ettiler. Ebu Gureyb’te köpekleriyle, bütün sapıklıklarıyla, en aşağılık işkenceleri yaptılar. Öyle insanlıktan çıkmışlar ki yaptıkları işkencelerin bile yüzlerce fotoğrafını çektiler. Sokaklarda doğrudan çocukları hedef alarak katlettiler. Büyük bir paronoya halinde şüphelendikleri ne varsa kurşun yağmuruna tuttular. Milyonlarca insanı evinden ettiler, göçe zorladılar. Binlerce çocuğu anasız, babasız bıraktılar. Ölüm kustular, oluk oluk kan akıttılar.

Yalnızca Irak’da değil, Afganistan’da, Vietnam’da, Latin Amerika’da, Afrika’da dünyanın dört bir tarafında dünya halklarına karşı en kanlı savaşları yürüten, darbeler tezgahlayan, faşist diktatörlükleri destekleyen Amerikan impatorluğunun askerleri geliyor. Ülkemizdeki faşizmin destekcisi, kontrgerillanın yaratıcısı, onlarca katliamın baş sorumlusu Amerikan askerleri ülkemizde konaklayacaklar.

AKP iktidarı, dünya halklarının baş düşmanı conilere ülkemizin kapılarını sonuna kadar açtı. İncirlik Üssü’ndeki hummalı çalışma bunun için. Bir savaş merkezi, dünyanın en azılı katillerini ağırlamak için hazırlanıyor.

Emperyalizmin Saldırı Merkezlerinden Biri: 39. Hava ve Seferberlik Kanat Komutanlığı
İncirlik, Anadolu’nun bağrında bir saldırı üssüdür. İncirlik, bu topraklar üzerinde kara bir lekedir, sökülüp atılmak zorunda olan bir ur’dur. Bu üs, kurulduğu günden beri ABD’nin emrinde bir savaş merkezi olmuştur.

Üssün inşaatına, daha Türkiye NATO’ya üye olmadan, 1951’de Amerikalı mühendislerle başlandı. İncirlik Üssü 23 Haziran 1954’te Türkiye ve ABD arasında imzalanan Askeri Kolaylıklar Antlaşması’nın ardından, Aralık 1954’de Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Amerikan Hava Kuvvetleri’nin ortak kullanımına açıldı. ABD askerleri bu anlaşma sayesinde çok geniş imtiyazlara ve ekonomik muafiyetlere sahip oldular. Kontrol edilmeden ülkeye giriş ve çıkış yapabilmelerine yasal olanak sağlandı.

İncirlik Üssü, ABD’nin Ortadoğu, Akdeniz ve Karadeniz üzerinde rahatça hakimiyet kurabileceği ve denetim sağlayabileceği merkezi bir konumdadır. ABD için stratejik bir öneme sahiptir.

Üs bir dönemler, Sovyetler Birliğine karşı önemli bir tehdit unsuru olarak kullanıldı. ABD’nin bu üsse yerleştirdiği füzeler ve U2 casus uçakları ile Türkiye Sovyetler Birliğine karşı bir tehdit merkezine dönüşmüştür.

1969’da ABD ve Türkiye arasında Ortak Savunma ve İşbirliği Anlaşması imzalandı.
29 Mart 1980’de imzalanan ‘Savunma ve Ekonomik İşbirliği Anlaşması’ ile Türkiye’deki üs ve tesislerin statüsü yeniden belirlendi ve daha ağır yükümlülükler getirildi. Anlaşmadaki "İncirlik Tesisi Uygulama Antlaşması" ile, NATO planları çerçevesinde ABD askerlerinin ve uçaklarının "destek ve eğitim" için İncirlik Üssü’nden yararlandırılması karara bağlandı.

İncirlik Üssü İran, Irak, Filistin, Afganistan, Lübnan halklarının kanının dökülmesinde gerek lojistik gerekse de doğrudan askeri bir saldırı üssü olarak kullanıldı.
İncirlik Üssü 23 Haziran 2003 de Bakanlar Kurulu’nun gizli bir kararı ile ABD askeri birliklerinin kullanımına iyice açıldı. O günden beri de bu karar her yıl Bakanlar Kurulu onayıyla uzatılıyor.

Halklara Karşı
Düşmanlık ve "Anti Terör" Üssü

İncirlik, halklara karşı bir düşmanlık üssüdür. ABD, Ortadoğu’ya yönelik olarak yürüttüğü bir çok operasyonda İncirlik’i doğrudan kullanmıştır.

-İlk olarak, 1958 yılında ABD deniz piyadelerinin Lübnan’a yaptıkları çıkarmada kullanıldı.
-1970’li ve 80’li yıllar boyunca bölgede gerçekleştirilen operasyonlara İncirlik’ten destek sağladı.
-1991’de emperyalistlerin 1. Körfez saldırısında yoğun biçimde kullanıldı.

Yalnızca 1991 Körfez savaşı sırasında, üsten kalkan Amerikan uçakları, Irak üzerinde 14.000 saat uçuş yaptı, 3.000 adet bomba attı, 100’ün üzerinde füze fırlattı, 4 Irak uçağını düşürdü ve toplam 100 saldırı düzenledi. 42 gün süren saldırıda 100 bin Irak’lı katledildi.

-1997’de üsdeki birlik tugay seviyesine yükseltildi. 1998’de İncirlik bir kez daha kimlik ve isim değiştirerek "10. Tanker Üs Komutanlığı" oldu.

- Irak, 16 Aralık 1998’de İncirlik’ten kalkan uçaklarla bombalandı.
- 2002’de ABD’nin "Sonsuz Özgürlük Operasyonu" adını verdiği Afganistan’a yapılan saldırıda, İncirlik yine "İleri Karakol" olarak kullanıldı.

- Amerikanın "teröre karşı savaş" adıyla halklara karşı savaşını tırmandırdığı bu dönemde, İncirlik üssü de bu politikaya göre yeniden şekillendirildi. Üs, 2004 başında "Anti Terör Üssü" adını aldı. İncirlik’in "Anti Terör Üssü" yapılması kararı AKP tarafından 2003 Haziran ayında alınmış ve halktan gizlenmişti. Türkiye halkı bu kararı, altı ay sonra Amerikan basınından öğrendi.

-2006’da, üzerinde patlayıcı madde yazılı tırlar üsten çıkarak Lübnan ve Filistin’e karşı kullanılmak üzere İsrail’e gönderildi.

- Temmuz 2006 yılında İsrail, Lübnan’a saldırdığında İncirlik Üssü, bu kez Lübnan’da kaçan 1700’den fazla "Amerikan vatandaşına" hizmet veriyordu.

Irak ve Afganistan
İşgalinin Merkez Üssü

1 Mart’ta Tezkere’nin reddi ile İncirlik’ten ayrılan F-16 filoları, 2004 başında AKP hükümetinin kararıyla yeniden İncirlik’e döndüler. Bu gerçek halktan gizlendi. AKP Hükümeti’nin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül "Askeri malzeme olmayacak" diyerek, "gıda ve benzeri sevkıyata izin verildiği"ni duyurdu. Her konuda olduğu gibi yalan söyleyip, yine halkı kandırmaya çalıştılar. Emperyalizmin hiçbir insani amacı olmayacağı gibi, işgal için verilecek hizmetin de böyle bir içeriği olamazdı zaten.

"İnsani amaç" adı altında Irak’a binlerce askeri araç ve cephane sevkiyatı yapıldı. "İnsani amaçlı" zırhlı Hummer Jeepleri’nin üzerine Kızılhaç amblemleri yapıştırıldı. İncirlik’ten yapılan sevkiyatlar içinde binlerce Iraklı‘yı katleden Stinger füzelerinin de taşındığı ortaya çıktı.

100 Bin Emperyalist
Saldırı Uçuşu

Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, bu yılın başında yaptığı bir açıklamada, son 7 yılda İncirlik’ten Irak ve Afganistan’a 100 binin üzerinde uçuş gerçekleştirildiğini açıkladı. Emperyalist savaş boyunca İncirlik’ten Irak’a günde ortalama 40 uçak kalktı.

Bakan Gönül’ün açıklamasına göre, Türkiye Hava Sahası ve İncirlik Üssü, 2001-2008 yılları arasında, Amerika tarafından, Afganistan bağlantılı 13 bin 500, Irak bağlantılı 84 binden fazla uçuş için kullanıldı.
Afganistan ve Irak’a indirilen kargonun yüzde 50’si, ABD askerlerine lojistik destek veren kargonun yüzde 70’i İncirlik Üssü’nden taşınıyor.

İspanyol Havaalanları ve Havacılık Merkezi’nin raporunda, CIA’nın son 5 yılda, İncirlik’ten ABD’nin işkence merkezlerine 24 sefer yaptığı belirtiliyor.

"Şu anda Amerika’nın Irak’a giden askeri kargo uçaklarının yüzde 50’si İncirlik’ten geçiyor. Her gün 6-8 uçak İncirlik’ten havalanıyor. Bugün 1500’ü asker olmak üzere 4 bin 500 Amerikalı üste görev yapıyor....
İşte Amerikancı AKP iktidarı, bugün itiraf ettikleri gibi İncirlik’i Amerika’ya böyle kullandırmaktadır. Amerika, özellikle Irak’ın işgali sürecinde İncirlik’i sorgusuz sualsiz ve sınırsız kullandı. Amerika’nın savaşına karşıymış gibi görünen AKP iktidarı, ABD’nin Irak’ta, Afganistan’da, Lübnan’da, Filistin’de işlediği bütün suçlara ortak oldu.

100 Bin Yankee’ye karşı
Anadolu’nun sesi olalım:
Defol Amerika!

İncirlik, yukarıda anlatılan rollerinin ötesinde aynı zamanda Amerika’nın en önemli "nükleer silah" depolarından ve nükleer saldırı merkezlerinden biridir.

"Avrupa’daki Amerikan Nükleer Silahları" adlı rapora göre, İncirlik Üssü’nde, 50’si Amerikan, 40’ı Türkiye uçaklarına konuşlandırılmış nükleer bombalar bulunmaktadır. Ayrıca varlığı reddedilen 90 nükleer başlık daha olduğu belirtilmektedir.

Gerçekte İncirlik’in tamamen Türkiye yönetiminin denetiminde olduğu söylenemez. Amerika sayısız açık veya örtülü operasyonda, işgallerde olduğu kadar kontrgerilla operasyonlarında da İncirlik’i çeşitli biçimlerde kullanmıştır. Elbette bunların büyük çoğunluğunda oligarşiden ne izin almak ve ne de bilgi vermek lüzumunu duymuşlardır....

İncirlik Üssü, Türkiye’nin Amerika’ya bağımlılığının sembolüdür. Kurulduğu günden beri bütün işbirlikçi iktidarlar, bu üssün ABD tarafından istenildiği biçimde kullanılmasına ses çıkartmamışlardır. İncirlik ve ülkemizdeki bütün üsler, ancak bağımsızlığımızı kazanmakla bu ülkeden sökülüp atılabilirler. Anadolu’nun bağrına saplanmış bu harçerleri kaldırmaya ancak halk iktidarının gücü yeter.

Topraklarımızın yüzbini aşkın Yanke’nin kanlı postallarıyla çiğnenmesine hep birlikte karşı çıkalım!...
Irak, Afganistan halklarının katillerinin topraklarımızı kanlı postallarıyla kirletmelerine sessiz kalamayız. Topraklarımızın işbirlikçi AKP iktidarı tarafından yüzbini aşkın Yanke’ye açılmasına karşı mücadele her şeyden önce devrimcilerin, demokratların, vatanseverlerin esas görevidir. Sendikalardan odalara, Alevi örgütlenmelerinden yöre derneklerine, her kesimin sorunudur bu.

Yankelerin babalarının çiftliğine girer gibi ellerini kollarını sallayarak ülkemize gelemeyeceklerini göstermeliyiz.

Topraklarımızı Amerikan askerlerine peşkes çeken vatan hainlerinden, işbirlikçi iktidarlardan hesap soralım. Hep birlikte anti-emperyalist mücadele bayrağını yükseltelim.
İncirlik Üssü, halkımız ve Ortadoğu halkları için ölüm kusan bir savaş merkezidir. İncirlik ve ülkemizdeki bütün üsler derhal kapatılmalıdır.

Dünya halklarının baş düşmanı Yankeeler’e ülkemizde yer yok, DEFOLUN!

***

Anadolu misafirseverliği,
onları kapsamıyor, kapsamayacak

Bir ellerinde köpekleri, bir ellerinde silahlarıyla işkence yapıp diğer taraftan kahkahalarla gülerken gözlerinizin önüne getirin bu katiller sürüsünü. Ve içinde kendileriyle birlikte Ebu Garip’i bombalaması için kardeşlerine yalvaran, Irak’lı kadınların feryatlarını duyun kulaklarınızda. O yakılan, günlerce bombalanan ülkenin kendi ülkeniz olduğunu düşünün.

Amerikan conilerinin tüm bunları sizin ülkenizde yaptığını, yıkılan evlerin kendi eviniz olduğunu, tecavüze uğrayan, işkenceden geçirilen yüzlerce Irak’lı kadının kendi karınız, kızınız olduğunu düşünün. Sokaklarda vurulan o çocuklar kendi çocuklarınız olsaydı yüreğinize düşecek ateşi içinizde hissedin. Bir halkın acılarını, yaşadığı ızdırabı ve bir ülkenin işgalinin nasıl bir felaket olabileceğini hayal edin...

İşte tüm bunları yapan işkenceci, sapık, tecavüzcü, ellerinden kan akan, silahlarıyla yüzbinlerce insanın canını alan katiller geliyor ülkemize. Postallarıyla bastıkları her karış toprağımızı kirletecekler....
Buna izin vermek, buna sessiz kalmak, kabul edilebilir mi?