- 840 Okunma
- 10 Yorum
- 0 Beğeni
152 - GÖL
Onur BİLGE
Her şey bozulmaya mahkûm. Her şey kokuşmaya... Yediğimiz envai çeşit yiyecek içecek ne oluyor? İnsan ne oluyor, ölünce? Her şeyi tertemiz yaratan Allah, canlı tutan O... Her yaratılan, bozulmaya mahkûm. Onları temiz tutan, hayat. İnsan da topraktan çıkan ve bir süre sonra toprağa giren yılan çıyan, köstebek, tarlafaresi ve solucandan farksız; onlara rızık...
İlk geldiğimde, hava bu kadar soğuk değildi. Ilık sayılırdı. Arada bağlara davet ediyorlardı, anneannemi; beraber gidiyorduk. Yeşillikler arasında dolaşıyorduk. Antalya’daki gibi her taraf çiğdem çiçek değilse de güllere rastlıyorduk. Benzer tarafı, Burdur’un da ara sokaklarının taşlı tozlu olmasıydı.
Bir cumartesi akşamı, Turhan Hocanım, ertesi gün göle pikniğe gideceklerini söyleyerek, bizi de davet etmişti de akşamdan bir sürü yiyecek hazırlamıştık. Pazar sabahı, sözleştiğimiz gibi tam dokuzda araba aşağıdaydı. Elimizdekileri bagaja koyduk. O gün
1001 GECE ÖYKÜLERİ - 6
ÖDÜL - LİMAN YAYINLARI
KİTAP TEMİN ADRESİ: M. Şerikan KARA : 0 536 275 90 15
YORUMLAR
Yazılarınıza yorum bırakmıyorum ama her yazınızı okuyorum bunu bilmenizi istiyorum. Şimdi yarum bırakmamnın tek nedeni bizi yeniden sorgulamalar içinde bırakmış olmanız ve yeniden hayat ile ömür arasındaki farkın olmadığını en açık bir şekilde anlatmış olmanızdı.
Paylaşımlarınızın her biri ders veriyor bizlere. Umarım okuyan her kişi kendine düşeni alır satırlarınızın arasına serpiştirdiğiniz mesajları.
Kutluyorum kaleminizi ve saygılar yüreğinize.
“Ya ömür?”
_ “Göz açıp kapayana kadar geçiveren saman alevi!..” diye içini çekti.
Evet maalesef öyle. Bunu göz önüne alarak hareket etmemiz lazım hepimizin. Çevre tasvirleri ile oraya gittim gibi hissettim sevgili yazarım. Sevgilerimle.Hikayenin altındaki söz de çok güzeldi ayrıca:) Tbrikler