Gene de bir iştir beklemek. bekleyecek bir şeyi olmamaktır korkunç olan.-- cesare pavese
de
demokritos
@demokritos

Felsefe ve şiir bağıntısı üzerine bir kısa deneme..

5 Eylül 2009 Cumartesi
Yorum

Felsefe ve şiir bağıntısı üzerine bir kısa deneme..

4

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1445

Okunma

Felsefe ve şiir bağıntısı üzerine bir kısa deneme..



Aziz Nesin bir sohbet sırasında; “Türkiye’de yaşayan her iki kişiden üçü şairdir” demişti..
Bu noktada üçüncü kişiye denk düştüğümü bilerek; şiir ve felsefe bağıntısı üzerine neler düşündüğümü görebilmek adına bu denemeyi yazmaya karar verdim..

Şiir, insanların ben de yazabilirim diyebileceği bir şey değildir.

Şiir, toplumsal bir yaşam biçiminin bireydeki yansımasıdır..Bu bağlamda kaçınılmaz olarak toplumsallık içerir…
Başlangıcı-gelişmesi-sonu olan her şiir, bir yaşam biçimini işaret eder..Şiir yazmaya başlamış olan bir kişi, bu etkinliğinden önce, toplum içinde bir yaşam sürer..Yaşamı süresince öncelikle kendisinin, sonra da eğer varsa ailesinin günlük tüketeceği şeyleri sağlayacak bir işi olması gerekir..Çünkü Tarihin hiçbir aşamasında şair; şiir yazarak yaşamını sürdüremez.. “Altın çağdan altınsız çıkanlar yalnızca şairlerdir.” (Sedat Akıncı)

İnsanlar genel olarak düşüncelerinin bireysel olduğu ve kendilerine ait düşünceleri bulunduğu yanılgısına düşerler…Oysa ki, her düşünce bir başka düşünceden türer…Felsefe ise bu düşünceleri bütünler, geneller ve kategorize eder..Felsefenin bu biçimde bir davranış geliştirmesi, düşünce yasalarının bir zorunluluğudur…

Felsefe, toplumsal yasalar bakımından düşünceleri iki ana kolda kategorize eder.
Bu kategorize edişin, şiire denk düşen bölümü ise; toplumcu şiir-bireyci şiir anlayışları olarak karşımıza çıkar…Toplumcu gerçekçi şiir anlayışı, sosyalist dünyayı yaratabilmenin şiiridir…Bireyci gerçekçi şiir anlayışı ise genel olarak egemen kültürün, özel olarak da burjuvazinin şiiridir…Modern toplum bakımından ele alındığında burjuvazi, yalnızca kültür-sanat alanında değil, kapsadığı tüm alanlarda bireyci felsefeyi yaşama geçirmenin mücadelesini verir….

Bu bağlamda şiir yazan her insan, kaçınılmaz olarak ya bireysel; kendini anlatan şiirler yazacak, ya da toplumsal şiirler yazacaktır, bunun başka bir yolu yoktur.
Bu noktada felsefe-şiir bağıntısı, tüm çıplaklığıyla ortaya çıkıyor.

Her felsefi içerikli metin gibi, şiir de; öncelikle kullanılan dilin tüm kurallarına uyulması ve dili geliştirme çabası içermelidir.

Şiirin iki görüngüsü vardır: birincisi. ‘öz’ yani içerik..İkincisi biçimdir.
Aristoteles, “özsüz biçim-biçimsiz öz olmaz demişti..
Şiir yazan insanın, sözünü ettiğim bu öz-biçim bağıntısına özellikle dikkat etmek zorunluluğu vardır. Bu zorunluluk göz ardı edilirse, dili olumsuz yönde etkileme ve daha ileri giderek kirletme tehlikesi vardır..Bu durum düşüncede de kirliliğe yol açar. Çünkü ‘düşünce’ dil aracılığıyla gerçeklik kazanır. Dilin olmadığı yerde düşünce de olamaz..

Şiir yazan bir insanın dikkat etmesi gereken bir önemli nokta da şudur. Şiir, yazınsal bir anlatım biçimidir. Her şiir bir olguyu, bir olayı, ya da bir duygu ve düşünceyi anlatır. Bu bakımdan şiir yazan bir insanın, diyalektik bir üçleme olan, olgu-olay- duygu ve düşüncelerin bağıntılarını koparmaması gerekir…Bu çok zor bir iştir ama, şiir yazmak da kolay bir şey değildir..Çok emek gerektirir..

Şiir yazmak, her insanın hakkıdır..Ancak, bu hakkı kullanırken çok düşünmemiz; yazacağımız her dizenin bizim bilincimizi yansıttığını bilmemiz gerektiğini anlıyorum..


Sedat Akıncı..




Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Felsefe ve şiir bağıntısı üzerine bir kısa deneme.. Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Felsefe ve şiir bağıntısı üzerine bir kısa deneme.. yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Felsefe ve şiir bağıntısı üzerine bir kısa deneme.. yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
de
demokritos, @demokritos
15.9.2009 14:10:12
Okuyup değer kattığınız için teşekkür ederim..
H.Beyza
H.Beyza, @h-beyza
6.9.2009 15:06:58
Yazın için teşekkürler güzel bir yazıydı...
de
demokritos, @demokritos
5.9.2009 22:57:23
Teşekkür ederim..
UÇUK
UÇUK, @ucuk
5.9.2009 21:31:25
10 puan verdi
bilgilendirici,harika bir yazıydı...
saygılarımla..
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.