- 599 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
TARİFİ YOK KELİME
Lepiska saçlı mavi gözlü kadınlar anlatılır hep, ben çirkin suratlı bir mahluğa aşık oldum diyeni duydunuz mu hiç?Olayın kahramanları hep bal dudaklı , şekerpare iç yüzüdür görünen sevilenin.Fizik kuralarını hiçe sayıldığı tek yer sadece aşk ‘tır .Ya çok sevilen başkasını sever ya şartlar dediği dünya ,alıkoyar sevgili ile kavuşmaktan.Sevdaymış gibi tuttun elimi neden, oyuncak mı sandın bu beden, önce sevinç sandım sevdayı ben ,sonra terk ettin neden, hadi gel hiçbir şey düşünmeden…..Diye de kafiyeli mısralar yazılır, uzun havalar okunur durmadan.Kocaman oluverir o bir yumruk büyüklüğündeki et parçası, düşünür ,üzülür ağlar, sadece kan pompalamaz aynı zamanda da hisseder.İşte bu yüzden vardır aşk.Beyinle kalbe bir köprü olur çünki.Ağustos böcekleri o zaman başka öter ,gürültü değildir artık,börtü böcek ,hele de uğur böceği başka bir güzeldir.Kuşlar şarkıcı, martılar gizemli oluverir birden.
Amma ya ayrılık zamanı gelince : İşte o an gökyüzü bulutlanır, alaca karanlık çöküverir ruhuna hıçkırıklara boğulur yağmurun yağışı.