BARIŞ ve İNSAN
Bir toplum bedava değerlerle övünür ve bu değerler üstüne bir yaşam kurarsa,bu toplumun ’onurlu insanlar topluluğunun’ bir üyesi olma şansı kalmamış demektir.
Her çocuk yaşadığı sosyal çevrenin bir yansımasıdır.Hıristiyan bir çevrede doğup büyüyen bir çocuk,okulda da dini eğitim alıp büyüyorsa;Yetişkin bir Hıristiyan olmak zorundadır.Hiç bir kimse veya hiç bir kutsal ’Sen neden diğer dinleride araştırıp,en doğru dini bulmadın’deme hakkına sahip değildir.Üstelik bireyin böyle bir mecburiyeti de yoktur.Ayrıca bu kişi inandığı dinden ve bu dinin değerlerini özğürce yaşadığından dolayı da suçlanamaz.
Bu tesbit diğer din ve inanaç gurupları için de geçerlidir.
Bir İngiliz anne ve babanın çocuğu İngiliz.Bir Arab’ın çocuğu Arap,bir Çingene’nin çocuğu Çingene,bir Çerkez’in çocuğu Çerkez,bir Kürd’ün çocuğu Kürt,bir Süryani’nin çocuğu Süryani olarak doğar büyür.Bu kimliğinden dolayı hiç kimse suçlanamaz ve ayrımcılığa tabi tutulamaz.
Din ve ırk gibi insanın doğar doğmaz sosyal çevresi tarafından kendisine bedava verilen değerler üstüne kurulmaya çalışılan hayat;Geleceğin güzel dünyasını kurmaya yetmiyor.
Aynı dini aynı ırkı paylaşmanın bir arada yaşamak için yeterli olduğuna inanan insanların barışı örgütleme ve barışı yaratma arzuları çok samimi olsa da,başarı şansı yoktur.Çünkü dinsel ve ırksal şövenizmin varacağı yer şavaştır.
Üstelik ırkçılığın sonu yoktur.Türkiye’yi gönüllü veya zorla tamamen Türkleştirirseniz bu kez iller , ilçeler ve köyler arası farklılıklar yaratıp en ufak bir bahaneyle ırkçılık yüklü beyinler tarafından yeni savaşlara neden olursunuz.
Diyanet işleri başkanlığının resmi bir devlet dini yarattığı günümüzde diyelim ki;Herkes kendi dinini bırakıp Müslüman oldu.-Üstelik diyanet işlerinin istediği Hanefi mezhebinden olsun-.Hanefi mezhebinden olan insanların arsındaki tarikat ve anlayış farklılıklarından dolayı birlik sağlamak mümkün değildir.Dört mezhebin kurucusu olan islam alimlerinin nasıl öldürüldüğünü araştırmak müslümanım diyen herkese bir vazifedir.
Ayrıca eceliyle ölen hiç bir halifenin de olmaması da manidardır.
İnsanı belirleyen ;Sonradan edindiği ve büyük çabalar sonucunda kazandığı değerlerle bir yaşam kurmasıdır..Barış, bu değerlerin sonucunda gerçekleşirse değerli ve kalıcı olur.
Hiç bir insan arasında din ve ırk farkı gözetmeden,insanlığın onurlu dünyasını kurmak zorundayız.Hangi ırktan , hangi dinden ve hangi inanançtan olursak olalım..
Eğer insansak buna mecburuz...
YORUMLAR
Irkçılık bilim dışıdır bana göre... İnsanlığın önündeki en büyük ve en tehlikli engellerden biridir... Umarım bir gün tamamen ortadan kalkar... Çok kültürlülüğü de bir zenginlik olarak görüyorum ...
Bu arada yaptığın eserler çok güzeller özellikle masanın üzerinde duran lamba:))
Sevgilerimle Hanifi...