21 SORU: MEFTUNKARANFİL
....................................................
taraf gazetesinden yayınlanan 20 soru adlı köşeden alıntı yaparak,size 20 soru ve bana ait 1 Soru soracağım.
dostum siz de bu soruları cevaplayarak onları bana gönderir misin,sonra cevaplarınızla birlikte yazıyı sayfamda yayımlarım söyleyişi yazısı olarak.
......................................................................
Sevgili Adımyalnızlık,
Celal abi(kardanadam) gibi değerli bir dosttan sonra yüreğinizdeki sayfanızda bana yer açmanız beni mutlu etti.Yaşamayı bilmek bazen de insanın kendisini sorgulaması demektir.Sizin sorularınızın gölgesi altında dünden beri kendimi hesaba çektim. Samimiyetimin tüm sınırlarını zorladım umarım söylediklerimi sayfanıza öyle yansıtmışımdır.Var ile yok, gece ile gündüz, iyi ile kötü,gerçek ile doğruluk,sabır ile sabırsızlık, duygu ile düşünce arasında cebeleşen duygular ,bir yere rapt edildimi daha çok anlam kazanmış olur..Şimdi den teşekkürler,sevgiler,saygılar,selamlarım ve bol muhabbetlerimle……
1. En sevdiğiniz kelime?
--- Istırap; çünkü gerçek sevgilim o dur. Yalnızca benim değil tüm insanların gerçek sevgilisidir.
2. Nefret ettiğiniz kelime?
--- “Üzülme,” çok sahte bir kelime,üzülmek elde mi ki?
3. Ne sizi heyecanlandırır?
--- Güzel bir fotoğraf karesi gördüğümde onu çekebilme telaşı.
4. Heyecanınızı ne öldürür?
--- Mutlu iken egoist duygulara bürünmek .
5. En sevdiğiniz ses nedir?
--- Sokakta oynayan çocukların sesi.
6. Nefret ettiğiniz ses nedir?
--- Nefret ettiğim iki ses var; biri Bülent Ersoy’un sesi, biri de İstanbul’un gürültü kirliliği.
7. Hangi mesleği yapmak istemezsiniz?
--- Diş hekimliği yapmak istemezdim. Hayatı monotonlaştıran bir meslek.Çünkü ömür boyunca kendimi yalnızca insanların ağzı ile iç içe geçirmek istemem.(Bu mesleği yapanlara saygım sonsuz.)
8. Hangi doğal yeteneğe sahip olmak isterdiniz?
--- Cevaplarken en çok zorlandığım soru; bunun cevabı ne kadar samimi olur bilemem; sanırım en çok ağlamak beni boğuyor, hiç ağlamamak.
9. Kendiniz olmasaydınız kim olurdunuz?
--- Bir türlü kitaplarını yanımdan ayıramadığım Yaşar Kemal olmak isterdim.
10. Nerede yaşamak isterdiniz?
--- İnsanın hayalinde bir yer olsa bile dünya da Türkiye kadar güzel bir yer yoktur.Türkiye de Toroslar da yaşamak isterdim.
11. En önemli kusurunuz nedir?
--- Hayata sürekli küsüm.Ve karamsarım.
12. Size en fazla keyif veren kötü huyunuz hangisi?
--- Hangi kötü huy keyif verir ki, sadece vicdan azabına keyif verir.
13. Kahramanınız kim?
--- Hayatınızdaki kahramanınız zamana göre değişir.Kimi zaman bir dostunuz olur, kimi zaman karşınıza yeni çıkmış bir kadın olur.Kimi zaman size ekmek kapısı açan bir insan olur.Kimi zaman bir kitap dahi olabilir.
Ama hayatımızda o kadar çok kahramanımız var ki;bunlar doğduğumuzdan beri,atalarımızın atalarından beri vardır, manevi değerleri çok yüksek olduğu için buraya yazmak istemedim.
14. En çok kullandığınız küfür?
--- Samimiyetine güvendiğim dostlarımla şaka amaçlı olarak “gundi” “şıvan”(çoban) kelimelerini kullanırım.Toplum içinde katiyen kullanmamışımdır.
15. Şu anki ruh haliniz nasıl?
--- Sorularınız(bu soru bana ait deği,adımyalnızlık) beni çok zorluyor, açlık kafamı zonkluyor ezanın sesini duymuş gibi oluyorum, biraz sağda, biraz solda, biraz yalın, biraz karmaşık iç içe girmiş düşüncelerin senfonisindeyim.
16. Hayat felsefenizi hangi slogan özetler?
--- Senler, benler ,onlar; benler içinde birer ihmalkar.(Her insan mutlaka kendi içinde birilerini ihmal etmiştir.İnsanları ihmal etmemek gerekir.)
17. Mutluluk rüyanız nedir?
--- Ölüm kadar yakın olan her şey benim için mutluluktur.
18. Sizce mutsuzluğun tanımı?
--- Boğazınızda,boğazımda iliklenip çıkmayan her sözcük mutsuzluğun tanımıdır.
19. Nasıl ölmek isterdiniz?
-- Mescid-i Aksa’da nöbet tutan bir mücahit olarak ölmeyi çok isterim.
20. Öldüğünüzde cennete giderseniz Tanrı’nın kapıda size ne söylemesini istersiniz?
--- Seni dünya ya rahmet olarak gönderdim ve rahmeti mi geri aldım.
21. (bana ait) yazmak mı okumak mı daha öncelikli sizin için?
--- Gayet kaliteli bir soru, neyi anlattığımıza bağlı ; Eğer yazarken kendi ruh halinizi ve yaşadıklarınızı anlatacaksanız zaten o doğal içten gelen bir tını,yüreğinizden akıp geliyor.Eğer bir düşüncenin ya da olayın muhasebesini yapıyorsak, muhakkak ki çok okumak,araştırmak ve dinlemek gerekir.
YORUMLAR
Kardan adam arkadaşıma katılıyorum..inanın okurken ben de hiç bir detayı atlamamaya ve özümsemeye çalışarak okudum soruları ve yanıtları...çok hoş bir söyleşi olmuş..tesadüfen gördüm bunu ve iyi ki de görmüşüm diyorum...tüm tarafları kutluyorum...
sevdim bunu..yine yapın olmaz mı? başka arkadaşları da tanımak hoş olurdu, iç dünyaları görmek güzeldi...TEŞEKKÜRLERR...
haaa, birde bu sorular bana sorulsaydı ne yanıt verirdim diye düşündüm...aklıma hiç bişi gelmediii:)) sorular çok kazıkkk:)))
sevgiyle....
s_Lavinia tarafından 10/14/2009 6:26:03 PM zamanında düzenlenmiştir.
Sevgili dostum
öyle dikkat kesildim ki okurken
en ufak bir detayı bile kaçırmak istemiyordum
çünkü dostlarımı tanımak gerçekten beni çok mutlu eder
ama 6. maddenin cevabında yerlere yattım. Gülmekten kırıldım
Çünkü Bülent Ersoyun sesini ben de çok itici bulurum
ne hoştu arada böyle yüksek şevk yakalamak
yürekten kutluyorum siz değerli iki dostumu
başarı mutluluk ve esenlik dileklerimle
her ikinize ve tüm dostlarıma
daima sevgimle
iyiki varsınız
Arkadaşımızı bizlere daha yakinen tanıttığın için teşekkür ederim canım.
.
Bilinen şuki herkes inandığı gibi yaşar veya yaşadığının doğru olduğuna inanir ama birde doğru oalnı vardır ve bizim kul olarak görevimiz bunu bulmaktır.
.
Arkadaşım,,, karamsar olmana inan çok üzüldüm ama bunca bilgi bütünlüğünle eminim üstesinden geliyordursun, öenmli olanda bu değilmi zaten, ayarı iyi tutmak.
Bazı bazı bende karamsarım ama çabukl toparlanıyorum şükür.
.
ve...
... “Üzülme,” çok sahte bir kelime,üzülmek elde mi ki? >>>> demişsin.
(sanırım burda "üzülmemek" yazacaktı ve kelime eksik yazıllmış.)
insan, Allah katında bir nokta bile değilken değerliyse neden kendini mutsuz etmek için uğraşıyor.
İnsan bütün uğraşlara rağmen yinede üzülüyor ve sıkılıyorsa 'kader'e teslim olmalı değilmi? Üzülmekte hayatımızın birer parçasıdır ve bununlada barışık olmak lazım.
.
Benki her her olaya üzülür ağlarken,Rabbim nasip ettiyse bir bildiği vardır diyorum ve mutluyum.
Artık üzülmemeye karar verdim,,, her şeyin hayırlısını diliyorum ve buda bana yetiyor. Hekimoğlu İsmail'inde yazdığı gibi "derdimi seviyorum" çünkü vereni seviyorum yoksa bu sevgi ne kadar gerçek sevgi olurduki.
Yani O'nun verdiğine 'zorda olsa' razı gelmeye çalışıyorum, buda bana huzur veriyor ve dolayısıyla mutlu ediyor.
.
Bu güzel söyleşi için her iki yüreğe teşekkür ediyorum ve mutlulukları için duacıyım, muhabbetle...
Ne sizi heyecanlandırır?
--- Güzel bir fotoğraf karesi gördüğümde onu çekebilme telaşı
bir gazeteciyede böyle bir cevap yakışırdı zaten... : )
Keyifli bir söyleşi olmuş ,
değerli iki arkadaşımın sohpetini okumak zevk verdi...
sevgili adımyalmızlık meftunkaranfil arkadaşımızı daha yakından tanımamıza olanak sağladığın için teşekkürler...
ikinizede sevgilerle...
--- Gayet kaliteli bir soru, neyi anlattığımıza bağlı ; Eğer yazarken kendi ruh halinizi ve yaşadıklarınızı anlatacaksanız zaten o doğal içten gelen bir tını,yüreğinizden akıp geliyor.Eğer bir düşüncenin ya da olayın muhasebesini yapıyorsak, muhakkak ki çok okumak,araştırmak ve dinlemek gerekir.
tüm cevaplar birbirinden güzeldi ama en güzelide son sorunun cevabı diye bilirim
anlam dolu
KUTLU/YORUM