ABD, nasıl bir devlet?
İkinci dünya savaşı sırasında kendi ahmaklıkları yüzünden PERLL HARBOUR’DA hezimete uğradıktan sonra, bu yenilginin verdiği adice intikam hırsıyla, masum Japon halkı üzerine iki tane atom bombası sallayan, attığı bombalarla insanlık suçu işleyip hala pişkin bir edayla ortalıkta dolaşan, binlerce masum Japon’un kavrularak ölmesine, yaralanmasına ve hala sakat çocuklar doğmasına sebep bir devlet….
Temel gereksinimleri Cola ve Hamburger olan halkının aç gözünü ve karnını doyurabilmek için başkalarının topraklarına, huzuruna ve kaynaklarına göz dikmiş bir devlet….
Afganistan’da, Somali’de, Irak’ta ve doğudan batıya, kuzeyden güneye dünyanın her yerinde iç savaşlar çıkaran,
Kardeşi kardeşe kırdıran,
Dünyayı en çok kirleten,
Geri kalmış ülkelerin asker ve sivil yönetimlerine sızarak, darbeler yaptıran ve hatta o ülkelerde demokratik seçimle iş başına gelmiş Başbakan’ları bile astıran,
Herkesin gurur duyduğu ordular için “our boys” diyen…
Petrol yataklarını gasp etmek için binlerce kilometre uzaktaki devletlere saldıran ve oradaki tüm tarihi, dini ve kültürel mirası ayaklarının altında çiğneyen…
İşgal ettiği topraklardaki askerlerinin işgal ettikleri ülkenin genç kızlarına tecavüz ettiği ve bunları kameraya çekip tüm dünyaya marifetmiş gibi seyrettirdiği bir ülke…
Türk solcusu ABD’Yİ bu yüzden mi sevmiyor? Hayır.
ABD, yukarıdaki tüm rezilliklerine ve kepazeliklerine rağmen kendi içinde alabildiğine demokrat bir devlet…
Birkaç yıl öncesine kadar sırf derisinin rengi yüzünden kamyon kasalarının arkasında sürüklediklerinden birini günün birinde hiçbir komplekse kapılmadan Başkan seçebilecek kadar demokrat ve öz güven sahibi bir devlet….
Yüzde doksan Hıristiyan nüfusa rağmen, Müslüman olduğu şüphesi taşıyan birini Başkan seçebilecek kadar demokrat ve öz güven sahibi bir devlet….
Bir de bizde yaşananlara bakın.
Kısacası, ABD, dışarıda canavar olmasına rağmen kendi içinde son derece demokrat ve öz güven sahibi bir devlet.
İşte Türk solcusu ABD’Yİ bu yüzden sevmiyor. ABD’NİN kendisine olan öz güvenini ve demokrasi anlayışını sevmiyor.


20 Nisan 2009
Erdal Fikret AKSAN