13
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1222
Okunma
"Burada hiç yoktan ordular yaratmak mümkündür.Onları ölüme doğru sürmekte kolaydır, ben bu imkanlardan bol bol istifade ettim.Fakat yarattığım orduları sendeleten bir engel vardı.Türklerin yaşayan hatıraları!
İşte ben her yürekte bu korkuyu çok iyi seziyordum.Demek yalnızca Türkleri değil onların tarihlerini yenmek gerekir."
Rus Generali Charnayev
Çoğu tarihçilerimizden daha iyi tanıyorlar bizleri!Türkleri yenmek ancak tarihini, geçmişini, dilini, vatan sevgisini, dinini unutturmakla mümkün olacağını sanılan bir tez.Her Türk için vatan toprağı kutsaldır.Türklerin atasal törelerinde eksilmeyen bir Milli Kültür şuuru vardır.Milli duygular, inanç, vatan sevgisi, dil, gelenek ve görenekleri en önemli silahlarıydı.
İşte bunu bildiği için BÜYÜK ÖNDER MUFTAFA KEMAL Samsun’a ayak bastığında, Milli kurtuluşun basamağı olan şu sözleri söyler:
_Asıl olan Türk ulusunun onurlu ve şerefli bir toplum olarak bağımsız yaşamasıdır.Böyle bir ulus esir olmaktansa yok olsun daha iyidir.Öyleyse YA İSTİKLAL YA ÖLÜM vardır, artık parolamız budur.
O türklerde ki bu ruha güvenip dünyaya meydan okumuştur.Hasta adam diriltilmeli ve bunun içinde büyük bir lidere ihtiyaç vardır.Bu ruh Kuvayı Milliye harekatını başlatmıştır.Bu ruhla genç kızlar özenle hazırladıkları çeyizlerini satıp türk ordusuna bağışlamışdır.Şehirlerde kasabalarda köylerde askerin ihtiyacını karşılamak için evini , parasını, emeğini bu uğurda harcamaktan çekinmeyen Türk insanıdır.Her türlü işleri yapan kadınlı erkekli şehirlerde, kasabalarda, cephelerde, dağlarda ölümü enselerinde hissederek çalışıp uykuyu unutunlar. Milli kurtuluş için doktorlar , denizciler, terziler, gönüllü kadın ve kız hemşireler, hamallar,gazeteciler, yazarlar, öğretmenler tüm Türk haklı canını vermiştir bu uğurda.
Bu ruh değil midir Ayşe Hatun’a 8 aylık kızı kucağında omzunda ise mermi ve cephanesini cepheye götürürken, düşman askerlerini görmüş ve ağlayan çocuğunu göğsüne yaslayıp susuturmak isteyince , askerler gittikten sonra da çocuğunun havasızlıktan nefes alamayıp ölmesi ve tek korkusunun ise çok kısıtlı olan cephane cephaye gidemeyecek olmasıdır. Çocuğunun üzerini bayrakla örtüp yüce kadın şunları söyler:
_Sen yüzlerce binlerce yıl sonra doğacak Türk çocukları için şehit oldun.Bu benim içinde senin içinde bir şereftir.Yeter ki vatan sağolsun.
Şimdi onların torunları olan şehit Türk anaları hala daha 2o yaşlarında ki yavruları şehit olduğunda aynı şeyleri söylüyorlar.VATAN SAĞOLSUN!!!Ya Fatma Seher Hanım diğer adıyla Kara Fatma kadınlardan kurduğu çetesiyle yörelerde ki düzmece çetelere ve eşkiyalara kök söktürür.Gece gündüz demeden İnönü taraflarına kayıp yunan alayına baskınlar düzenleyip silah depolarını imha eder.
Hacer nineyi de unutmamak gerekir.Kocasını Yemen’de, bir oğlu Balkanlar’da, torunlarından biri Büyük Muharebe’de şehit düşer.Diğeri İkinci İnönü’ den dönmez.En son torununu da Sakarya’ya gönderir , o da Duatepe muharebesin de öteki ağalarının yanına göçüp gider.Çok ağlar Hacer Nine fakat Sakarya Savaşı kazanıldı haberi gelince ağlamayı bırakıp gülmeye başlar.Vakit vakit bunalınca Büyük Millet Meclisi’nin yolunu tutar.Kapısı önünde durup beklemeye başlar.Sorarlar:
_Nine ne istiyorsun?
_Hiçbir şey
_Peki neden burada duruyorsun?
_Onun gözlerini görmek için çıkmasını bekliyorum.
_O dediğin kim?
_Gazi Paşa!
Sonunda anlatır.Ara sıra çok bunaldıkça buraya gelirim.O Millet Meclisi’nden çıkarken gözlerine bakarım.Mavi gözbebekerinde bütün şehitlerimin gözlerini görür gibi olurum.Sonra içime bir ferahlık dolar, kalkar köyüme dönerim.
O Türk ninesinin gözlerinde gördüğü ama şu an bizim göremediğimiz ışık nedir?Ne yaptılarda vatanı elimize sunan O büyük insanın sevgisini, anısını unutturdular.Onlar onu bu kadar seviyorken biz rahat yataklarımız da Atatürk ve Türk Milleti’nin sayesinde bağımsız yaşıyorken ne olduda O’na düşman olmaya başladık.Öyle bir değere nasıl sahip çıkamadık!!!
Türkler de ki bu ruhu bilen bilimsel tarihçilerin o günler için ulaştıkları ortak görüş şudur;" İzmir’in işgali devletler açısından sonuçlarını hesaplayamadıkları bir gaf, Yunanistan açısından ise sonuç kesin hezimetle bitecek Anadolu macerasının dolu maceralarla yaşanmış başlangıcı olacaktır."(Kuvayı Milliye Ruhu Samet Ağaoğlu)
Şimdi tek amaç bu ruhu yok etmek.Tarihi unutturmak, dinini unutturmak, gelenek ve göreneklerini unutturmak, dilini unutturmak, Atatürk’ü unutturmak!!!
ATATÜRK’ÜN’ ün TÜRK MİLLETİ için söylediği sözler;
" Benim hayatta yegane fahrim, servetim Türklükten başka bir şey değildir."
"Bu memleket tarihte Türk’tü, halde Türk’tür ve ebediyen Türk olarak yaşayacaktır."
"Türk milleti güzel her şeyi her medeni şeyi, her yüksek şeyi sever, takdir eder. Fakat muhakkaktır ki, her şeyin üstünde taktir ettiği bir şey varsa o da kahramanlıktır."
"Bizim milletimiz, vatanı için, hürriyeti ve egemenliği için fedakar bir halktır."
"Türk esirlik kabul etmeyen bir millettir."
"Bizim başka milletlerden hiç bir eksiğimiz yok. Cesuruz, zekiyiz, çalışkanız, Yüksek amaçlar uğrunda ölmesini biliriz."
"Büyük şeyleri büyük milletler yapar."
TARİHİNİ BİLMEYEN MİLLETLER YOK OLMAYA MAHKUMDUR!!!
Saygılarımla...
Zehra...