- 664 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Gafletin Çocukları
Yegâne birkaç amaç edindim yaşayabilmek adına. Önceden de demiştim ya, insanın yaşamak için bir derdi olmalı bu hayatta. Bu cümleyi söyledikten sonra kendimdeki rahatsızlık durumunu fark etmedim de değil. Zira benim kendimden rahatsız olmam bile, yine benle aynı gezegen üzerinde yaşayan başka canlıları da rahatsız etmişti bir şekilde.
Aslında, kendi kabuklarını yırtmaya çalışan biri için, çevresinde olan bitene karşı bigâne bir tutum sergilediğimi düşünmüştüm. Öyle değilmiş lakin.
Bu kadar düşünce istismarı barındıran bir atmosferde soluk almak zor olmuştu her daim. Ciğerimi yırtan bu havaya alışmaya çalışırken, aynı zaman kendi kendimi yargılayabilme yetisi de kazanmaya uğraşıyordum. Bana yardımcı olan bir olay gerçekleşti hemen sonrasında...
Tesadüfen, o yanmayan sokak lambasının altındaki kaldırımda, şarabı damarlarında yıllandırmaya alışık bir adamla karşılaştım. Kafamı nereye çevirirsem, dünyanında da o tarafa döndüğünü hissettiğim bir ruh halinde olduğumu da inkar etmeyeceğim.
Sorduğum şey basitti aslında. Altında pek de bir şey aramamıştım sözcükler dudaklarımdan çıkana dek. "Hayatta, söylesene ne önemli ki en çok hayatta?" diye toparlamıştım kelimeleri. Yutkunmasının ardına sakladıklarını döktü ortaya: "Kişioğlu, önce kendini bilmeli, ondan sonra başkalarını yargılamalı" dedi.
O gece söylediklerinin geri kalanını dinlememiştim...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.