OKUMAK ADINA 2

Okumak ve okutmak üzerine o kadar çok yazı yazıldı ki bu ülkede, ‘iki satır daha yazmanın ne etkisi olur ? ’ diye düşünmekten alamadım kendimi.. Lakin yazmak lazımdı…Yazılmalıydı…Bıkmak yoktu….
Okumakla ilgili istatistikleri okudum bugün biraz..Tüm dünya ülkelerinde ciddi araştırmalar yapılmış..Bir Türk vatandaşının ne kadar kitap okuduğunu merak ettiğim için daldım direkt konuya..
Japonlara hayran kaldım diyebilirim…Bir japon vatandaşı yılda ortalama 25 kitap okuyormuş…! Çok ciddi bir miktar değil mi ? ABD, İngiliz, Alman, Fransız vatandaşları ortalama 17 kitap okuyormuş yılda…
Beğenmediğimiz İran’lı bir vatandaş, yılda 7 kadar kitap okuyormuş…
Tabi Türk vatandaşı da kitap okuyor..Ciddi ciddi bir okuma sayısı çıkmış ortaya…! Ne kadar sizce ? Sıkı durun; bir Türk vatandaşı yılda değil, 10 yılda 1 kitap okuyormuş…Çok incitici ve onur kırıcı bir sayı bu…Bunu duyunca tüylerim diken diken oldu…Utandım yemin ederim…Bu nasıl bir cehalet böyle Allah’ım ?
Bu kadar düştü mü bu aziz millet ? Ve bu kadar cahil olmaya ne gerek var ? Kendimizi cahil olmak için bu kadar kasmaya ne gerek var ? Bu ne biçim bir eziklik ? Nasıl bir rezalet ?
Ülkede ciddi bir okuma hamlesi başlamalı..Elinden bir şeyler gelen herkes, asker , polis, öğretmen ve görevi ne olursa olsun herkes, bir şeyler yapmalı.. Ülkemizin ilim düzeyi alarm veriyor dostlar…! Vallahi çok acı bir tablo var karşımızda..
En başta öğretmenler kendilerini yenilemeli..En az kitap okuyan meslek grubundan biri öğretmenlermiş biliyormuydunuz ?
Bir de başka bir olay var dikkatimi çeken; başka ülkelerde nasıl bir durum var bilemiyorum ama, ülkemizde Pazar günleri neden kapalı kütüphaneler ? Yaz tatilerinde hafta ortası gider çocuklar anlıyoruz, ama okullar açık olunca nasıl gidecekler ? Milli eğitim bakanlığımız bu işe el atabilir aslında…
Cehaletin olduğu yerde her pislik olur..Biz bu yazıları yazarken Adana’a bir polis memuru şehit edilmişti..Kürt açılımı meseleleri yüzünden zaten ülkem kaynayan kazan gibi..İnsanlar okumalı, gelişmeli, maşa olmamalı…Terör gibi olayların çoğu cehaletten kaynaklanıyor..Dış destek ciddi miktarlarda ama, aklı başında bir kişiyi dış unsurlar kullanamaz ve yönlendiremez…
Analar babalar bahane üretmemeli…Televizyona ayırdığımız zamanı okumaya , geleceğimize ayırmalıyız..
Kahvehaneler ve benzeri halka açık yerlere okumayı teşvik etmeli..5o mk’den büyük yerlerde , kahvehane, gazino, köfteci, dönerci vb mutlaka kitap bulundurma zorunluluğu getirilmeli..
100 temel eseri okumayan vatandaşımız olmamalı..
Ben bu istatistiğe çok taktım kafayı…Çok hem de…