- 1732 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
BİSİKLETLİ ÇOCUKLAR!...
Bisikleti olan çocukların hayâtî tehlike içinde oldukları, velileri tarafından fark edilmiyor!...
7 ilâ 15 yaş arasında birçok bisikletli çocuk; hem trafik içinde hem de tek başına hayâtî
tehlike içinde ve bilmeden bisiklet üstünde yaşıyor.
İlköğretim çağındaki pekçok çocuğun sürdüğü bisiklet, bakım yönünden yetersiz!...
Çevremizde, bu yaş grubunda bisiklet süren çocukların bisikletlerinde ne bir korna ne de bir dikiz aynası yok! Her taşıt aracında bulundurulması gereken, araç- gereç ve ilk yardım için gerekli yara bandı dâhi yok.
Küçümsediğimiz bu konular, sonuçta uğrunda; büyük fedâkârlıklara katlandığımız çocuklarımız için, hiç de küçümsenmemesi gerekir.
Üzerinde canlarını taşıdıkları sevgili varlıklarımızın, bu araçlarını kontrol ediyor muyuz!? Direksiyonu sağlam mı?... Frenleri bakımlı mı, tutuyor mu?... Tekerlekleri ne derecede aşınmış?... Bütün gözlemlerimde görüyorum ki; bu konunun, veliler tarafından pek fazla önemsenmediği sâdece, bisikleti olan çocuğa: “Aman! dikkatli ol... Hızlı sürme... Evden fazla uzaklaşma... Ana yola çıkma... Eve tez gel...vb.” Telkinlerde bulunup, bisikleti ile sokağa salıyoruz.
Gerisi; "Allah korusun!.. Âmin."
İnanın, sayın veliler; Ticârî araçlar ve özellikle şehiriçi dolmuş Şoförleri; biz velilerden daha iyi koruyup-kolluyorlar, sevgili çocuklarımızı. 29 yıldır bisikletim var ve 51 yaşımdayım... 1982 yılından beri profesyonel ehliyetli şoförüm. Şehirlerarası yollarda, bâzı genç ve aşırı para kazanma hırslı minibüs Şoförleri hâriç, azâmî çoğunluktaki ve Değerli şoför esnafımızın özverili ve şefkatli korumaları olmasa idi, bu bisikletli çocuk ailelerinin; büyük acılar yaşaması kaçınılmaz olacaktı...
Her insan hatâ yapabilir, ben de; çok az olsa bile hatâya düştüğüm olmuştur; değerli insanlarımızın aldığı tedbirler ile şehiriçinin; bu keşmekeş trafiği içinde yine de bir yerden bir yere gidebiliyoruz... Bizler, bisikleti olan çocukların velileri olarak; lûtfen, çocuğumuzun üzerinde hayâtını taşıdığı bisikletini: Anlıyorsak, kontrolden geçirelim, bakımından anlamıyorsak; bir bisikletçiye, çocukla birlikte gidip bisiklete bakım ve yenilemeleri yaptırmalı ve mutlaka, ayna ve îkaz düzeneğini tamamlatmalıyız. Bu, bizim görevimizdir. Çocukların bunu anlamasını, onlardan beklemeyelim. Sorumlu; biziz, unutmayalım.
Bisikletli çocuklarımızı; Trabzon’da birkaç yıl önce ve bir genç, gönüllü, bisiklet sporcusu Doktorumuzun öncülüğünde başlatılmış olan; Trabzon, İl Bisiklet yarışlarına katılmalarını sağlayalım. Özellikle, bayanlar kategorisinde çok büyük boşluklar var. Birkaç yarışmada; üçüncü yarışmacı müracaat etmediğinden madalya ve ödüller sahibini bulamadı!.. Keşke bir gelselerdi de; bisikletlerini, elleri ile sürseler bile bu gibi müsabaka boşluklarından yararlanıp; üçüncü olsalardı, ne iyi olurdu...
Ben, böyle bir yarışmaya kızımı getirip, hem kendi grubumda yarıştım, hem kızımı bayanlar grubunda yarıştırdım. İnanın, bisiklet üzerinde zor durabilmesine rağmen yarışmayı bitirebildiği için -3500 m. düz yolda- ve sâdece iki bayan yarışmacı olduğundan ikinci gelerek kürsüye çıkıp, gümüş! madalya aldı. Çocuklarımıza ve kullandıkları araçlarına; sizler tarafından gereken önemin verileceğine inanıyor, hepinizi; başarılı bisikletçiler yetiştiren veliler olarak görmek istiyorum.
Saygılarımla. Efendim.
Trabzon, Türksesi Gazetesi’nin 09.09.2002 Pazartesi gün ve 8712. sayısının 2. Sayfasında:15x22+27x10: Ebadında ve konu ile ilgili, Bisiklet yarışı sonunda çekilmiş 2 adet fotoğrafla yayınlanmıştır.
Kadir Yeter. TRABZON.