- 1429 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
KISA BİR AŞK HİKAYESİ
Cemşide kapıyı sertçe çarpıp içeri girdi ve elindeki tabakları tek tek yere atıp kırdı…
-Yine dellendi bizim kız dedi anası Nemide…
- Ne zaman akıllandı ki dedi babası Sefer…
- Gızım niye paraladın tubahları ?...
- Bahçada Fadime ebeye rastladım üzerinde nazar var bir şeyler kır eve girerken dediydi…
-Deli gız insan tubah dakımını gırarmı…Hey allahım…
-Ana bizim tubahlarda sefüre nin gözü galdıydı da ondan…
-Sefüre gendine bahsın cocuu olmayı deyü gitmediği hoca galmadı…
-Sefer efendi acep bu gızı da bi götürüp ogutsahmı hocaya?...
-Ne ederseniz edin bana bulaşmayın da…
-Sefürenin gittiği şıh varmış ona gitseh bari
- Ana sefüre ona geçen yıl gittiydi…
- Eeee…
-Eeee si hala cocuu yoh…
-Aha dedi Sefer efendi….Bizim kızın zekası açıldı.
- Ana dedi Cemşide kısmet açılsın diye inek boku sürecekmişiz alnımıza…
-gı onu gim dedi ?...
-Nurşen…Karlıkanca köyündeki büyücü gadın dimiş…
-Nurşen nişanlandı gız zati..
-He ya inek boku sürmüş ertesi görücü gelmiş…
-Töbe Töbe dedi Sefer Efendi…
-Yaw Turfanda hoca demiyo mu inanmayın böle şeylere deyü…
-Turfanda değil baba Turfan örtmen…
- Yoh valla zekası açıldı bu gızın…
-He ya bi isteyen olsada versek gitse…
-İnşallah ana …
Cemşide odasına gitti diye devam edecektim ama durdum. ..Cemşide’nin hiç odası olmadıki…Haliyle gidebileceği tek yere bahçedeki helaya gidip cebinden diyemem çünkü şalvar giymişti…Göğsünün içine tıktığı ufak kağıt parçasını çıkarıp okumaya çalıştı…Yazanın yazması…okuyanın da okuması kıt olduğu için bayağı zor oldu bu iş…
“Götlerimin uru cemidem…Boynuna pusuna gurban…Beni bubadan iste deyyon ya…virmezler seni baha…Geçendi buban gayfede azarladıydı…Bağa bah it..dedüydü…Virmes götüm virmez seni baaa….Gel gaçıram seni islibola…En gıssah zamanda civabını vir anam”
Bu romantik sözler karşısında kıpkırmızı kesilen Cemşide…Alel acele iki satır karalayacaktı ama…Anası “gız düstün mü helaya” diye bağırınca korkup dışarı attı kendini…
-Yoh ana üzerine afiyet…..
Cemşide Hasan ile mektuplaşmaya devam etti…Sonunda güçbela kaçmaya karar verdiler…Mektuplaşma üzerine bir gece Cemşide bohçasını yaptı…üst üste birkaç entari giyip en üstüne de kırmızı kadife şalvar giydi…Hasan mektubunda kırmızı giy dedi diye…Sebebini anlamadıysa da giydi yine de…Ayağına lastiklerini geçirip sessizce eline bir havlu alıp avluya çıktı…Hasan mektubunda havluyla çık demiş nedense…Yine Hasanın dediği gibi kümese girip oturdu ve beklemeye başladı…
Hasan mektupta okuduğu gibi eline tespihini alıp başına takkesini taktı ve camiye gitti…Caminin etrafında 4 kez dolandıktan sonra” heral yanış anladım cami değilde…Cami yoluna çıkacaktım “diye toprak yolun sonuna kadar aceleyle yürüdü…”Alla alla hala gelmedi nerede bu gız “diye söyleniyordu…
-Mektupta açıkcana söyledim…Sımsıkı giyin, bohçanı al, avluya çık, kümese doğru git, horoz gibi öteceğim …Duyunca caminin arkasına gel…
Oysa Cemşide nin elinde ki kağıtta şu yazıyordu…
“Kırmızı giyin, havluyu al, kümese gir, burasını okuyamadı, horoz ötene bekle…”
Sabah Cemşideyi kümes de uyurken, Hasanı da cami yolunda dövünürken buldular.Kimse bir şey anlamadı…Cemşidenin zira aklı gel gitti…
Hasan ertesi yıl Turfan hocadan ders alıp okuma yazmasını ilerletti…Dışarıdan liseyi falan bitirip açık öğretime başladı…Muhasebeci olmak istiyordu.
Cemşide evlendi demek istiyorum ama olmadı, hacı hoca derken bir iki kısmeti çıktıysa da…Anası uzağa vermek istemedi…Böylece evde kaldı kız kurusu oldu diyeceğimi sandıysanız yanıldınız…Bir gün evden kaçıp gitti…Kimbilir nereye ?...
Çaylan Ulutaş
14.08.2009 Niğde-Çiftlik