- 697 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
DON KİŞOT VE YAPBOZ PARÇALARI
Raflarımın arasına sıkıştırılmış kapağı olmayan bir kitaptı yaşam.Sayfaları çevirdikçe her bir kağıt elime yapışıyordu.Okuyordum bir şeyler mırıldanarak sayfaları.Anlamadan ,kendimi dahi dinlemeden... Bir gün kelebekler ülkesine davet edildim,bücür görünen ancak dev beyinler tarafından.Kelebekler ülkesinin giriş kapısında sayısı ancak beş yüze yaklaşan insanlar gördüm.Sevdim hepsini ayrı ayrı.Düşler dokuyorlardı gökyüzüne,yeryüzüne,toprağa,nefes almaya,doğaya,sevgiye,umuda dair.Ben de dokumaya başladım sevgiye umuda düşlere uzanan patikaları.Dokuma işlemi bittiğinde hepimiz yürüdük patikalardan.Cennet bahçesine açılan bir kapıdan geçtik.Cennet bahçesinin bitiminde anlamıştım artık,yaşamı ancak ve ancak sevgi yüceltebilirdi.Aydınlık ruhlar ışıklarıyla aydınlatmışlardı beni.Ben de diğerlerini aydınlatmalıydım,yaşamı sayfalara sıkışmış olanları. Nisan gecesiydi yanılmıyorsam,dışarıda feryat figan bir fırtına vardı.Yer yerinden oynuyordu adeta.Yağmur damlaları camları kırıyordu.Düşen son yağmur damlaları benim de camlarımı kırdı.Yatak odamın zifiri karanlığında boğucu bir ses duydum.Gel diyordu ses,kimliksizler ülkesine gel.İşte o anda kimliksizler ülkesi hakkında söylenenleri anımsadım cennet bahçesinde.Orada bulunanların yüzleri yara bere içindeymiş.Bazılarının sureti dahi yokmuş.Aynaya baktıklarında benliklerini göremiyorlarmış.Birçoğunun beyni bücür,cüsseleri ise devmiş.Onlar yalandan nefretten,ikiyüzlülğkten,cahillikten,karanlıktan örülü giysiler giyiyor,karanlık bahçesine gidiyor ve orada efsunlu ayinler yapıyorlarmış.Üstelik sayıları milyonları bulan bu insanlar,ayinin sonunda Don Kişot’un devasa büyüklükteki yapbozunun parçalarını birleştiriyorlarmış.Birleştirdikleri parçaları dahi yarım yamalak,gelişigüzel yerlerine koyuyor,sonra da Don Kişot’un yarı çılgınlık,sanrılarla dolu dünyasına evrendeki herkesi davet ediyorlarmış.Oysa onlar da bilmiyorlarmış Don Kişot’un neden yazıldığını ve niçin yıllardır evrendeki başyapıtlardan biri olduğunu.Dedim ya bunlar cüsseleri dev,beyinleri küçük insancıklarmış...