- 2030 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
CAN İLE CANAN
İkisi de geçmişte yaşadıkları acılara çizgi çekerek başlamıştı;Can ile Canan.İkisi de yaralıydı.Yaralarını iyileştirecek ilacı birbirlerinin yüreklerinde aramaya karar vermişlerdi...
İlk buluşmlarında her ikisinin de heyecanı yüzlerinden okunuyor,ürkek ve tatlı bakışlarda kendini belli ediyordu.Canan eski yaralarının da etkisiyle çekingen davranıyor.Can ise daha ilk buluşmada dokunmak istiyordu Canan’ın yüreğine...
o gece Can ilk buluşmanın verdiği mutluluk ve heyecanla şu satırları yazabilmişti Canan a:
sen dağlarda erimeyen kar olsan
ben o karın suyu olmak isterdim
sen dalından düşen bir yaprak olsan
ben o düşen yaprağın toprağı olmak isterdim
....
Belki de bu şiirle dokunablimişti Canan’ın yüreğine.İkisi de beraber geçirdikleri güzel günlerin tadını çıkarıyordu.Arada bir küçük sorunlar yaşansa da birbirlerine karşı olan sevgi,saygı ve fedakarlıkları,onların bütün sorunları aşmadaki güç kaynaklarıydı.
Öyle çok bağlanmışlarıd ki birbirlerine,ezan okunduğunda birbirlerine dinletirlerdi.Bir bayram günü ikise de akraba ziyaretlerini bir kenara bırakmış birbirlerinin özlemlerini yatıştırmaya karar verip buluşmuşlardı.Asıl bayramları birbirlerini görmek olacaktı.Buluştuktan kısa bir süre sonra yağan yağmur ve dolu taneleri,bayram sevinçlerini yarıda bırakmak istiyordu.Ama onlar yağan yağmura inat sırılsıklam olana dek el ele dolaşmışlardı sokaklarda.
O gece ikisi de hastalanmıştı.Başlarındaki 40 derece ateşe rağmen ikisinin de gülüyordu yüzü.Güzel ve mutlu günler böyle gelip geçerken ayrılık vakti de gittikçe yaklaşıyordu.
Can üniversite okuyordu.Sevdiği insana daha iyi ve daha güzel bir hayat sunabilmek için çok çalışıp okuması gerektiğini biliyordu.Ayrılık günleri yaklaştıkça da içini bir sıkıntı kaplamıştı.İçindeki sıkıntıları gidermek de her zaman olduğu gibi Canan’a kalıyordu.
Her istedikleri zaman buluşamayacakları bir ortamda yaşadıkları için Can gitmeden bir kaç gün önce son kez onu görmek istiyordu.Canan kendisini çok zor durumda bırakmayı da göze alarak da buluştu can-ıyla.
Son buluşmarında birbirlerinin özlemlerini dindirdikten sonra Can;Canan’ın gözlerinin içine bakarak şöyle demişti’’İçimde kötü bir his var.Sanki bu seni son görüşüm sarılışım da son sarılışım olacak gibi hissediyorum.’’Can’a hayat veren yüzüyle tebessüm ederek şöyle demişti Canan’’Olur mu öyle şey can-ım.Gidiyorsan geri gelmek için gidiyorsundur.ne olursa olsun seni bıraktığın yerde bekliyor olacağım.’’o an Can’ın yüzünde küçük bir gamze belirse de içindeki sıkıntı devam etmekteydi.Fakat bunun yansıtmak da istemiyordu.
......................................
Devamını da daha sonra eklerim.
YORUMLAR
sen dağlarda erimeyen kar olsan
ben o karın suyu olmak isterdim
sen dalından düşen bir yaprak olsan
ben o düşen yaprağın toprağı olmak isterdim
....
Kutluyorum... Yazı akıcı ve sıkmıyor, devamını bekliyorum, anlatımda çok güzek, tebrikler... Dileğim yazı yazmaya devam etmen, güzel yazılar yazacağına eminim; çünkü kalemin güçlü senin...