- 935 Okunma
- 10 Yorum
- 0 Beğeni
122 - SIFAT
Onur BİLGE
Yazarken de ilk okuduğumda da bir sözcüğün anlamı aklıma takılırsa hemen soruyorum. O kadar ezbere okuduğum halde ‘Ehad’ ve ‘Samed’ sözcüklerinin ne olduğunu, ne anlama geldiklerini sormak aklıma gelmemiş. Gelmez tabi. Hangi birini sorayım? Hepsi Arapça... Mealini yazarken de farkında değildim. Farkında olsaydım, o anda anlamı sorardım. Türkçe sözcüklerin içinde geçtiği için onu da Türkçe bir sözcük sanıyor, henüz kavrayamadığımı, belki de sonradan kavradığım kelimeler gibi anlamının giderek ortaya çıkacağını sanıyordum. Öğrendiğimde, taşlar yerine oturdu. Sureyi anlamış oldum.
‘Ehad’ da ‘Samed’ de Allah’ın Kur’an’da geçen isimlerindenmiş. Onlar doksan dokuz taneymiş. Asıl adı için Lafz-ı Celal diyorlar. Allah, Lafz-ı Celal’miş. Onunla tam tamına yüz tane oluyormuş. Diğerleri sıfatmış. Sıfatlarıymış. Sıfat; varlıkların, renklerini, kokularını, tatlarını, nasıl ve nice
1001 GECE ÖYKÜLERİ - 5
OYUN - LİMAN YAYINLARI
KİTAP TEMİN ADRESİ: M. Şerikan KARA : 0 536 275 90 15
YORUMLAR
Bilgiye aç BİLGE, sorar sorgular mutlaka öğrenir...
Çok lezzetli bir çorba kaşıkladım, sofrandan...Çorbada neler yoktu ki...Yaratıcımızla başlayıp, aile yaşamındaki küçük kızın düşünce dünyası, batıl inançlarımız, bir tutam espiri,gelenek göreneğimiz, en önemlilisi de SEVGİ...Akıcı bir dille yazılınca insanı alıp götürüyor çocukluk yıllarına ve düşündürüyor o yıllardan kalan izleri...Her zaman ki gibi KUTLUYORUM...
evet insan okudugunun anlamini bilmiyorsa manasini kavramaktada güclük ceker.
Hiçbir dengi yoktur!” ayetine gelince, tereddütsüz inanmaktaydım. Bu ayetleri öğrenmekle, arkadaşlarımdan daha bilgili hale geldiğim için çok sevinçliydim!
siz bitmez bitemez bilgiler ile dolusunuz.
ne güzel bir yaziydi yine.
bende düsündükce kurani türkceye cevirten atatürke dahi hayranligim bin kat artiyor.
iyiki varsiniz bu sitede siz .
birde evet kapi esiginde oturana seytan degil herkes carpar biraz gülümsetti de yaziniz.
yüreginize ellerinize binlerce saglik olsun.sevgiler cok cok.
Çocuğun dünyası ile yaşamı algılamak bana çok farklı geldi.Bir an kendi çocukluğum geldi gözlerimin önüne...Bir çocuk gurbeti bilmeli ki sıladakilerin hasretini çekebilsin ve de arada kalan değerleri özümseyebilsin.
Sanırım bundan sonraki bölümde bunlar işlenecek gibi...
İnşallah yakında her bölümünü takip etme fırsatını yine yakalayacam.
saygılar...
Çok güzel bir yazı okudum manevi duygularlarla dolu bir yandanda küçük bir kızın düşünceleri eskiye götürdü beni benimde hatıralarım canlandı bende annemi öpmek isterdim kızardı kızlar fazla laubali olmaz derdi en küçük kardeşime davranışını görür kıskanırdım o küçük derdi nedenini anlayamazdım o küçücük düşüncelerimle çok etkilendim yazınızdan bütün güzel dileklerim sizinle saygılar hüzünlü şiir sevdalısından
Kardeşi olan her çocuğun yaşadığı problemler.
Bir defasında annemi çok üzmüş olmalıyım ki;Bana,"gözün kör olsun emi,kardeşin senden küçük olmasına karşın ,O,senin yaptığını yapmaz"diye beni azarlamıştı.
annelerin duası geçermiş diye duymuştum,kendimi odaya kapatıp,gözüm ne zaman kör olacak diye beklemeye başladım,ama olmadı.
Ertesi günü evimizin demir merdivenine kaynak makinasıyla bir tamir işlemi yapılması gerekiyordu.Babam ,"kaynak yaparken bakma,gözün kör olur dedi",ben bunu duyduğuma sevindim.Kardeşimi çağırıp,"bak babam ne yapıyor merdivene diye kaynak yaparken bakmasını sağladım ve arkasından da,ben gözümü kapatmıştım,şimdi senin gözün kör olcak ,babam bana öyle demişti diye ,kardeşimin ağlamasına sebep olup güya annemden intikam alacaktım.Bak.gör,sevgili kızının gözüde kör oldu diyecektim.
Şimdi hepsini güzel bir anı olarak hatırlanıp gülümsüyoruz.
Yüreğine sağlık.Yine güzel bir ders almış olduk.
saygılar