HİÇLİKLE - YOKLUK ARASI

• 4 Ağustos 2009 Salı 19:08:48

Ziyan edilmiş yaşamlar içinde .. hiçlikle ..yokluk arası yaşıyoruz öylece…

İyi bir ailenin oğluydu.. yaşamdan beklentileri vardı.. amaçları ..gayeleri vardı..
Hayalleri çoktu.. istekleri sonsuzdu hayattan… yaşamayı seviyordu kısaca..ömrünün en güzel vakitlerindeydi nede olsa … askerliğini de yapmış gelmişti..şimdi amacı iyi bir gelecek kurmaktı kendine iyi şartlar yaratmaktı.. bunca senede boşa okumamıştı nasılsa.. bunu yarata bilmek için emek sarf etmiş ve okumuştu nasılsa ..önce bir işe girmekti yapacağı ilk şey.. biraz dinlendikten sonra tabi..o kadar vakit bir sürü erkeğin içinden çıktıktan sonra kafayı toplamalıydı biraz, askerlik bu kolay değil ki…. 1 ay boş dolandı.. gününü gün etti.. gezdi tozdu.. Hayat buymuş dedi kendi kedine oh neydi o 6 ay çektiği işkence hayat buydu….

Efendi iyi bir gençti ailesini incitmekten korkan, insan kırmaktan çekinen biriydi..Çevresinde şimdiye kadar hep sevilmişti.. Ve bu 1 ayın sonunda bu kadar gezmek yeter dedi kendi kendine, iş aramaya başladı aslında bir acelesi yoktu iş için hem ailesinin de durumu çok şükür iyiydi..Zorlayanda yoktu hemen çalış diye..Ama sonuçta gençti eli ekmek tutsun kendine bir yol çizsin istiyordu hayatta…Epey uzun başvurular ve iş görüşmeleri başladı hayatının bu döneminde her seferine büyük heveslerle koşturarak gittiği görüşmelerden.. Omuzlarında ağır yük yüklenmiş geri dönüyordu.. Gittiği yerlerde iyi karşılanıyor fakat biz sizi ararız cümlesiyle boynu bükülüyordu… Ve böylece iş aramaya başlayalı tam 5ay olmuştu ama nedense biz sizi ararız diyenler ne aramış nede sormuşlardı.. Bu gün yeni bir görüşme için giydiği takım elbisesini yırtarcasına çıkardı üzerinden .. Her şeye olan hevesi kırılmıştı.. Hani hayalini kurduğu yaşamı bumuydu daha iş bile bulamazken istediği hayata nasıl kavuşabilirdi ki…O sırada cep telefonu çaldı.. Heyecanla karışık hevesle açtı telefonunu… Fakat arayan arkadaşlarından biriydi.. Gel kafaları çekelim diyordu …Arkadaşı, arkadaşlarda var kafanda dağılır.. Hiç içinden gelmemesine rağmen arkadaşları darılmasın diye kabul etti… Hazırlandı zoraki ..Kafası doluydu çünkü istemeyerek annesine arkadaşlarıyla buluşacağını geç gele bileceğini söyledi…Boşa beni bekleyip uykusuz kalma anacım dedi…

Ve arkadaşlarıyla sahilde buluştu 6 kişilik bir gruptu.. Hepsine tek tek baktı hepside eski dost dediği arkadaşlarıydı..Biralar açılmış yavaş yavaş demleniyorlardı..Aralarına karıştı hemen koyu sohbetlerden mehtaplı gecelere ve şarkı, türkülere geçildi..Belli ki hepsinde bir keder bir gam vardı..Kısaca hepsi dertliydi..İçlerinden birisi sarma sigaraya benzer bir şey çıkarıp yaktı çekti içine derin derin sonra elden ele geçirdiler sarma sigarayı..sıra bizim delikanlıya gelmişti..O almakla almamak arası bocalamıştı sigara bile içmezdi çünkü ama arkadaşları keyfimizin içine etme hadi yaa !!! Israrlar fazlalaşınca ve gine kırmamak adına aldı sarma sigarayı önce çekinerek değdirdi dudaklarına sonra bir nefes çekti ciğerlerine ve nerden geldiğini bilmez bir öksürük koptu ta içerinden …Arkadaşları kahkahalarla gülüyordu haline ama o durmadı ..Tekrar çekti sigarayı bu sefer daha iyidi sanki ciğerleri kabullenmişti sanki bu mereti…Ve içine çektiği sigarayı başka bir arkadaşına verdi..Ama kendisi şimdi alkolden mi yoksa ne olduğunu bilmediği bu sarma sigaradan mı kuş gibi hafiflemişti uçuyordu adeta daha çok güler oldu anlatılanlara daha keyif alır oldu ortamdan..Hatta anlatılan açık saçık fıkralardan.. Her seferinde sigara sırası ona gelince daha da derinlere çekti dumanı hatta biri zorla aldı parmakları arasından sigarayı ve buna nasılsa sinirleni verdi birden…kızarak çıkıştı bile arkadaşına fakat bu haline şaşırdı bir an.. Bir şişe daha açıldı hemen tepelerine diki verdiler gene sıradan son şişeyi…Ve son bir sarma sigara daha dolaştı aralarında hepsi şimdi uzak yerlerdeydi kendi hayallerinde gidip geliyorlardı, bu şekilde nerde nasıl farkında olmadan zamanı geceyi tamamladılar…
Sabah 7 de geldi eve zamanın farkına varmadan nasıl geldiğini bile bilmeden eve gelmişti işte..Doğruca kendini yatağına bıraktı ve derinlere sızıp gitti…Ve böylece geç adamın hayatında farklı bir dünya açıldı … O geceden sonra artık iş güç aramak yerine arkadaşlarıyla takılır olmuştu.. Hem artık sigarada taşıyor ve bir türlü tadı güzel gelen her şeyi dağıtan unutturan sarma sigarlarıda eksik etmiyordu yanından, içkiyede artık meyilliydi evin yolunu zor bulur olmuştu sabaha karşı geliyordu artık eve bir daha iş, güç, çalışma gibi kelimeler etmez olmuştu ailesine … Aile durumunu görüpte hiçbir şey yapamıyordu tek evlatları için her istediğinde para veriyorlardı sadece hatta bir kere evlendirelim demişlerdi ama genç adam çok kızdı ailesine, kırmamak için çabaladığı ailesini artık takmaz olmuştu .. Hatta kimseyi takmaz olmuştu.. Hırçındı hep, kırgındı , yüzü gülmüyordu artık o eski genç hayat dolu adamdan çok farklıydı artık.. Kaybetmişti bir şeyleri ve aramak içinde uğraş vermiyordu artık..

İş arama hevesinden vaz geçeli, kurduğu hayallerini kaybedeli 4 sene olmuştu .. Artık hem alkolik hem de esrarkeş olmuştu iyice artık erarda kesmez olmuştu hem ailesinide çevresinide yorar olmuştu tıpkı bedeni gibi tıpkı kendi gibi yoruyordu herkesi..
Bu gün eline geçirdiği parayla yeni bir şey deneyecekti..,Arkadaşları çok meth etmişlerdi..Onu deneyecekti bu kahvenin tuvaletinde önce çakmağını çıkardı koydu klozet kapağına sonra kahveciden aldığı yarım limonu ve bir kaşık koydu yanına en sonunda da altın kadar değerli bir küçük paket pudra şekeri benzer şeyle, şırınga ve serum lastiğini koydu kenara önce kolunu sıvadı.. Dirseğinden yukarı bağladı serum lastiğini sonra kaşığa toz pudra şekeri benzeri şeyi boşalttı. Ardından yarım limonu sıktı üzerine en sonda çakmağını yaktı.. Ve kaşığın altına tutu iyice sıcaktan eriyen köpüren şeyi zor bela güçlükle şırıngaya çeki verdi.. Evet yeni bir şey deneyecekti artık belki bunu alırsa hayatta ki anlamı keşfedecekti satan adam öyle demişti ona hayatın anlamı bu küçücük paketin içindeydi….

Ve küçük bir tereddütten sonra şırınganın iğnesini damarına boca edi verdi… Canı biraz yansa da çöktü klozetin önüne ve gözlerini kapadı vücudu bir vurgun yemiş gibi titredi önce sarsıldı , soğuk terler boşaldı sırtından sonra kuş olup uçu verdi.. Gözleri kapalı başka diyarlardaydı şimdi öyle güzeldiki duyduğu his ona göre ne vardı nede yoktu…Hiçlikle yokluk arasıydı şimdi.. hayatın anlamı buydu işte adamın dediği kadar vardı gerçekten…Tekrar bir vurucu vurgunla sarsıldı bedeni elindeki çıkınga kaydı parmaklarından…..

Kahveci müşterisinin kızgın sesiyle tuvalet kapısına geldi.. Israrlı çalmalarına rağmen açan yoktu kapıyı bir tuhaflık olduğu kesindi…Güçlü bir iki omuz darbesiyle kırı verdiler kapıyı içeri girdiklerinde gördükleri manzara klozet önünde boylu boyunca kolunda serum lastiği bağlı biri ve 5 cm uzağında bir şırınga ve yatan kişinin yüzünde komik bir tebessümdü…Anlaşıldı ki acemi işi bir altın vuruş yapmıştı ilk denemesinde genç adam hayatın anlamını ararken hiçlik ve yokluk arasında canını vermişti……..

KAYNAK33
04.08.2009
18:19