- 973 Okunma
- 13 Yorum
- 0 Beğeni
118 - ALLAH
Onur BİLGE
Bu akşam, odamda, pencereye yönüm dönük, bir sandalyede oturuyordum. Çiçek saksılarıyla dolu denizliğin önünde, yirmi beş mumluk ampulün ışığının altında, makrome bir abajur yapıyordum. Odamda herkes bir şeylerle meşguldü. Babam televizyon izliyor; annem, Zerrin Hanım ve Meral Hanım’la konuşuyor, misafirlerin çocukları da bir şeyler yiyerek, etrafta dolaşıyorlardı. Caddeden, alacakaranlıkta akşam gezintisine çıkan insanlar geçiyordu. Annem, arada sırada sehpalara bakıyor, sohbet aralandıkça, servisi yeniliyordu. Meral Hanım’ın yetişkin kızı da yanımda gazete okuyordu.
Abajuru, üst tarafının ortasındaki demirden, pencerenin pervazındaki perde askısına bağlamıştım. Makrome iplerini düğümleyip düğümleyip, sağ tarafıma atıyor, zaman zaman da abajuru döndürüyor, döne döne motifler koyarak, örüyordum. İşime dalmıştım. O iş değildı, benim için. Akşama kadar
1001 GECE ÖYKÜLERİ - 5
OYUN - LİMAN YAYINLARI
KİTAP TEMİN ADRESİ: M. Şerikan KARA : 0 536 275 90 15
YORUMLAR
Sardunyalar, akşamsefaları, güller, kaktüsler, karanfiller, duvara ağmaya çalışan kırmızı ve beyaz fındık gülleri, sarmaşıklar ve hanımelleri birbirine karışmış. Alel acele giyinip, Virane’ye, arkadaşlarımın yanına koşuyorum. Kısaca mutluyum. Hele akşamki olaydan sonra
Yazıyı okurken kandimi buldum sende. yüreğindeki ilahi aşktan bahçende ki renk ren çiçeklere kadar
çocukken melek olmayı isterim. Ama melekleriin mavi gözlü sarı saçlı olduklarını zannederdimcanım sağ olasın çok güzel olmuş
yüreğine sağlık sevgili onur bilge....bende o kadar severek dinlerimki ezanları..hatta bir ara yaşadığım köyde sesini beğenmediğim için müezzinin değişmesini istemiştim...sesi ve yorumu gerçekten kötüydü...ama en çok sabah ezanı etkiler beni...
teşekkür ediyorum bu güzelliği bizlerle paylaştığın için...
sevgiyle...
Allah’la olana Allah yardım eder. Allah ona da bana da yardım etmeseydi, bu ses beni etkileyemezdi. Demek ki hem ben Allah’ı çok istemişim hem de Allah beni!.. Aksi halde bu güzellik oluşmaz, irşat eden de kârdan pay alamazdı. İyi ki O’nu istemişim! İyi ki:
yüreğime işleyen muhteşem satırlardı...o güzel yüreğiniz dert görmesin inşallah...
yüreğinize ve kaleminize sağlık..
Merhaba Ustad,
yazinizi okurken: gecen yil Karaman'da okunurken sanki diz bagimin cozuldugu diyemem ama gevsedigi, icimin sizladigi, "Kabe'demiyim yok sa?" diye saskin saskin etrafima bakindigim ve acaba Bilal'i Habesi'de mi boyle okumustu dedigim ezani hatirlattiniz... Allah sziden razi olsun... Yuce Rabbim, Bilal'i Habesi samimiyetinde ezan okuyan muezzinlerin adedeini artirsin.
selamlar,
abdullah
Onur Bilge tarzında yine güzel bir yazı okudum.
Allah sevgisi güzel olmaya güzel de hocam,Allah sevgisi olmayanlar zalim oluyorlar.Biz Allah sevgisi olan müslümanlar da o zalimlere asırlardır boyun eğiyoruz...Biraz da bunları hikayeleştirip yazmış olsanız acizane bir arkadaşın olarak mutlu oacam.
saygı ve sevgilerimi gönderiyorum...selamlar...
Günde beş vakit ezanın değişik makamlar da okunduğunu, her vaktin kendine özgü makam da okunması gerektiğini biliyorum. Ama bazen ben de o yanık sesli müezzinlere rastlıyorum ki bazıları farklı okuyor,müptela oluyorum bırakıyorum işimi huşu içinde dinliyorum. Demek ki makamını bilmek,makamın da okumak yetmiyor yüreğinin sesini ve gönlünde ki inancını da ekliyorlar.
Bizleri de etkilemesi gönlümüzde ki inancımızla doğru orantılı.
Kutluyorum ALLAH inancıyla dolu yüreğini ve bu gü
zel yazınızı.
SAYGILARIMLA.
cok güzeldi Allah sevgisinin aciklamasi yapilamiyor evet yüregi titreten baska bir duygu.
Allah’la olana Allah yardım eder.evet herzaman icin.
ben geceleri internetten kuran dinlerim bazen.
bazi ses öylesine güzel okuyor ki insan hayranlikla dinliyor.agladigim da cok olmustur dinlerken bu kendiliginden olusan birsey.
cok güzeldi yine herzaman ki gibi huzur veren yazilardan biriydi..emeginize saglik ellerinize saglik.
sevgiler saygilar
“Bu yol, benim yolum; en güzel, en doğru yol! Nelerle meşgulsünüz? Allah hep sizinle, siz kiminlesiniz?
öyle bir hayat icerisine suruklemisizki benligimizi... ne isle mesgul oldugumuzu bilemeden, suruklenip gidiyoruz...
Iste aradigimiz o duyguyu bir yakalayabilsek... Kendimizi bir bulabilsek...
hep sunu yapsak, bunu yapsak diyoruz... biseyde yapmiyoruz... Hep bir tokat bekliyoruz - ki uyanalaim... illaki bir tokatmi lazim? O kadarcikmiyiz yani...?
Paylasiminiz icin tesekkurler... Yüreginize saglik...