- 2776 Okunma
- 24 Yorum
- 0 Beğeni
Bu Mutluluğu Tüm Edebiyat Defteri Şairleri ile Paylaşıyorum!
27.07.2008 de Edebiyat defterinde dünyaya gözlerini şiirde açtı.Dünyaya gelen her yeni doğan bebek gibi çok ağladı.Sonra kulağına , Nene Hatun İsmi söylendi bir akşam ezanı vakti.Emeklemeden yürümeye başladığından ,düşmemek için içinde bulduğu sevgisine dayandı.Öyle sağlam bir dost ve yol gösterici bir dayanak oldu ki, tam bir yıldır hiç düşmeden , aynı çizgide yürümeyi başardı.
Nene Hatun çıktığı bu güzel yolculukta ilk yılı geride bırakırken” Ferman Gözlerin” Sevginin Tadı Varmış, Akordu Bozuk Sevda, Sensiz Olmuyor, Tufan,Çiçek Ve Böcek,Elveda , Babamı arıyorum,Amansız Sevda ,Nene Hatun Olalım, Silinsin Diye, Ben ve O …….İsimlerinde açılan renk renk sevgi çiçekleri sürdü namluların ağzına gelecek yıllarda , silahlar barut kokusu yerine mis gibi şiir kokan çiçekler atsın diye.
Nene Hatun bu gün şiir yazmıyor olsaydı,insanlar ya ağlıyor ya da gülüyor olacaktı.O tercihini aklından ve yaşamdan yana kullandı.
Benim diyebileceğim ,bir şeylere sahip olabilmenin güzelliğini paylaşırken her şey öyle kolay geçti ki….Yurdun dört bir yanında dost isimleri şiirleri aracılığı ile tanıma fırsatı buldum.Aynı duyguları paylaştığımız,yüreklerle aynı havayı teneffüs ediyor olmak ,hayatımız boyunca alabileceğimiz en değerli hediye diye düşünüyorum.Zaman zaman frekanslarımız tutmasa da,Gönül dilimiz hep aynı yöne aktı.
Belki bir yaştan sonra insanın hem bedenen hem ruhen sağlıklı olabilmesi bir lûtuftur.Yaşamınızın kısa bir döneminde de olsa,ruh ve beden sağlığını birlikte yakalamış olmak ,kazandığımız ve kazanacağımız en büyük servettir.Her an yitirilebilecek ve hiç gitmeyecek dengesinde, muhafaza etmek için yeterli ve sürekli desteklenmeli.Herkese farklı ilaç ve süre gerekebilir.Yazı, şiir , deneme , makale , hikaye ile doğru zaman ve doz hayatımızın bir dönemini de olsa,yaşanabilir kılacaktır.
Kendime soruyorum Mutlu musun ? Huzurlu musun ?Yaşıyor musun ?Ufak tefek üzüntüler , aksilikler bile ben iyiyim evet evet evet dememe engel olamıyor.
Şüphesiz hepimiz önce Allah a sığınıyoruz.Ancak tutunduğumuz dallar da var.Ben şiirlere tutunarak ,hayatımın en güzel bir yılını geride bırakırken ,hiç bir eğitimim olmamasına rağmen ,sadece sevgiyle , severek , okuyarak , yazarak geldiğim yerde bu sevinci ve mutluluğumu tüm edebiyat defteri ile paylaşıyorum.
Hiç bir yerde değilim.Yüreklerinizde olduğumu ve sevildiğimi düşünüyorum.Eğer bir yerim varsa, bunu da yaptığım işe sevgi ile sıkı sıkı sarılmış olmama ve sizlerin destek veren yorumlarına borçluyum.
Bu vesile ile ilk yılımı sizlerle paylaşırken, edebiyat defteri gibi geniş imkanlarıyla istifademize sunulmuş,bir siteyi kuran ve yöneten tüm emek ve hak sahipilerine yürekten teşekkür ediyorum.
Nene Hatun ismiyle nice güzel yıllara …Başarılarımızın daim olması dileklerimle.
Herkese tüm şiir severlere
Selam ve saygılarımla
YORUMLAR
Temmuz-Ağustos demiştim
oysa Haziran’da geldim
beklenmedik bir zamanda
umulmadık anda geldim
güya gelen -Abuzer-miş
sevgiliyi hep ezermiş
yalan!..aşkım,ben kızarmış
but gibi sahanda geldim
AHAN DA BEN GELDİM
AHAN DA
AHAN DA BEN GELDİM
var iken sulh tüm yurtta-cihanda...
* ben geldim!
[mamy ex]
bu da benim siteye ayak basışımın öyküsü idi
umarım ben de sen misali mutlu olur ilk yılımda,
ve daha nice yıllara derim mamy ex lll adıyla..
sevgimle güzel insan
Alçak gönüllülükle duygularını sayfasına daha doğrusu sevildiği yer olan yüreklerimize açan değerli kardeşim ne güzel dile getirmiş yüreğinde bizler için ayırdığı sevgisini. Evet öyle güzel bir defter ki, Güzel dostlar edindik, güzellikleri paylaştık paylaştığımız bu sevgiler çorak topraklarda boy verdi güzelleşti, binbir çiçek oldu, sevgi rayihaları saçtı sayfalar, bazen hüzünleri paylaştık azaltmak için. Her şeyin ötesinde Sevgiler yüreklerdeki o müstesnâ yerine kuruldu bir ece misâli. Ebediyete kadar sürecek olan sevgilerimizi paylaştığımız bu defteri bizlere sunanlara vefâ borcumuzu unutmamalıyız. Canla başla bizlere destek olmaya çalışan kardeşlerimle birlikte Tüm defter üyelerimize teşekkürlerimi bu nezih sayfanızda duygularınızın vesilesiyle iletirim. Ayrıca Alçakgönüllü oluğunuzu gönlümüzle tasdik ederiz. Kutluyorum güzel duygularınızı.
Bu yazınızı okuyunca sizleri daha iyi tanımış oldum
iyi ki bu sitede varsın ve yaıyorsun içini döküyosun,
yazdıklarını bizlerle paylaşmansa bizleri mutlu ettğini
unutma her zaman fırsat buldukça takipçin ve okuyucun
olacağım.
.../İyi bir şair olduğun kadar,iyi bir yazar olacağın da
kelime kurmalarından konuyu anlatmalarından anlaşılıyor
sizlere başarılar dler yolunuz açık olsun derim.
Ne demeli,hayatta hayallerimizle,gerçekleşenleri zaman zaman bir araya getirir ve bir resim gibi seyrederiz;bizim çizmek istediğimiz resimle adımıza hayatın çizdiği resim çok benzemez. Bazen daha iyisi de çıkabilir. Siz siyah-beyaz çizersiniz resim renkli de çıkabilir ama,örneği azdır. Genelde biz renkli isteriz,çoğunlukla siyah beyaz olur. Yaşantımız aslında bu çelişkilerden güç alarak dinamizm kazanır ve bize yaşama sevinci verir,böyle bakmalı. Dünyaya bir kez geliyor olduğumuz asla unutmamalı ve hayata direnmeliyiz değil mi? Başarı,ıSelam,saygı...
hyazici58 tarafından 8/3/2009 12:07:04 AM zamanında düzenlenmiştir.
Saygı değer hemşerim;
"93 Harbi" adıyla bilinen Türk-Rus savaşı günlerinde, 1877 yılının 7 Kasım gecesi, kalabalık bir ermeni çetesi Erzurum'un Aziziye Tabyaları'na gizlice girerek uyumakta olan Türk askerlerini kahpece katletmiş, hemen ardından da Rus ordusu Aziziye'yi işgal etmişti.
Acı haber Erzurum'a tez ulaştı. Camii minarelerinden yankılanan "Moskof Aziziye'ye girdi" sesleriyle birlikte harekete geçen Erzurum Türkleri kadın erkek, genç yaşlı, çoluk çocuk demeden vatan toprağını korumak için Aziziye'ye doğru sel gibi akmaya başladılar. Silahı olan silahını kapmıştı, olmayan da eline ne geçtiyse...
1857 yılında Erzurum'un Pasinler İlçesi'ne bağlı Çeperli Köyü'nde dünyaya gelen Nene Hatun henüz 15 gündür Erzurum şehir merkezinde bulunmaktaydı. Sokaktaki gürültüler üzerine uyandıklarında kocası odunluktaki baltayı kapmış ve eğer Erzurum işgal edilecek olursa, esir düşmektense kundaktaki bebeğini ve kendisini öldürmesini Nene Hatun'a vasiyet ederek dışarı fırlamıştı.
Tüm Erzurum düşmana karşı tek yürek, tek bilek halinde şahlanmışken, Nene Hatun durur mu? Kundaktaki birkaç aylık bebeğine sarılıp öptükten sonra, belki de bir daha göremeyeceği yavrusunu evde tek başına bırakarak mutfaktaki satırı alıp, tabyalara doğru olanca gücüyle koşan kalabalığa katıldı ve Mecidiye'yi aşıp Aziziye'ye vardığında, düşmanın kulakları sağır eden tüfek ateşleri altında yaralanana, ölene bakmadan ileri atılarak satırıyla önüne çıkan her Rus'u devirmeye başladı.
93 Harbi'nin komutanı Gazi Muhtar Ahmet Paşa da olayı haber almış ve askerlerini Moskof üzerine göndermişti. Erzurumlular bir koldan, Ahmet Paşa'nın askerleri diğer koldan çarpışarak o gün orada bir destan yazdılar. Gün ışıdığında tek bir köpek sağ kalmamış, vatan toprağı kurtulmuştu.
Mutluydu Nene Hatun... Süngü darbeleriyle parçalanmadık yeri kalmamasına ve yanı başında savaşan 16 yaşındaki kardeşi Hasan'ın "Abla ağlama, anamız bizi bugün için doğurmuştu. Ben de babam ve dedem gibi şehitlik mertebesine yükselmeyi her zaman istemiştim. Moskof'u kovduk ya, gayrısına gam yemem!" diyerek son nefesini vermesine rağmen mutluydu... Çünkü O, "Vatan Sağolsun" inancıyla tüm acılara göğüs germesini bilen asil bir ırkın mensubuydu.
Fakat ne yazık ki, yurt ve şeref uğruna mücadele eden her Türk evladının başına gelen, O'nun da başına geldi. Gösterdiği kahramanlıkla felaket günlerinin aşılmasında büyük pay sahibi olan Nene Hatun, uzun yıllar boyunca unutulmuşluğa terkedilmiş, vefatından bir yıl öncesine kadar kendi haline bırakılıp, çile ve sefalet dolu bir hayat sürmesi görmezden gelinmiştir. 1954 yılına dek sahip çıkılmayan Nene Hatun, bu tarihte 3. Ordu Müfettişi Orgeneral Nurettin Baransel Paşa'nın gayretleriyle, aradan yarım asırdan fazla bir zaman geçtikten sonra yeniden hatırlandı ve kaldığı virane evde bir kez daha keşfedilerek kendisine "3. Ordu'nun Nenesi" ünvanı verilip, cüzi de olsa maaş bağlandı. 8 Mayıs 1955'te, Nene Hatun geç de olsa "Yılın Annesi" seçilerek ömrünün son deminde mutlu edilmiştir. Ancak, geç gelen bu saadet günleri uzun sürmedi ve 22 Mayıs 1955'te, 98 yaşındayken zatürre hastalığından vefat etti.
Kabri, uğruna savaştığı toprakların bağrında, Aziziye Şehitliği'ndedir.
tarihin tozlu sayfalarında Şehri mübarek Erzurum nice nene hatunlar çıkarmış ve tarihe mal olmuştur eski nesil yeni nesil fark etmiyor..Şimdi bir nene hatun var yüreğimizde ve öyleki Erzuruma can verip can olmuş biri ve nene hatunun ismini yaşatıyor her haliyle..İsmini bilmesekte nene hatun oluşun bile bizim için şereftir..iyiki varsın nene hatn...
Bu içten dizeleri Yazan yüreğin Kalemi daim olsun..Mutluluk yüreginizden tebessüm yüzünüzden asla eksik olmasın...
Sezai Binici/umut_adam/Erzurum..
Saygılarımla
Sevgili Arkadaşım;
Edebiyat Defteri'ne yaklaşık aynı tarihlerde gelmişiz.Tabii siz biraz daha önce olmalısınız ki ilk şiirime ilk yorum yazanlardan, övgüyle destek veren ve dostluğumuzu başlatanlardansınız.
İlk şiirinizi anımsamıyorum ama, son şiirlerinizin mükemmel olduğunu biliyorum.
Bu siteler şairlik yolunda gelişmemizi sağladığı gibi, yürekler arası köprüler kurarak bizleri de birbirimize bağladı.
Ben de aranızda çok mutluyum. Hepinizi sevdiğim gibi sevildiğimi de hissediyorum.
Başarı dolu bir yılı geride bırakmış, ileriye koşar adım gidiyorsunuz.
Yazılan bütün güzel duygular az bile diyorum.
İyi ki bu siteler var, iyi ki varsınız ve iyi ki tanıştık...
Tekrar kutluyor, başarılarının devamını diliyor,sevgilerimi bırakıyorum.
nice bir yıllara diyorum sevgili dostum...Senin yüreğinde var olan insan sevgisi,insana olan saygın asla bir gösteriş değildi
her zaman en içtan samimi duygularla herkese dost olduğunu kanıtladın...Ayırmadan,bu şu o demeden sadece yüreğindeki sevgini sundun bizlere...
şiirde kat ettiğin mesafeyi birlikte gördük...Sen doğal olanı,yani yapman gerekeni yaptın...
duruşunla varlığınla şiirlerinle bizlerle arana bir gönül köprüsü koydun...o köprüden hep sevgi
hep şiir geçti ki bunu çokları yapamadı...
Bu samimi tavrin gerçek duruşun ve sevgin var olduğu müddetçe sen bizim hep dostumuz olacaksın...senin bizleri ve edebiyat defterini sevdiğin kadar bizlerde seni seviyoruz...
Daha nice yılar burada olacağız...hiç bir hesap gütmeden
hiç kimseyi kandıormadan gerçek kişiliğimizle daha öyküler,şiirle yazacağız...
Yazmak başkalarına hakaret etmek değildir kendimizi ifade etmektir ki sen bunu her zaman yaptın
yüreğine sağlık sevgili dostum..çok içten bir yazı...tam puan benden...
sevgiler saygılar diyorum o temiz yüreğine...
Sevgili Namı diğer Nene Hatun, ben de sanırım senden altı ay önce girdim bu siteye ve alışkanlık yaptı ben de bu siteyi kuranları ve emeği geçenleri , şair dostları saygı ile selamlıyorum...Güzel paylaşımlarımız da oldu, tartışma anlarımızda , haddi aşan tartışmalara da terbiyem gereği fazla girmemeye çalıştım, biz şairlerin mücadeleleri zaten kalemiyledir, en büyük silahı da kalemi ve yüreğidir...Senin de öyle olduğunu biliyorum şiirlerini seviyorum güzel paylaşımın için de seni tebrik ediyorum saygılar Ankara'dan...
27.07.2008 de Edebiyat defterinde dünyaya gözlerini şiirde açtı.Dünyaya gelen her yeni doğan bebek gibi çok ağladı.Sonra kulağına , Nene Hatun İsmi söylendi bir akşam ezanı vakti.Emeklemeden yürümeye başladığından ,düşmemek için içinde bulduğu sevgisine dayandı.Öyle sağlam bir dost ve yol gösterici bir dayanak oldu ki, tam bir yıldır hiç düşmeden , aynı çizgide yürümeyi başardı.
Nene Hatun çıktığı bu güzel yolculukta ilk yılı geride bırakırken” Ferman Gözlerin” Sevginin Tadı Varmış, Akordu Bozuk Sevda, Sensiz Olmuyor, Tufan,Çiçek Ve Böcek,Elveda , Babamı arıyorum,Amansız Sevda ,Nene Hatun Olalım, Silinsin Diye, Ben ve O …….İsimlerinde açılan renk renk sevgi çiçekleri sürdü namluların ağzına gelecek yıllarda , silahlar barut kokusu yerine mis gibi şiir kokan çiçekler atsın diye.
Nene Hatun bu gün şiir yazmıyor olsaydı,insanlar ya ağlıyor ya da gülüyor olacaktı.O tercihini aklından ve yaşamdan yana kullandı.
Benim diyebileceğim ,bir şeylere sahip olabilmenin güzelliğini paylaşırken her şey öyle kolay geçti ki….Yurdun dört bir yanında dost isimleri şiirleri aracılığı ile tanıma fırsatı buldum.Aynı duyguları paylaştığımız,yüreklerle aynı havayı teneffüs ediyor olmak ,hayatımız boyunca alabileceğimiz en değerli hediye diye düşünüyorum.Zaman zaman frekanslarımız tutmasa da,Gönül dilimiz hep aynı yöne aktı.
Belki bir yaştan sonra insanın hem bedenen hem ruhen sağlıklı olabilmesi bir lûtuftur.Yaşamınızın kısa bir döneminde de olsa,ruh ve beden sağlığını birlikte yakalamış olmak ,kazandığımız ve kazanacağımız en büyük servettir.Her an yitirilebilecek ve hiç gitmeyecek dengesinde, muhafaza etmek için yeterli ve sürekli desteklenmeli.Herkese farklı ilaç ve süre gerekebilir.Yazı, şiir , deneme , makale , hikaye ile doğru zaman ve doz hayatımızın bir dönemini de olsa,yaşanabilir kılacaktır.
Kendime soruyorum Mutlu musun ? Huzurlu musun ?Yaşıyor musun ?Ufak tefek üzüntüler , aksilikler bile ben iyiyim evet evet evet dememe engel olamıyor.
Şüphesiz hepimiz önce Allah a sığınıyoruz.Ancak tutunduğumuz dallar da var.Ben şiirlere tutunarak ,hayatımın en güzel bir yılını geride bırakırken ,hiç bir eğitimim olmamasına rağmen ,sadece sevgiyle , severek , okuyarak , yazarak geldiğim yerde bu sevinci ve mutluluğumu tüm edebiyat defteri ile paylaşıyorum.
Hiç bir yerde değilim.Yüreklerinizde olduğumu ve sevildiğimi düşünüyorum.Eğer bir yerim varsa, bunu da yaptığım işe sevgi ile sıkı sıkı sarılmış olmama ve sizlerin destek veren yorumlarına borçluyum.
Bu vesile ile ilk yılımı sizlerle paylaşırken, edebiyat defteri gibi geniş imkanlarıyla istifademize sunulmuş,bir siteyi kuran ve yöneten tüm emek ve hak sahipilerine yürekten teşekkür ediyorum.
Nene Hatun ismiyle nice güzel yıllara …Başarılarımızın daim olması dileklerimle.
Herkese tüm şiir severlere
Selam ve saygılarımla
değerli yazılarınızı mutluluk içinde keyfle hazla okudum tebrik ederim başarılar dilerim saygılarımla.
Ben bir sevgi ve umut insaniyim, ayirim yapmak degil amacim ama bazilarini, mesela seni bir baska seviyorum nedense ve bunu eminim sen biliyorsun.
Elbette, acisiyla tatlisiyla burda bulunan herkes burda olmaktan memnundur, yoksa neden 'halen' burda bulunsun ve saka maka derken benimde 8 ayim burda gecti.
Hayatin kendisi KOCA bir sahne ve nefes aldikca cok seye sahit oluyoruz, tercübelerimiz oluyor ve her seye ragmen burda bulunmak keyif verici cünkü nice cesur, sevgi dolu (senin gibi) yürekle tanisiyoruz.
Seni tanimak bir kazancti, iyiki tanidim ve nice seneler beraber oluruz diliyorum.
Sana, edebiyatla dolu dolu, SEVGi ile ic ice bir ömür diliyorum, sevgimdesin her daim NENE HATUNUM...
İyi ki bu siteyi kurmuşlar,
iyi ki siz bu siteye üye olmuşsunuz,
iyi ki bu site sayesinde yüreğinden damlayan sevgi damlalarını sayfalara döküp seni tanıma fırsatı verdiniz bizlere.
Bu site sayesin de sevgi damlalarını yudumlarken bir şaire kardeşimizi tanıma şerefine nail olduk ve bir de kardeş kazandık üstelik.
Çok sevdik sizi.
Şiirlerini sevdik.
Yazılarını sevdik.
Yorumlarını sevdik.
Dahası o hep sevgi dolu yüreğini sevdik.
Yolun açık olsun kardeşim.
Allah yardımcın olsun .
Sen sitemizin Nene Hatun'usun.
Sen çağımızın Nene Hatun'usun.
Sen Edebiyatımızın Nene Hatun'usun.
Türk Tarihi'ne ismini altın harflarle yazdıran ninemiz gibi sizde Türk Edebiyatı'na isminizi yazdırdınız daha şimdiden.
Şanlı Nene Hatun'umuza da böyle bir torun yakışırdı zaten.
Şiirlerin şiir.
Yazıların da yazı.
Devam et.Elinde ki bayrağı yere düşürme ninemiz gibi.
Sana güvenimiz tamdır.Arkandayız.
İyi ki varsınız .
SAYGILARIMLA.
Bu güzel Sitede ilk yılınızı doldurduğunuzdan dolayı Tebrik eder, daha çok yıllar üreten yazan düşünen düşündüğünü aktaran bir şair ve yazarak olarak görmek isterim.
Yüreğine sağlık.Site yöneticilerine de Tebrik ederim .Böyle bir site kazandırdıkları için...
HakanKurtaran tarafından 7/30/2009 12:41:34 AM zamanında düzenlenmiştir.
Sevgili nene hatun,
Hemen hemen aynı tarihlerde bende bu güzel siteyi bir şekilde keşf edip katılmıştım.
Yine hemen hemen aynı tarihlerde ;Erzurum 'lu olmam hasebiyle isminiz dikkatimi çekmişti.İlk günkü gelişinizle şimdi ki yerinizde muazzam fark olduğunu bilmenizi isterim.Bir hececi olarak hece şiirlerde ki başarınızı gördükçe, şairler kervanına güzel bir hece kaleminin daha katılması beni ziyadesi ile mutlu ediyor.
Gün geçtikçe kaleminizin muhkemliği ve heceye yatkınlığı,gün gibi aşikâr.Sizin gibi bir değerli dostu tanıdığıma çok memnunum.Ben de sizin vasıtanızla bu değerli siteyi bizlere sunan,Edebiyat Defteri’nin değerli yöneticelerine sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum.
Başarılarınız daim olsun.
Saygı ve hürmetler sunuyorum.
Mehtap Altan .Siz de bu güzel sıfatı bana layık gördüğünüz için teşekkür ediyorum.
Ben de bu yıl görmeden sevebilme hazzını yaşadım.
Neden bilmiyorum ama görmeden hissedebilmek mi yoksa başka bir hadise mi seviyorum bana bir milim gelene ben elimi uzatıyorum.
Beni yalnız bırakmadığınız için teşekkür ediyorum.
Sevgilerimle.
Teşekkür ediyorum .Hayrettin abi desem kızmazsınız umarım.Ben de hatırlıyorum o ilk günleri sudan çıkmış balık gibiydim hiç tanımadığım bilmediğim br dünyaya salıverilmiş gibi daldım balıklama:)
Dalış o dalış ...Yeni yeni başımı kaldırdım neredeyim neler oluyor bakınmaya başladım.Yani uyanış başaldı:)
Allahtan şiire rastladım.
Bir de çok güzel insan gibi insanların olduğu yerdeyim.
Tekrar teşekkürü bir borç biliyorum desteğinizden dolayı .
Ailenize selam ve saygılarımla.
Bu yazıyı okuyunca, hem o ilk günü,hem de o ilk şiiri hatırlıyorum ,ama,dikkatimi çeken doğrusu; "nene hatun" ismi olmuştu. Erzurum'da uzun yıllar çalışmış,Nene Hatun'u tarihi olarak çok iyi tanıyan ve seven biri olarak, kayıtsız kalmamış ve bir değerlendirmede bulunmuştum. Kısa sürede yanılmadığımı anladım. Aslında nene hatun'un ki; halen gerçek ismini bilmiyorum, bir azmin zaferiydi. Şiiri çok kısa sürede içselleştirdi ve çok güzel eserler yazdı. Başarılarınızda siz nasıl mutluysanız,bizimde o kadar mutlu olduğumuz bilinsin. Bir ömür başarı,selam,saygı...
hyazici58 tarafından 7/29/2009 11:07:21 PM zamanında düzenlenmiştir.