- 770 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
YEMEKTEYİZ.....
YEMEKTEYİZ
Aynı anda 49 ülkede birden başlayan bir program. Evet, aynı anda düğmeye basılmış gibi değil, aynı yerden düğmeye basılarak başlanan bir program
Ne var bunda diyeceksiniz, işte yörelerin yemeklerini öğreniyoruz, neler yapılıyor, nasıl yapılıyor, kültürleri paylaşıyoruz diyorsanız YANILIYORSUNUZ.
Amaç; burada zaten kültür erozyonu oluşturmak, kadınların bu programa hiç ihtiyacı yok, peki neden böyle bir program ihtiyacı hâsıl oldu kadınları ekran başına bağladı.
Yarışmacılara dikkat ederseniz çoğu saldırgan sinirli tipler, ne olursa olsun ama eleştiri olsun, kavga, kargaşa olsun, kültür değerleri karalansın, nefret edilsin, bu kültürü yozlaştıralım, tıpkı Gelin kaynana programındaki saldırgan kaynana rolü gibi, kim en çok sinirli eleştirelse ve kültür yozlaşmasına çanak tutarsa o birinci seçiliyor, popüler oluyor.
Bizde onların ekmeğine yağ sürüyoruz.
Oldu da bitti MAŞALLAH…
Bizim kültürümüz, önümüze ne konursa konsun yenir, Halil-İbrahim bereketi versin denir, şükredilir, yapanın eline sağlık denir, iyi olmasa iyi olduğu söylenir, bir daha ki sefere daha iyi yapacağı düşünülür ve öyle de olur.
Halil İbrahim sofrası öyküsünü biliyorsunuz;
“Vaktiyle birbirini çok seven iki kardeş varmış….
• Büyüğü Halil. Küçüğü ise İbrâhim…
• Halil, evli çocuklu.
• İbrahim ise bekârmış…
• Ortak bir tarlaları varmış iki kardeşin.
• Ne mahsul çıkarsa, iki pay ederlermiş..
• Bununla geçinip giderlermiş
Bir yıl, yine harman yapmışlar buğdayı. İkiye ayırmışlar. İş kalmış taşımaya. Halil, bir teklif yapmış
-İbrahim kardeşim ; Ben gidip çuvalları getireyim. Sen buğdayı bekle.
-Peki abi demiş İbrahim
Ve Halil gitmiş çuval getirmeye
• O gidince, düşünmüş İbrahim: Abim evli, çocuklu. Daha çok buğday lazım onun evine Böyle demiş ve, Kendi payından bir miktar atmış onunkine
Az sonra Halil çıkagelmiş
- Haydi İbrahim…! Demiş, önce sen doldur da taşı ambara.
- Peki abi…!
• İbrahim, kendi yığınından bir çuval doldurup düşer yola
• O gidince, Halil’i düşünür bu defa: Der ki
- Çok şükür, ben evliyim, kurulu bir düzenim de var. Ama kardeşim bekâr. O daha çalışıp, para biriktirecek. Ev kurup evlenecek. Böyle düşünerek,Kendi payından atar onunkine birkaç kürek.
• Bu, böyle sürüp gider….
• Velhasıl , biri gittiğinde, öbürü, kendi payından atar onunkine…
• Ama birbirlerinden habersizdirler.
• Nihayet akşam olur. Karanlık basar.
• Görürler ki, bitmiyor buğdaylar.
• Hatta azalmıyor bile
Hak teala bu hali çok beğenir.
• Buğdaylarına bir bereket verir, bir bereket verir ki .Günlerce taşır iki kardeş , bitiremezler.
• Şaşarlar bu işe…
• Aksine çoğalır buğdayları.
• Dolar taşar ambarları.
• Bugün “Bereket” denilince, bu kardeşler akla gelir. Bu bereketin adı :
• Halil İbrahim bereketidir”
21/7/2009
YORUMLAR
Yerden-göğe haklısınız...
İnsanlık nâmına utanç verici ve Türk Milleti Haysiyetine bombadan çok daha zarar verici...
Kadınlarımızı kandırıyorlar!
Allah, Her düşüncenin lâyığını, tez vakitte nasîbetsin!.
....................................
Halil İbrâhim Sofrası için yazdıklarımı, yanlışlık yapıp sildim ve bu yorumu ikinci defâ yazıp- ekledim.
Bizler, işte Bu'yuz...
Gözlerimi çağlattınız.
Saygılarımla Selâm ederim.
K.Y.
21.8.2009- Merkez İlçe- TRABZON.
taktir ve tebrik dileklerimle..
ısraf edenleri Allah sevmez..
Allah tarafından sevilmemek ne kadar da kötü..
acıyorum o insanlara
zavallı olm ak çok kötü bir duygu değilmi..
Yâ benî âdeme huzû zînetekum inde kulli mescidin ve kulû veşrebû ve lâ tusrifû, innehu lâ yuhıbbul musrifîn(musrifîne).
: Ey Âdem oğulları! Her mescid huzurunda ziynetinizi tutunun, ve yeyin, için de israf etmeyin, çünkü o müsrifleri sevmez...
selam v e dua ile..
hocam gercekten iyi bir noktaya temes etmissiniz duyarlılıgınız icin tesekkurler.... literaturist
Abicim, şu yemekteyiz programındaki yarışmacıların tamamına yakın bölümü cennete götürülse "sıkıldık, bizi cehenneme götürün" derler. Yemek pişirme ve çeşitlendirme üzerine yararlı olabilecek bir program hedeflenirken rayting uğruna bilinçli dalaştırma, beğenmeme, her yemeğe burun kıvırma gerçenten de iğrenç.
Yarışmacıların çoğu da sorunlu kişilikler. Hele bayanlar, yüzlerinde alaycı bir ifade, yapay konuşmalar, şükürden uzak hırçın ve ilgi çekmeye endekslenmiş koca, dede parasıyla rahat yaşayan insanlar. Sevimlisi neredeyse yok gibi. Yapıcı eleştiriden uzak kişiler.
Halil İbrahim bereketi üzerine olan öyküden çok etkilendim. Duymamıştım. Demek ki Halil İbrahim bereketinin kökenin buydu. Yemekteyiz programının altına ibretsel anekdot olarak cuk diye oturmuş.
Yoklukta bir ekmeği, bir soğanı iki komşularıyla paylaşan insanlar olabilmek artık hayal gibi.
Beğenmeyen, her şeye burun kıvıran o yarışmacılar için bir sözüm var:
"Zıkkımın kökünü yesinler."
Yemekteyiz programında bu bereketten bihaber insanlar!
Onlar, israf nasıl yapılır ve günümüz insanı daha nasıl çılgınlaştırılır, hadsiz ve kibirli nasıl edilirin eğitimini veriyor!
Yarış halinde üstelik!
Kıtlık olmasında ne olsun daha!
Böyle programların ülkemiz insanına katkısı nedir çokda merak etmiyorum doğrusu.
Kimi bulamaz aşırır, kimi bulur taşırır..İnsan olan buna şaşırır!
Saygılar..