Hayat
Yol çok uzundu.Benden bu yolda tek başıma yürümem isteniyordu.Bir gün arkamı döndüğümde çok az ilerlediğimi gördüm.Oysaki çok yürümüştüm ben,öyle sanmıştım..
Çok şey vardı öğrenmem gereken büyürken.Küçükken herkes yanımda zannederdim bu yolda.Aslında öyle değilmiş… Bir sabah uyandım ve yalnızdım.En değerli varlığımı almıştı hayat benden.Beni dünyaya getiren hayatımdaki en değerli insan, ‘AnneM’i almıştı.Tam on sene geçmişti ve yeni hissetmeye başlamıştım acısını.Galiba bu büyümekti.Annem öldüğünde altı yaşındaydım.O zaman bir bebek unutturmuştu bana acımı.Şimdi ise hiçbir bebek dolduramaz annemin eksikliğini.
Evet, dediğim gibi hayat bir yoldu benim için.Bazen bu yolun dar sokaklarında yürüyordum tek başıma. İnsanlar tanıyordum bu dar sokaklarda.Yürüyen ama nereye gittiğini bilmeyenler,yalnız olanlar,sevenler,sevilenler,hastalar,mutlular,mutsuzlar…Bu yol bazen karanlık bazen aydınlıktı benim için.Bi gün yolun en başında oturup insanları izledim.Küçük bir kız annesinin elini tuttu sıkı sıkı.Hiç bırakmayacak gibi sanki…Kırmızı rugan ayakkabıları,beyaz pileli eteği ve kırmızı montu vardı.Annesi küçük kızı büyük bi’ özenle giydirmişti sanki.Ardından başka küçük bir kız dikkatimi çekti.Annesinin elini tutan kırmızı rugan ayakkabılı kıza baktı özenerek.Neydi fark?dedim..Hangisi şanslıydı bu iki küçük kızlardan?Aslında hepimiz bu yolda yürüyorduk.Belki de aynı hayatları,ayrı hayatlarda yaşıyoduk…Hepimizin yaşamda bi amacı olmalıydı.Boşa olmamalıydı bunca yokluk,bunca savaş,bunca açlıklar,kıskançlıklar…
Yağmur yağıyordu Haliç’in o soğuk ve derin sularına.Sahilde oturuyordum,kendime hayata geliş nedenimi soruyordum. Yağmur yağıyordu,iliklerime kadar ıslanmıştım.Saçlarım yapış yapış ve ayaklarım sus içindeydi Umrumda değildi o an hiçbişey.Tek bir soru vardı beynimde:yaşama nedenimi arıyordum kendimce.Oturduğum bankın arkasında müthiş bir trafik vardı.Arabalar kornalarını birbirleriyle yarışır gibi çalıyordu.O sırada yağmur dinmişti.Haliç’in bir ucundan bir ucuna gökkuşağı çıkmıştı.Küçüklüğümden beri umudu simgelerdi gökkuşağı bana.Gökkuşağının o güzel renkleri can verir ya bazı insanlarına,ben onlardandım galiba.Arkamdaki trafik artarak devam ediyordu.
Galiba bulmuştum bazı sorularımın yanıtını.”Bu yola yağmur yağacak bazen,beklemeyi bilirsen gökkuşağı çıkacak.Hayatta hep bir trafik olacak,ya bu trafiğin içinde olursun,ya dışardan izlersin”.
SéN SéÇ….
edaacar.
YORUMLAR
Yağmur yağıyordu Haliç’in o soğuk ve derin sularına.Sahilde oturuyordum,kendime hayata geliş nedenimi soruyordum. Yağmur yağıyordu,iliklerime kadar ıslanmıştım.Saçlarım yapış yapış ve ayaklarım sus içindeydi Umrumda değildi o an hiçbişey.Tek bir soru vardı beynimde:yaşama nedenimi arıyordum kendimce.Oturduğum bankın arkasında müthiş bir trafik vardı.Arabalar kornalarını birbirleriyle yarışır gibi çalıyordu.O sırada yağmur dinmişti.Haliç’in bir ucundan bir ucuna gökkuşağı çıkmıştı.Küçüklüğümden beri umudu simgelerdi gökkuşağı bana.Gökkuşağının o güzel renkleri can verir ya bazı insanlarına,ben onlardandım galiba.Arkamdaki trafik artarak devam ediyordu.
Galiba bulmuştum bazı sorularımın yanıtını.”Bu yola yağmur yağacak bazen,beklemeyi bilirsen gökkuşağı çıkacak.Hayatta hep bir trafik olacak,ya bu trafiğin içinde olursun,ya dışardan izlersin”.
SéN SéÇ….
keyif verdi
yazınız
sevgili eda.