- 626 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Uyanış
Uyanış...
Zincirlerimi kırarak çıktım ben bu yolculuğa. Sevdasızlar’a inat ederek hem de. Sahip olduklarımı hiçe sayarak sahip olmadıklarıma kavuşmak için. Saat koyu bir şafağın yorgun anlarına işaret ediyor şimdi. Umut rotasında kısa ve neşeli adımlarla ilerliyorum ama ben, zaman kaygısını taşımadan. Tıpkı taşıyamayacağım umutsuzluğu geride bıraktığım gibi zamanıda geride bıraktım çünkü. Bu yolda ilerlemek heyecan verici, insan adeta kaybediyor karmaşıklığı ve yorgunluğu. Fakat yoldan sapma endişesi taşımıyorum. Çünkü ceplerim umut meyveleriyle dolu.
Ben bu yola çıkmadan önce esirdim. Görünmez bir zincirle bağlıydım üstelik bir türlü kurtulamadığım. Belki ümitsiz belki bıkkın bir şekilde. Her gün bir başkası geliyordu türlü türlü silahlarla yanıma. Hepsi bir başka silah bir başka yöntemle öldürmeye çabalıyor sanki kollarımı bacaklarımı parçalamak, hepsini bir tarafa dağıtmak istiyorlardı. Ancak ben içten içe biliyordum ki onlar kalbimi istiyorlardı aslında. Bense neden dövüldüğümü neden parçalandığımı bilmez bir halde yarı uyur vaziyette onları sadece izleyebiliyordum. Anladığım bir şey vardı ; ben bir süredir buradaydım ve buraya ait değildim. Bunu onları dinleyerek anlamıştım. Tüm yaptıklarına rağmen nedense yine de benden çok korkuyorlardı. Hiç hesabını yapamadığım zaman böylece akıp gitti. Bazen onlardan benim gibi olanların olduğunu öğreniyordum. Benim gibi ve yok etmek istedikleri.
Günlerden bir gün, zindanımın demir parmaklıklarının arkasındaki manzara en koyu rengine büründüğünde. Kulakları yırtan bir kurt uluması ile uyandım ve sağ yanımda bir kız gördüm. O kızın gözlerinden ışıktan ok saplandı yüreğime uyandım. Bir intizar dinledim ben o kızın gözlerinden. Canıma can katan, yüreğime sevda eken.
Bir de baktım ki beni tutan zincirler yokmuş. Gördüm ki bana zulüm edenler kaçışmaya başlamış üstelik gözlerime bile bakamadan. Beni tutan tek ben varmışım. Yıktım esaretin zindanını koyuldum yola, umut rotasıyla ve cebime umut meyvelerini doldurarak.
Bekle beni mavi gecelerimin şiir diyarı ben geliyorum...
Sergo sopromadze