- 605 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Röportaj.
Antolojide üye olduğum bir guruptan benimle yapılmış olan bir röpotaja vermiş olduğum cevaplardır.
Özel olanların dışındaki soru ve cevaplar okuyucu dostlarımın da istifade edebileceği önemli konuları ihtiva ettiğine inandığım için özel de olsa bu röportajı Edebiyat Defterinin Değerli dostları ile paylaşmayı uygun gördüm.
Teşekkür ederim.
Ve Alykm Slm,bilmukabil efendim..Olumlu yanıtınız için çok teşekkür derim..Eğer istemediğiniz,değiştirmek ya da eklemek istediğiniz sorularınız olursa istediğiniz değişiklikleri yapabilirsiniz..
Cvpları özelime gönderirseniz ben de gruba dağıtırım..
SORULARIMIZ
1-isminiz nedir? Neden bu nicki seçtiniz?
İsmim Necdet EREM Antolojiye ilk üye olduğumda ÜLKEMİN DELİSİYİM nikini kullanıyordum. Şuan nik kullanmıyorum.
2-Doğum tarihiniz ve yeri?
30/08/1952 BİTLİS
3-Medeniz haliniz ve mesleğiniz nedir?
Eşimi geçen yıl kaybettim.
Mesleğim Harita teknisyenliğinden emekli.
İnşaat firmalarında Koordinatörlük.
4-Hobileriniz ve fobileriniz nelerdir?
Kitap okumak, Dini, Tarihi, Sosyolojik, Psikolojik konularda sohbetler etmek.
Şiir ve pedagojik yazılar yazmak.
Kadere inanan keder etmez.
Allah’tan korkan başkalarından korkmayacağından dolayı,Fobim yok sayılır.
5-Hayatta hedefleriniz nelerdir? Ve siz ne kadarını gerçekleştirebildiniz?
Yaşım itibariyle hayatım adına koymuş olduğum hedeflerimin çoğunu gerçekleştirmiş bulunmaktayım.
Bundan sonraki hedefim.
Bugüne kadar yaptıklarımı koruyarak daha ileriye götürebilme umut ve beklentisi.
Benim insan için özel bir tarifim var.
Herkesin katılmasını beklemiyorum.
Yanlışı veya doğrusu ile bana ait bir söylem.
İNSANI İNSAN YAPAN EN ÖNEMLİ ÖZELLİK NESLİ İÇİN YAŞAMA SEVDASIDIR.
İNSANI İNSANİ DEĞERLERDEN UAZKLAŞTIRAN İSE SADECE NEFSİ TATMİN İÇİN RAHAT VE LEZZET DÜŞKÜNLÜĞÜDÜR.
Hayatımı İnsana adadım.
Ve İnsanlık için yaşadım.
Bakiye-i ömrümü bu uğurda tüketmek isterim.
6-Örnek aldığınız bir kişilik var mı?
Örnek aldığım Çok kişi var.
Başta Hz. Muhammed (sav.)ve Bütün Sadat-ı kiram olmakla beraber günümüz itibariyle, asrın beyin yapıcısı Bediüzzaman Said NURSİ ve onun harika ideal ve tasarımlarını hayata geçirme adına ve İslam’ı evrensel boyutunda Global Kültüre tanıtma mücadelesi veren M.Fetullah Gülen dir.
7-Şiir yazar mısınız yoksa okuyucu musunuz?
Şiir yazarım.
Dört yüz civarında şiirim var.
8-Şiir yazıyor iseniz hayatınızdaki önemi nedir?
Şiiri iletişim dili olarak kullanmayı Severim.
Aynı zamanda, ruha incelik, ifadeye kıvraklık, zekâya keskinlik davranışa isabet ve mülayemet kazandırdığına inanırım.
9-Sizi etkileyen kitap ve film hangisi ya da hangileridir?
Kitap olarak Kur-andan sonra Risale-i Nurlar başlıca istifade kaynağımdır.
Bunun yanında fıkıh, siyer, tefsir gibi ciddi kaynak kitaplardan istifade ederim.
Sinema kültürüm var denilemez.
Sinemaya gidemediğim gibi, Tv. Bile seyretmeye zaman bulamadığımı söyleyebilirim.
10-Kitapların hayatınızdaki önemi ne kadardır ve senede kaç kitap bitirebiliyorsunuz?
Kitaplarımın hayatımda ki rolü anlatamayacağım kadar büyüktür.
Çok kitap okumaktan ziyade, okuduklarım üzerinde mütalaalar geliştirmeyi severim.
Yeni düşünceleri yeni söylemleri tercih ederim.
Taklitçiliği sevmem.
Tüm birikimlerimin ve söylemlerimin bana özgü olmasına özen gösteririm.
11-Söylemediklerinizden dolayı hiç pişmanlık duydunuz mu; şu anda kime neyi söylemek isterdiniz?
Söylenmesi gerektiği yerde söylemediğim veya söyleyemediklerimden her kes gibi bende pişmanlık duyarım.
Bu bir içgüdüdür.
Fakat çoğunlukla düşündüklerimi gerekli olduğu yer ve zamanda söylerim.
Önemli olan her düşündüğünü söylemek değil.
Önemli olan; Doğru yerde, doğru zamanda, doğru muhatabı bularak söylemek istediğini söylemektir.
Yoksa konuşmuş olmak için konuşmak; zaman ve değer kaybından başka bir şey değildir.
Dinlenmeyecek sözü söylemek, yapılmayacak veya yapılamayacak işi buyurmak kişiyi sevimsiz hale getirmekten başka bir işe yaramaz.
Benim dostlarıma medeni cesaret adına yine kendime ait yaptığım bir tarifim var;
Medeni cesaret: Doğru olduğuna inandığı fikrini söyleyebilmek,
Hakkını, meşru ve makul ihtiyacını isteyebilmenin adıdır.
12- Hayatımda olmazsa olmaz dedikleriniz nelerdir...?
Hayatımda olmazsa olmaz dediğim.
Hayata ve hayatıma anlam kazandıran onlarsız hayatın hayat olmaktan çıkıp sadece hamallık olduğuna inandığım.
İMAN, İBADET VE HAK YOLDA İNSANLIĞA HİZMETTİR.
13-Sizi En Çok Etkileyen Ayet ve Hadis?
Beni etkileyen ayet ve hadisleri saymak mümkün değil.
Yerine ve zamanına göre üzerinde yoğunlaştığım her ayet ve her hadis benim için hayati önemi hazidir.
Amma “Leked halaknel insane fi ehseni takvim”. Ve
“Ve-bud rebbeke hatta ye-tiyekel yekin”.
Ayetlerinin yeri tartışılmaz.
14-Keşke dediğiniz ve hala pişmanlık duyduğunuz bir olay var mı?
Keşke demeyi sevmem.
Ve hatırladıkça hasretini ve pişmanlığını duyarak keşke dediğim herhangi bir olay hatırlamıyorum.
Çünkü “ŞERRUN NEDAMETİ YEVMEL KIYAME” hadisince değil kıyamette, dünyada dahi keşke dememeyi kendime prensip edinmiş bulunmaktayım.
“MEN AMENE BİL KADER EMİNE MİNEL KEDER” der Rabbimin takdirine razı olup rahatı bulur KEŞKE deyip FAYDASIZ OLAN pişmanlık ile kadere taş atmam.
Fakat geçmişteki hatalarımı yok sayarak aynı hatalara da davetiye çıkarmam.
Geçmiş herkes için hayat adına değerlendirilmesi gereken zengin bir bilgi işlem merkezidir.
HATALARINI GÖRMEYEN GELECEK ADINA AYNI HATALARDAN KURTULMA ŞANSINA SAHİP OLAMAZ.
15-Dışarı çıkarken en çok kendinizde dikkat ettiğiniz şey nedir?
Aptessiz çıkmamaya dikkat ederim.
Yalnız yürüdüğüm zamanlar düşüncelerimde derinleşmeye çalışır, zihnimi meşgul eden soru ve sorunlarımla ilgilenir, yazı ve sohbetlerimi hayalimde canlandırır, hata ve noksanlarımı ıslah ile yeni söylem ve izahlar geliştirmeye çalışır zamanı değerlendirmeyi tercih ederim.
ZAMANIN İNSAN İÇİN ÇOK ÖNEMLİ OLDUĞUNA İNANIR, BOŞ GEÇİRMEMESİ, GEREKSİZ VE KIYMETSİZ ŞEYLER İLE İSRAF EDİLMESİNİ KABUL EDEMEM.
16-En çok neler size tebessüm ettirir?
Somurtmayı sevmediğimden özel olarak neye tebessüm ettiğimi veya edebileceğim hakkında bir şey yazamayacağım.
Amma genelde şen bir insanım.
KAHKAHAYI SEVMEM AMMA TEBESSÜMSÜZ DE KALMAM.
17-En.... diye devam eden sinir olduğunuz ve dayanamayıp kızdığınız hareket?
Soruyu net olarak anlayamadım.
Yorum yaparak cevap vermeyi de istemiyorum.
18-Beni anlatıyor dediğiniz bir türkü ya da şarkı sözü paylaşır mısınız?
Türk sanat müziği ve halk müziğine karşı gençlik yıllarımdan kalma ilgi ve sevgim var.
Birçoğunda kendimi bulurum.
Fakat uzun zamandır özel olarak ilgilenmediğimden dolayı net olarak bir şey söyleyebilecek durumda değilim.
19-Bu soru bana sorulmasın diye çekindiğiniz bir soru var mı? :D
Sorular sorunlardan kaynaklanır.
Ciddiyet içinde sorulan her soru benim için çok önemlidir.
Soru mantıklı!
Sonrada samimi olduktan sonra, SORU SORUN DEĞİL.
Korktuğum soru, ciddiyetsiz insanların BELDEN AŞŞAĞI VURMA DÜŞÜNCESİ içinde gayri ciddi ve laubaliyane GEVEZELİKLERİDİR.
Bunlardan da korkmam ama kırıcı olurum diye sıkılır ve üzülürlüm.
20-Kişisel özellik olarak kendinizde beğendiğiniz ya da beğenmediğiniz huy ya da davranışlar nelerdir?
Sabırlı ve hoşgörülü olduğuma inanıyorum.
Doğru sözlüyüm,
Yalanı asla sevmem,
Çalışkan ve gayretliyim.
Hiçbir işimi yarım bırakmam ve işini yarım bırakanlardan da hoşlanmam.
Bunlar güzel meziyetlerdir.
BUNLARDAN DOLAYI BANA BUNLARI VEREN RABBİME MİNNETTARIM.
Beğenmediğim huylarım olmaması mümkün değil.
Ama bilenmiyorum.
Herhangi kötü bir alışkanlığım yoktur.
Yukarıda meziyet olarak görüp saydığım özelliklerim belki günümüz itibariyle bazı zararlar görmeme sebep olabiliyor.
Amma bunlardan da şikayetçi değilim.
21-Sizce mantık mı? Duygu mu?
Ben his ve duyguların yanıltıcı olduğuna inanırım.
Amma his ve duygular olmazsa hayatın tadı ve lezzeti de olmaz.
Elbette ki mantık diyorum.
Amma his ve duygular da yok sayılamaz ve sayılmamalıda.
22-Sabırlı biri misinizdir? Yoksa beklemeye tahammülü olmayanlardan mı?
Sabırlı olduğumu zaten yukarıda da belitmiştim.
Sonuna kadar beklerim.
AMMA HERKES GİBİ BENİMDE BEKLETİLMEYİ SEVDİĞİM SÖYLENEMEZ.
BEKLEMEYİ SEVMEDİĞİM İÇİN BEKLETMEMEYE AZAMİ DİKKAT GÖSTERİRİM.
YORUMLAR
14-Keşke dediğiniz ve hala pişmanlık duyduğunuz bir olay var mı?
Keşke demeyi sevmem.
Ve hatırladıkça hasretini ve pişmanlığını duyarak keşke dediğim herhangi bir olay hatırlamıyorum.
Çünkü “ŞERRUN NEDAMETİ YEVMEL KIYAME” hadisince değil kıyamette, dünyada dahi keşke demeyi kendime prensip edinmiş değilim “MEN AMENE BİL KADER EMİNE MİNEL KEDER” der Rabbimin takdirine razı olup rahatı bulur KEŞKE deyip FAYDASIZ OLAN pişmanlık ile kadere taş atmam. Fakat geçmişteki hatalarımı yoksayarak aynı hatalara da davetiye çıkarmam.
Geçmiş herkes için hayat adına değerlendirilmesi gereken zengin bir bilgi işlem merkezidir. HATALARINI GÖRMEYEN GELECEK ADINA AYNI HATALARDAN KURTULMA ŞANSINA SAHİP OLAMAZ.