MUHABBET
’Ne çabuk yıl geçti,ay geçti ve hafta geçti’ Bu cümleyi söylemeyen varmıdır acaba. İnsanoğlu bunu derken de; bir yandan, mal varlığının değerinden bahseder. Nedense zamanın değeri gelmez aklına. Oysa parayla satın alınmayacak tek şeydir zaman.
Ve teknoloji. Teknolojiyle birlikte tüketim çılgınlığı...Ye iç, gez dolaş nereye kadar ? Giyin en lüks mağazalardan ne için ? 50-60 yılllık beden içinmi ? İtiraz etme hemen, Olsun olsun, 80- 90 yıl olsun. Daha fazla mı yaşayacaksın yani ? Evinin eşyalarını en pahalı mağazadan al. Bu yetmiyor gibi komşuna bahset bu durumdan. Sevinç ve heyecanla anlatırken zamanın nasıl geçtiğini anlamadın tabi... Kimbilir belki de ocakta ki yemeğini bile yakmışsındır sen. Birkaç ay sonra modası geçti deyip değiştireceğin eşyalarından ne de güzel bahsediyorsun şimdi.
Altına son model araba çek, hangi yol için ? Uzay yolumu yoksa ? Herkesin gittiği yol işte, dahası varmı ?
Bu kadar uğraş, çaba niye ?
Ve bunlara sahip olmak için yitirilen muhabbet. Ertelenen dostluklar, ihmal edilen yaşlılarımız, eşlerimiz, çocuklarımız ve arkadaşlarımız. Yani maneviyatımız.
Aslında zamanın bereketi muhabbette gizli. Onun olmadığı her yer çöl. Muhabbet bulaşıcı, yayılımı ışık hızı. Nokta kadar muhabbet gösterde bak, neler oluyor yeryüzünde...Bitkisinden tutta, hayvanından insanına nasılda dolaşıyor kainatı. Hangi varlık arkasını döner muhabbete?
İnsanlık artık bal akan dudaklara muhtaç, zehir saçan dile değil.
Unutmuşuz sanki, belki de unutturulduk neye ihtiyaç duyduğumuzu...Öylesini dolduruldu ki beyinlerimiz maddeyle, sıra gelmedi bir türlü maneviyatımıza...Tüm uğraşımız fani bedenimizi mutlu etmek için. O yüzden benlik ibremiz inmedi aşağılara. Hep bana, hep bana dedik. Fazla uzağa gitmeye gerek bile yok. Ailemizde bulunan en yakınımızı düşünmedik. Muhabbetsizlikten dağıldı yuvalar. Nedenine ekonomik sıkıntı dedik, tahammülsüzlük dedik vs. Aslında kendimiz de inanmadık bu bahanelere.
Secde de bile, cenneti istedik, hakedip etmediğimizi düşünmeden. Sanki buraları bitirdik te, uzakları düşünür olduk. Oysa uzaklardaki güzelliklere gidilen yolun buralardan geçtiğini hesaplayamadık. Hesapladık belki işimize gelmedi, adını koyuverdik, nefis diye...Oysa meleklerin, muhabbetli ortamlara o nuru saçtığını göremedik. Muhabbetli Gönüllere uğradığını keşfedemedik henüz, keşfedmedik...
03/07/2009-nilkurt.