- 1094 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
MARTILAR
Güneşin yavaş yavaş ufukları dövdüğü bir vakitti.
Öyle bir vakitti ki ne denizin kıyıları döverek ağla-
ması ne de martıların gökleri yırtan çığlıkları güneşin gökyüzünden silinmesine engel olamıyordu. Sanki hepsi ilahi bir senaryonun
parçaları olduklarını biliyor gibiydiler.
Deniz kenarında onların filmlerini izlemek insana
derin bir huzur ve güven veriyordu. Sanki hepsiyle
daha önceden bir dostluğumuz varmışçasına benimle ilgilenmeleri aramızdaki bağların güçlenmesine yardımcı oluyor gibiydi.
En sonunda tükenen güneş yerini aya ve yıldızlara bırakmıştı. Güneşin ışıklarına tutunan
martı çığlıkları güneşin karanlıklara doğduğu
yerlerde yükselmeye başlamıştı. Çocukların hayallerinde elleriyle uzanmak istedikleri yıldızlar
ise denizin üzerine vuran akisleriyle bir o yana bir
bu yana sallanıp duruyorlardı.
Hepsi bir sonraki günün heyecanıyla yanıp tutuşuyorlardı.
SON……………