- 1952 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
Kadın Olmak mı Olmamak Mı...
Kadın neye, kime göre, ne ifade eder....
Kadın erkeğin malı olarak mı yaratıldı... ...
Kadın erkek, erkek kadınsız yaşayamaz mı...
Kadınlar neden ikinci plana itilirler....
Yaradılışın bize (kadına) içimizdeki bu dengesizliği aydınlatmaya yeter mi ?
....diye sürür gider bu sorunlar.
Kadın ilk erkeğe eş olarak yaratıldı. Ve bir soruyu da beraberinde getirdi.
Hala bu sorular ve asıl konu sorunlar oluştu. Dinler karıştı araya ve kadının yeri hala gerçek manada anlaşılamadı. Erkek dünyası dendi yaşanılan yaşama
Ve kadınlar mağdur oldular cinselliği yüzünden; bazen de çıkar sağlayanlar bile oldu ve hala devam etmekte, alan memnun satan memnun misali ....
İnsan eğer kadın ve erkek olarak bir elma bütünüyse her yönüyle eşit olmalıydı hakları ve güçleri ama maalesef bedensel güçleri zayıftı kadının ve dövüldü horlandı korkutuldu. Kadının gerçekten adı yok mu bu anlamda..? Öyle ya peygamberlerden tutunda cumhuru reisler bile erkek...
Peki ya bu uğurda çalışıp kadın hakları diye bağıran onca insanlar boşuna mı kürek çekmekteler...Bu gerçekten hakkını aramak mı yoksa bir savaş mı...feminizm hareketleri amacına ters mi..
Erkek biyolojik olarak ta farklı dır kadından. Acaba bunun bir amaç mı olması gerek...
Ve kadın suçlanmakta yaptığı hareketlerden erkeğinin düşüncesini çeltiği için, bazen de teşhir ettiği için. Burada hem kadın özgür hem de kendi başına buyruk gibi gösterilmekte . İşte güç unsuru burada biraz karışmakta, hem kadını küçümseyen erkek kadının fikrini kabullenip yönetilir (ister işler yolunda gitmesin ama en son sözü kadın verir) ama hep kendi karar vermiş gibi gösterilir... Korunmaya muhtaç mı kadın illa bir badigard mı taşımalı ki EVET o zaman elma yarısından çok elmanın çekirdeği konumunda (bütün saha erkeğe kalır)dünyada da erkekler in yaşadığı ve kendilerine layık görülen bir aksesuar ı taşır gibi kadınlarını da taşırlar.
Bu bana çok ters ve aklım almasa da bazı gerçekler var ki önüne geçilmez
Belki kadının yeri yanlış algılandı tarih boyunca, belki erkeğe çok görev verildi eğer yaparsa mükafatı bile söylendi(dini kitablar da geçer; erkeğe bir sürü şeylerin vaadi olmasına karşın kadına yönelik bir sunuş yok) bu onun farkında bile değil ki , öyle sanıyorum (işine gelmemek ve sorumluluktan kaçmak) . Ama bazıları var ki müstesna; onlar neyin ne olduğunu, inandığı değerlerin kıymetini algılar ve dahilinde onu kendi hayatına uygular.
Kadını korur, saygıyla sever. Herkes yapamaz onu, yapsa zaten fark ı olmazdı....
Yukarıda da sorduğum soruların cevapları umarım içinizde dir. Düşünmek okumak araştırmak sizden . Her mantık kendi sınırları dahilindedir, tüm gözlerle bakmak fark işidir.
Çok sevdiğim bir yazı vardır, son sözlerim o olsun yazılarıma karşılık vermek isterseniz zaten yorum kısmı var....beklerim..J))
“”seni diğerlerinden farksız yapmaya gece ve gündüz çalışan bir dünyada, kendin olarak kalabilmek dünyanın en zor savaşını vermek demektir.
Bu savaş bir başladı mı asla bitmez...””
YORUMLAR
,,,,,,,Hey Sersem!
(Bu şiir bu yazı için yazılmadı.
Yarası olanllar için yazıldı.
Yarası olmayanlar alınmayanlardır.)
Bükemediğin bileğin,
Önünde eğil.
Bu dünya senin,
Ebedi çiftliğin değil.
Tut zamanı tutabilirsen,
Yut dünyayı yutabilirsen,
Sen,kime baş kaldırıyorsun
Hey sersem?
Yazı hakkındaki yorumum....
Ben erkek olarak doğdum,
Benim annem kadın.
Sen kadın olarak doğdun ,
Senin baban erkek.
Kadın olsun erkek olsun,
Gönülde sevgi gerek.
feyzi kanra tarafından 7/12/2009 8:15:07 PM zamanında düzenlenmiştir.
DENİZ HANIM Yazınızı okudum haklı olduğunuz yerler var.şurada size katılıyorum.Evet kadın sevilmek için yaratılmıştır.o naziktie,nazenindir.Cam misali kırmaya gelmez.Kadına sadece cinselliğinden dolayı değer verilmesini de doğru bulmuyorum.zira şu söz kadının ne kadar büyük ulvi değerler için yaratıldığını ortaya kor bence.Cennet Annelerin ayakları altındadır.Bu manada olayları kritize edersek kadının ne büyük değerlere sahip olduğu erkeğinde bu değerler etrafında kadını sevmesi ve koruması gerektiği ortaya çıkar.
Efendim kadın erkek eşit olsun aynı haklara sahip olsun.Tezine bir an olabilir diyebiliriz ama zaten fizikende ayrılar eşitlik nasıl olması gerekir.Biri diğerinin zıttı yaratılmış aslında birlikte paylaşım desek daha doğru olur.Hayatı zevkleri,aşkları her şeyi paylaşmak hayatı farklı kılar diye düşünüyorum.
Zaten sizinde ifade ettiğiniz istediğinizde kadının sevilmesi ve korunması bunu erkek mazeretsiz yapmak zorundadır.Ama kadında erkeğinin yüzünü yere indirecek hareketler içerisinde bulunmamalıdır.Hayatın müşterekliği bana göre burada başlıyor.Kadın aşkını sevgisini verecek erkeğe erkekte o zevki kadınına verecek bu hayatın bir gerçeği ne yazık ki ama hayatta sadece sevmekten,aşktan,cinsellikten ibaret değil,üretmek topluma ailesine çocuklarına faydalı işler yapmak projeler üretmekte kadının günümüzde üstleneceği misyon olmalıdır bence.
erkeğin ERK'i Kadının zaafiyeti olarak algılanmamalıdır.Bir defa SEVGİ ve SAYGI üzerine inşa edilemeyen hiç bir kurumdan buna aile kurumuda dahil çürük olur.ufak bir sarsıntıda yerle bir olur.Temel bu değerler üzerine kurulursa hayatın anlamı daha başka olur.Ben bu makaleden sizin anlayış,sevgi ve aşkı arzulu istediğinizi anlıyorum.erkeğin hegomontyası olarak her şey algılanmamalıdır diyorsunuz.
benim size önerim aşkınız büyük sevdanız yüce olsun.hayatı aşkı sevin her şey dilediğiniz gibi mutluluklar sizinle olsun.beğenerek okudum.tebrik ederim.selam ve sevgilerimle...
kadın olmak kadınlığını sevmekten geçer
kadınlığını sevmekse kadın olduğunu kabullenmekten geçer
kadının yarışı kadın iledir aslında
erkekle değil
ama bunu bilmez çoğu kadın
elma ile armut eşit midir?
ikise de meyvedir ama tatları farklı
erkekle kadın eşit midir
evet ikisi de insan
başka herşeyi farklı olan
bu kadar farklılığı olan iki şeyin eşitliğini tartışmak niye?