DELİ AHMET-6

• 26 Haziran 2009 Cuma 22:08:41

ERMENİ MEZALİMİ-9

DELİ AHMET-6

MUSTAFA KEMAL DİYE BİR PAŞA ARKADAŞLARIYLA SAMSUNA GELMİŞ


Güzel Ağa’nın şahadeti, Cesur Yusuf’un ayağını kaybetmesinin ardından mutlaka bir toplantı yapmak gerektiğini bütün bölgelere duyuran Deli Ahmet; Deli Sıdkı, Veysel Dayı, Hamdi Usta, Ömer Ağa’ya hemen haber yollar.



Her bölge sorumlusu en yakın adamını Deli’ye yollar. Deli adamlara dikkatli şekilde geri dönmelerini ve toplantı yerini, zamanını söyler.



Amberge’den, Mendürgü’den, Suluca’dan, Zorhap’tan, Ulupınar’dan, Cömerti’den, Berenge’den, Çobanlı’dan, Kıçikli’den de geleceklerle birlikte; Kuzdibi’ne küçük bir birlik nöbete bırakılarak, Çatalkaya mevkiinde toplantı yapılır. Toplantı sabaha karşı başlar.

Alınan karalar bir bir anlatılır. Buna göre;

Gece yola çıkılmayacak,

Asker sevkiyatlarında askere gideceklere refakat edilecek.

Köylerden işlerini görmek için dağa, tarlaya gidenlerin işlerini kolaylaştırmak için köylüye nereye gideceklerini söyleyip o yerde tedbirler artırılacak.

Kolluk güçlerine her gelişme zamanında haber verilecek.

Çete mensubu olmayan Ermenilere kesinlikle müdahale edilmeyecek.

Çocuklar ve kadınlar Ermeni çetelerine yardım etmiş olsalar bile çocuk ve kadınlara karşı hiçbir zaman saldırı yada savunma yapılmayacak.

Ermeni çetelere yardım ve yataklı eden işbirlikçi hainler en seri şekilde toplumdan tecrit edilecek.

Halkı cehalete yönlendirenlere engel olunacak. Askere gitmek isteyenlerin isimleri belirlenip listeler Askerlik Şubesine bildirilecek.

Daha önce Ermeni olup da sonradan din değiştirenlerle daha fazla görüşmeler yapılacak. Onları kendi milletimizin bir ferdi ilan ederken, Ermenilere her türlü alt yapı desteğini sağlayan Ermeni tacirlerin faaliyetlerini önleyici tedbirlerin alınması için Arapgir’de bulunan devlet erkanı ile işbirliği yapılacak.

Her köyde danışacak insanlar tespit edilecek.

Ermeni çetelerin yaptıkları gibi kimseye tuzak ve pusu kurulmayacak. Kimseye işkence yapılmayacak, fakat çetelerin yaptıkları bu zalimce zulmün son bulması için her türlü tedbir en hızlı şekilde alınacak.

Her mahalle köyden bir kişi bütün şehri dolaşacak ve Ermeni çetelerin zalimliklerini en doğru şekliyle herkese anlatacak. Yüce Türk milletinin doyurup beslediği, ev bark sahibi yaptığı Ermenilerin beslendikleri yere ihanet, besleyenlere zalimlik yaptıklarını tek tek hem köylere hem de bütün Arapgir’e anlatılacak.

Toplanan sorumlular kendi bölgelerine çekilir ve belirlenen ilk Cuma günü çarşıda bütün camilerden hutbelerde Ermeni zulmü anlatılmaya başlar. Ermenilerden bazıları bunu haber alır almaz durumun ciddiyetini anlarlar ve bir an evvel bu tür zalimliklerin son bulmasını kendi çetelerinden ısrarla isterler. Fakat gözü dönmüş çetelerin bu zalimliklerden vazgeçmeye niyetleri yoktur.

Ermenilerin içine yerleştirilen Türkler çetelerin nasıl haberleştiği böylece anlamış olurlar. Yani bazı Ermeniler Müslüman olmuş gibi görünüp; Türklerin alacağı ve aldığı tedbirleri karşı tarafa yani kendi taraflarına durumu haberdar ediyorlardı.



Bu durum karşısında böyle haber alıp vermenin önüne geçmek mümkün değildi. En iyisi topyekün ayağa kalmayı sağlamaktı.

Bu arada; Samsun’dan işaret alınmıştı.

Mustafa Kemal diye bir paşa Samsun’a çıkmış ve Kurtuluş Mücadelesi başlatmıştı.

Bu Türk’ün zaferini müjdeliyordu...

Deli düğerlide bütün arkadaşlarını topladı ve;

“....Gözümüz aydın zafer yakındır. Mustafa Kemal diye bir paşa arkadaşları ile Samsun’a gelmişler. Samsun’dan Anadolu’nun şehirlerini dolaşıp dağılan orduyu toplayacaklarmış.

İçimizden askerlik çağı gelenler; en seri şekilde cepheye gidecekler. Bunun adı Milli şahlanıştır, Bunun adı Milli uyanıştır. Bunun adı Milli zaferdir. Gözümüz aydın olsun. Gazamız mübarek olsun......” Diye bir konuşma yapar.

Hep birlikte “Gazamız mübarek olsun.” Diyerek ellerini havaya kaldırırlar.

....

DEVAM EDECEK