- 1191 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
DEMOKRASİ KAVRAMI
Türkiye’de tartışılan kavram demokrasi. Demokrat mıyız yeterince, ya da ülkemiz ne kadar demokratik? Hep bunları tartıştık yıllarca, mecliste, gazete köşelerinde, platformlarda. Peki, sokaktaki insanlar demokrasi deyince ne anlıyorlar? Bunu hiç sorduk mu kendimize? Biz millete ne kadar demokrasi kavramını ne kadar anlatabildik?
Konuya, demokratlığımızı tartışarak ya da ne kadar anlatabildiğimize bakarak girmeyeceğim hatta oralara hiç dokunmayacağım. Benim yaklaşımımım nasıl bir demokrasi? Olması gereken nedir? Ülkede 4 yılda bir seçimler yapılıyor. (Üstüne üslük, artık cumhurbaşkanlığı da seçimle belirlenecek.) Bu demokrasi midir?
Yapılan seçimlere, gerek siyasi partilerden gerekse bağımsız olarak katılan insanlar seçilirlerse meclise giriyorlar. Sonra hükümet kuruluyor ve bir kabine oluşturuluyor. Adalet Bakanlığı adaleti sağlamakla, Milli Eğitim Bakanlığı eğitimi düzenlemekle, Sağlık Bakanlığı sağlıkla ilgilenmekle görevlendiriliyor. Peki, şunu soralım; burada kabine de görev alan isimler görevlerinde ne kadar uzmanlar? Yani bir Sağlık Bakanın doktor olması her şeyi anlayıp, kavrayabilmesine yetiyor mu?
Seçimleri yaptık, hükümeti kurduk, kabine oluştu. Buraya kadar sorun yok. İş bundan sonra başlıyor. Her gelen aklının estiği gibi, bir şeyler yapıyor. Değiştiriyor. Sadece kendi aklınca, ne bir ideoloji, ne bir sistem, ne de bir bilene danışma yapılıyor. Yani biz tüm bu işleri yapmak için 4 yıllığına insanlar seçiyoruz. Demokrasi bu değildir. Demokratik seçilen insanların görevi sadece, işin uzmanlarıyla işin arasındaki bağlantı sorununu gidermek olmalıdır. Yani, eğitim alanında bir problem varsa öncelikle problem tespit edilmeli sonra bu konunun uzmanlarıyla ve muhataplarıyla( eğitimci sendikalar ve örgütlenmelerle, öğrenci örgütlenmeleri ve temsilcilerle, veli temsilcileriyle, eğitim alanında uzmanlaşmış kişilerle, psikologlarla, bu işi iyi uygulayan ülkelerin temsilcileri gibi.) bir araya gelip, en mantıklı çıkar çerçevesi çizilerek bunu ortaya koymalıdırlar. Sonra da bu uygulanarak soruna en mantıklı çözüm getirilmelidir. İşte olması gereken demokrasi kavramı budur.
Seçtiğimiz insanlar her şeyi yapacaklar diye bir şey yok. Onlar sadece sorunları kavrayıp, uygun kişilerle uygun çalışmalar yapmayı bilmelidirler. Demokrasi; insanların kendilerini 4 yıl istedikleri gibi yönetecek insanları seçme işlemi değil birebir sorun çözümüne katılmasıdır. Yani bizler bireyler olarak, demokrasiyi sadece sandığa gitmek değil, sandıktan sonra da söz sahibi olarak kavramalıyız. Demokrasi de seçilmişler halkı değil, halk kendini yönetmelidir, seçilmişlerin sadece moderatör olarak görev yapmasıyla.
YORUMLAR
Anlatmak istediğim demokrasidir. Sadece makamların ehliyetli insanlara verilmeside yetmez. Ortak akılla hareket edilmelidir. Yani konu üzerindeki münakaşalar, tüm uzmanlarıyla yani siyasi görüş ayırt etmeden herkesle tartışılarak ortak mutabakat bir çerçeve üzerinde anlaşılmasıyla olur. Sadece ehliyetli insanlara devretmekte bir kısmı yönetime getireceği gibi diğer anlayıştakileri tamamen dışlar ve katılımcılığı engeller. Kastettiğim demokrasi anlayışı budur. İlk ortaya çıkan ve uygulandığında en az iç sorun yaşanan sistemdir.