bir..iki..
1
Herkesin bir hayali vardı.Bazıları vazgeçmişti çabalamadan, bazıları gözlerini kapamıştı, duymayı reddedenler bile vardı aramızda.Bense hayallerimin ortasında mutsuz, kararsız bir genç kızı oynuyordum..Yaşamaktan yorulmuş oyuna dalmıştım sanırım…Oyun sanıp gözyaşlarımı yağmura biriktiriyordum…Oyunda ağlamak yoktu çünkü.Kahkahalarım çınlamalıydı sahnede..Seyirciler gülümsemeliydi beni izlerken.Oysa öyle değildi hiçbir gerçeğim.Ben 18 ime yeni girmiş, güzel yahut çirkin, tüm ritimlerin en coşkulu zamanlarındaki bir yaşta, titreyen ellerime ve arkama aldığım yüreğime inat gözlerimi açmıştım…Duyuyor, görüyor, konuşuyordum ara sıra.Yine de hep kaçtım biliyorum.Anlamayı istemedim.Kelimelerimi yutmaktan değil de büyümekten korktum.Acı çekerek büyürmüş insan öyle inanmışım ya bi kere , acı çekmemek için koşar adım ilerlemeye devam ettim.Üçer beşer gidersem çoğu dikeni ıskalayacaktı ayaklarım, sandım.Kaçmanın çare olmadığını bilemedim…Çarem olmadı zaten…Bazıları hala yanımda bazıları arkamda bazılarıysa önüme geçti...Onların yanındaydım her zaman, hepsinin arkasındaydım ve önlerine geçme isteğim olmadı hiç...
Aramayı bırakıp bulamadığım yolu çaresizliğim kabul ettim ve aldığım nefesi verdim şükür niyetine. Şimdi mi? Kararsızlığım defter arasında, zamana ara çizdim, yaşıyorum…
2-
Uykuya daldığımda umutlu değildim pek. Yine kâbus görürüm zannettim. Yine sadece yazdığımı gözümün önüne getirmeye çalışır, pesimistliğimin* gölgesinde devam ederdim kurgularıma. Oysa hiç beklemediğim bir anda karışmıştı rüzgâr ellerime. Nasıl da gerçek bir rüyaydı o öyle. Nasıl gerçekti her şey ki ben bile unutmuştum bütün çizgilerimi düşün artık. İstediğim bu değil miydi diye sorgulamaya başladım sonraları… İçimde bir sıkıntı vardı, yumruk gibi düğüm… Uyanamadım… Hayatı kapana kıstırdığım gibi attım kurt sürüsünün önüne… Geçmez oldum çiçeklerin bahçesinden… Hissedemez oldum güneşin parladığını… Geceyi seviyordum ama karanlık huzur veriyordu gözlerime ve gözlerimi siliyordum gökyüzünden…
Düşüncelerimi de topladığım çakıl taşlarıyla atmaya başlayınca denizin en dalgalı gününe, bütün günlerimin geçmişe döndüğü andır işte bu! Özlediğimi anladım, mahkûmiyetimi gördüm bir kez daha… Özlemeye mahkûm bir yürekti sahip olduğum günah… Telafi edemeyişime kapadım ömrümü bir kez de… Ömrüm… Ömrüm… Dediğim ömürsüzlüğüme yazdım…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.