Bir Tek Seni Umut Edemem, Utanırım
Umut bir kavanoza sığar mı? Peki ya denizler… Taşarsa sevda onu alacak bir kap var mıdır? Peki ya gözyaşlarımı…
Umut ve bir kavanoz… Sabır ve birkaç gün bekleşmek… Ellerine bakmak, yüzüne ise asla… Böyle mi umut etmek?
Bana her şeyi getirir umut. Mesela umut etmiştim saksıdaki orkidem tekrar açar diye. İki sene geçti üstünden. Çiçek tutan yeşil saplara kumaş çiçekler bağladım beklerken. Bilmiyordum tekrar açacağını, bilemezdim. Birkaç gün önce üstünde tomurcuklar görünce şaşırdım, sevindim. Bir anlıktı hepsi. Umutla iki sene bekledim bir anlık heyecan için… Ne garip değil mi?
Bir kavanoz. Umut sığar mı içine? İki senelik umudu birkaç milimlik tomurcuğa sığdıran sekiz yıllık umudu da bir kavanoza sığdırır elbet. Bir ağacı bir tohuma sığdıran… Bir insanı bir zerreye…
Bir tek seni vermesini umut edemem ondan. Utanırım. Bir tek sana hasret türküleri yakamam bilir/sin, bilirim. Keşke bilmeseydim de diyemiyorum artık. Bu iyi bir şey mi? Yüreğim iyi diyor, ya sen?
Umut nelere sığmaz ki. İğde çiçeklerine, bir bakışa, bir tek sözcüğe… Bir ömrün umudunu sığdırırım tüm bunlara. Bir tek seni umut edemem, utanırım.