Vişne Tadında Mutluluk
Bir insanın ya da toplumun şimdiki haline gelmesine sebep olan şey nedir? Gelenekler, inançlar, kurallar, kanunlar, korkular, yaşanılanlar, idealler, doğrular, yanlışlar, iyiler, kötüler, sevinçler, acılar, pişmanlıklar, alışkanlıklar, sanat, umutlar ve daha birçok şey. Tabi ki kültürdür…
Aşk insanı kültürden uzaklaştırabilir, hatta köreltebilir. Ciddi anlamda hasarlar bile bırakabilir, insanoğlu üstünde. Bazen ağlamaklı yapar, kimi zamanda elinden tutar ve uçsuz bucaksız diyarlarda çiçekler arasında neşeler saçar.
Kültür ve aşk! İşte kavram karışıklığı yaşadığımız nokta… Dur daha fazla yazma, diyenleriniz olacaktır. E konuya girdim, okuduğunuzu bırakmış bile olabilirsiniz. Fark eder mi? Dil ucundaki uçurumdan bir kere seni ittim. Söyleyeceğimi çoktan söyledim, ama sen farkında değilsin tabi. Ne dedim peki, hadi canım o kadar düşündürücü bir şey söylemedim. Kısa ve öz benim tarifimle ki bu benim yazım, aşk, vişne tadında mutluluktur. Dört yaşındayken meyve vermeye başlar ve kırk-elli yıl yaşar.
Aslında saçma! İnsanlar doğduğu andan itibaren meyve vermeye başlar, çevresine binbir neşe, aşk serper. Haklısın sayın okurum, aşkı neye göre sınıflandırıyorsun diyeceksin. Hemen cevaplayım, kırk-elli yıl sonrasını düşündün mü hiç? İnsan ömrü kırk-elli yıl mıdır? Kafan hiç karışmasın hatta şöyle yapalım benim vişnemi al sen, muz, elma, kiraz yap ve/veya her ne istiyorsan canın neye benzetmek istiyorsa. Sakın ama sakın meşeye benzetme pişman olursun. Uyarmadı deme, üzme bu vişne yüreği… Benim vişnem var ya hani, sapları idrar söktürücü özelliği ile kabızlıkta faydalıdır, kabukları ateş düşürücü olarak kullanılır. Benim aşk diye sınıflandırdığım, tadı damağında bırakan lezzet. Güzel bir soru duydum, efendim tam anlayamadım. Tadı mı merak ettirdi? Çok güzel bende tam tadını anlatacaktım. Nasıl anlatsam veya nasıl anlarsın ki. Ben başlayayım sen nasıl anlayacaksın bakalım. Hani ekşi bir tat vardır bilir misin? Evet, işte o ekşi tat gibidir, ama aynı zamanda hoş bir tat bırakır damağında, kimine göre tatlıdır. Başka bir şekilde anlatayım. Limonun tadını bilirsin, limonu düşün ama üstüne şeker gibi serpilmiş mutluluk dediğimiz çikolatayı hayal et. Bu hiç olmadı. Milletler arası bir savaş düşün yalnız kimsenin yanında olmadığı sırada ailenden gelen bir mektuba sevinen hüzünlü mutluluk gibidir.
Tamam, kabul ediyorum ben beceremiyorum aşkı da, onu tarif etmeyi de. Kısaca kendi anladığım gibi, vişne tadında mutluluktur aşk…
Erkan İsen
balaban Kent Şairleri
YORUMLAR
Vay anacığınası, vişne tadında tad, breh breh! Neymiş bu aşk meğersem, idrar söktürene mi benzermiş, efendime söyliyeyim neydi o, hah şeydi, kabızlığa iyi geliyordu, neyi çağrıştırmış yazarıma aşk, kompostosundan iki kaşık şamdellemeli, unutmadan!!!
Sevgili Erkan, kabızlık deyince aklıma geldi Dostum, bir köşe yazımda değinmiştim; "Üretim Kabızlığına tutulmadan..." diye, neyse üretim kabızlığına tutulmaman dileğiyle, ironik tad aldığım şirin yazına tebriklerimi sunuyorum, kalemine sağlık Can Dostum.
Dostçakal.
Müjdat Eraslan.
müjdat eraslan tarafından 6/23/2009 1:32:15 AM zamanında düzenlenmiştir.