Bu bölüm daha uzun ve daha doyurucu...

Çamur at izi kalsın misali, bakalım İlyas'ın tepkisi nasıl olacak? Ama adı üzerinde Lak lakçı Yakup, pek de tekin birisine benzemiyor hani... Bakalım görelim...

Sevgilerimle Ayhan...

Aynur hanım,değerli önerilerinizi dikkate alacağım.Pazardaki yorgunluktan sonra bu yazıya oturduğum zaman saat 23'dü.Tabiiki gözümden kaçan çok şeyler olmuştur.
Sizlerin olması bizleri mutlu ediyor efendim.her zaman yanımızda olunuz...saygılar ve sevgilerimle...

Harikaydı yine abi can. Hyatın gerçeklerini bize tıpkı gerçek yaşam gibi anlatmışsın öykünde. Maalesef o tipler her yerde vardır ve tehlikelidirler. Aynur' a katılıyorum. Benim de gözüme takıldı o kısım. Kutlarım. Saygımla.

Ah şu müzevircilik...Çok severim ispiyoncuğu...

Ayhan bey, bu öncekinden de güzel olmuş. Eleştirileri dikkate alıyorsunuz. Ama yine konu bir diyalogla kalmış.Gerçi araya çuvalcı girmiş...Ama dediğim gibi, anlatım biçimi her geçen gün daha güzel oluyor...

Ha unuttuğum bir şey daha var. Söylemeden geçemeyeceğim. Gizli gizli konuşan iki işçiden Lak Lak Yakup olanı, fabrika hikayesini anlatırken, araya parantez içinde- yanılmıyorsam yazanın notu olarak- ek bilgi yazılmış.Varislerine dağıtıldı gibilerden.
Konuşma sırasında, yazar, konuşanın lafını bölüp hayatından kesitler anlatamaz. Ozaman okuyucu gaipten ses duymuş gibi olur. Yok eğer Yakubun konuşmasının bir devamı ise, parantez olmamalıdır.
Okuyana bilgi vermek için yazmışsanız o cümleyi sayfa sonuna dip not olarak verebilirdiniz...

Benim gözüme takılan tek yer burası oldu.
Tebrik ederim sizi.Selamlar

aynur engindeniz tarafından 6/21/2009 1:24:33 AM zamanında düzenlenmiştir.