- 1170 Okunma
- 15 Yorum
- 0 Beğeni
75 - KORKU
Onur BİLGE
Seninle ne yapacağız, bilmem. Ancak böyle uzaktan arkadaşlık edebiliriz. Çünkü ben doktorlardan hoşlanmam. Küçüklüğümde yerleşen bir takım korkularımı baskılayıp, tiksinmeye dönüştürmüşüm. Öyle bir yer etmiş ki ruhumda, belediye otobüsüyle hastanenin önünden geçsem, benzim sararır! Hastanede hiçbir yere dokunamam. Herkes hasta yatağının kenarına oturur, ben sandalyeye, banka bile oturamam. Bahçesine girsem sıkıntı başlar.
Trafik kazasında yüzü gözü tanınamayacak hale gelmiş uzak bir akraba kızını ziyarete gitmiştik. Aysun’un kan revan içinde kalmışlığı, şişliklerle morluklarla deforme olmuş yüzünün korkunçluğu, ilaç kokuları ve ziyaretçi nefesleriyle havası iyice ağırlaşan tek kişilik odada
1001 GECE ÖYKÜLERİ - 4
AYNA - LİMAN YAYINLARI
KİTAP TEMİN ADRESİ: M. Şerikan KARA : 0 536 275 90 15
YORUMLAR
ders alinacak heyecan dolu bir yaziydi, nasil bitirdim anlayamdim. tebrik ediyorum.
maalesef, cahil anne babalarimiz dahasi insanimiz fazlasiyla var cevremizde.
polisle, doktorla, ayi ile ve en kötüsü, gercek olmayan ve kendilerin dahi bilmedigi 'öcü' ile korkuturlar cocuklarini. daha kötüsüde, eger bir cocuk her hangi birinden korkuyorsa, cocugu onunla korkutmaya devam ederler.
...
ve bir cogumuz cocuklarimizi olmadik , güya 'masum' yalanlarla cok oyalariz. yalanin sakasi ve masumumu olur, yalan yalandir.
...
her insan bir özürlü adayidir, bir an sonrasina kimin garantisi var ama bu tavir en cokda kendini begenmislerin karsindakini hor görmesindendir.
...
yalansiz, korkusuz bir nesil gelmesi dileklerimle, sevgiyle kalin...
yine güzel konulara değinmişisniz..
çocukları susturmak için,yada yaramazlık yapmasınlar diye ya iğneci geliyor bak derler yada öcü geldi...
bir de beni etkileyen bir bölüm daha vardı..
Hâlâ alacak mısın sen bu kızı?” diye sorulması üzerine verdiği harika cevap:
_ “Yarı yeri kalsa, yine alacağım!”
bu bölümde çok ama çok güzeldi..
saygılarımla..
Hâlâ alacak mısın sen bu kızı?”
bu soruyu soran insan beyninin icinden neler geciyor acaba.
dünyanin bin türlü hali var,bilemeyiz hepimiz kaza gecirip taninmaz bir halede gele biliriz.
hani bazen duyariz esi kaza gecirdigi icin terk etti.
var böyle insanlarda. verilen cevap en güzeliydi.
yarim kalsada alacagim.
herkez böyle vefali olmali.buda gercek sevende olan bir duygu zaten.
ve cocuklari kesinlikle hastanelerden doktorlardan korkutmamali.doktora gidince doktor muayenede zorluk cekiyor böyle korkutulan cocuklarda.tabiiki agir ameliyat gecirilen bir hasta ziyaretin de cocuklar bulunmamali asla.büyük insan bile zor dayaniyor bakmaya.
saygilar.
Aksine ben de aynı yaşlarda bir ameliyathane kapısından bir operasyonu seyrettiğim için uykulkarımdan olmuştum. Seyrettirilmemesi doğru olan. Hemşire iyi düşünmüş, yanlış yapmış. Güzellikle, tatlı dille uzaklaşrırmalıydı.
Tevafuk... Aynı konuyu yazdım. Okuyacaksınız.
Bu öyküde anlatilanlarin aksine ben doktorlari da beyazli/yesilli önlüklerini de cok seviyorum. Benim de hastahanede güzel anilarim gecmedi..kücüklügümden hatirlarimda kalan, her seferinde babam icin hastahaneye gittigimizde illla hemsire "hanimlarin" beni korkuttuklari, bak uslu dur yoksa seni disari atariz diye tehtid ettikleridir. Bir keresinde hatirliyorumda, bir adamin elindeki o igrenc yarayi temizleyen hemsirenin, calisan parmaklarindaki ritm'den o kadar keyif almistimki,dalmis,nerde oldugumu unutmus,sadece yari eli ve yaraya merhem olacak elleri izliyordum - taaki hemsire hanimin nerdeyse üstüme yürürcesine beni azarlamasina, "Napiyosun sen bakim, cocuklar bakmaz,hadi ana babanin yanina yoksa seni kapinin önünene korum" demesine kadar. 5-6 yaslarinda ya varim ya yokum..korkuyla yatakta yatan babamin yanina ko$u$um ve basimi gögsüne dayayi$im gözümün önünden hic gitmez.
"Korkma!"demisti babam. " Ben burdayken kimse sana biseycikler yapamaz. Sen kimin kizisin bakalim - öyle hemencik korkmak yok kizim, korkmak yok!
Ogün bugündür hastahane atmosferini, kokusunu,koridorlarini cok severimde hâla yüregimde o hemsire ablaya karsi bi buruk KIRGINLIK,KÜSKÜNLÜK var.
Ve o gün bugündür bende yarali ellere $ifali merhemler sürmek istemisimdir..
Hikayenin devamini her gün bekliyorum..Sevgiler
elma-kokusu tarafından 6/20/2009 2:18:02 PM zamanında düzenlenmiştir.
Çok keyif alarak okudum...
Okurken de neden keyif aldığımı düşündüm, sanki sinamaya gitmişim de bir film izliyormuşçasına daha sonra ne olacak diye bekleye bekleye okumaktı belki keyiflendiren..
Yoksa yazarın "namnavulundan" bana ne:)))
Bu binbir gece masallarını zamanım elverdikçe okumak isterim ve merakla bekleyeceğim.
Ben de doktorları sevmez çok korkardım... İki buçuk yaşındayken sağ elimin serçe parmağını fare ısırmıştı... İlk hatırladığım hatıramdır bu benim... O zamanlar genç bir kız olan teyzemin kollarında mışıl mışıl uyuyordum oysa... İnce bir sızı ile uyanmış her yerin kan olduğunu görünce basmıştım çığlığı... Ama asıl canmı acıtan o beyaz önlüklülerin tam 14 gün boyunca karnımdan yaptığı kuduz iğneleriydi... Öf.. Sanki yine karnım acıdı...
Sonraki yıllar içinde korkmama rağmen doktorlara çok muhtaç oldum... Aaaa .. Yazıya yorum yapacaktım değil mi?... Dalıp geçmişe neleri hatırlayıp yazmışım...
İşte...
Bana yazılarınızla hissettirdikleriniz bu aslında...
Geçmişi buluyorum...
Komşu teyzeleri... Hani o pencereden bakıp mesaisini hiç bırakmayıp tatil yapmayan var ya onu...
Evimizden hiç eksik olmayan misafirleri..
Haaa bir de karanlıkta pencerein ardından gözetlenen ilk sevda kırıntılarını....
Yürek dolu...
Sizin gibi...
Sağolun....