tek bir adım_
“bundan sonrasında yapılacak tek bir şey var, tek bir adım,
onda da seni üzmekten çok çok korkarım ve bunu asla istemem” diyorsun ya….
Çiçeğim sordu hemen “ neymiş o adımmmmmmm..?”
Zordu cevap vermesi, ben biliyor muydum ki o adımı..?
Ya da bildiğimi zannettiğim şey o adım mıydı ..? Hadi bakalım düşün ve cevapla şimdi…
Nasıl toparlayacağımı da bilmiyorum ki, düşüncelerimi nasıl anlatabileceğimi de…
Yine de değer denemeye … Hadi o zaman …
“Hımmmmm" diye başlamışken ben söze,
Çiçeğim sabır/sız/landı bu arada “ Neymiş o adım ve hımmsss hatta” diyerekten…
“ Tamam tamam , düşünmeme izin ver azcık, anlatmaya çalışacağım …” diyerek devam ettim,
“ Yani aslında ben bu muhabbetin böyle devam etmesini istiyorum için için… Çünkü korkuyorum…Neden mi..? İsim koyunca büyüsü bozulacak gibi… Şiirsel oldu di mi, yok öyle düşüncem yok, şimdi daha çok derdimi anlatabilir olmak istiyorum…
Ne bekliyoruz birbirimizden daha fazla diye düşünüyorum..? Hani hep söyleniyoruz ya birbirimize, söylediğimizi zannedip aslında hiç bir şey söylemiyoruz diye… Sonra düşünüyorsun ister istemez, söylenmeyen daha ne kaldı ki diye .?
Ve söylenmeyen tek şey iki kelime aslında..!
Ve benim zaten bu iki kelimeyi söylemek gibi bir niyetim yok…
Niyet bir yana söylemek istemiyorum…
“Neden” diye soracaksın yine, sorma… Sormaaa….
“Sevmiyor musun peki" diyeceksin ki... Deme işte demeee…
Bunun sevmekle-sevmemekle ilgisi yok, hiç yok hem de…
O da bana söylemesin zaten, ondan da istemiyorum…" dedikten sonra duraksıyorum…
Sözlerimi tartıyorum kendimde /kendimce…
Çiçeğim araya giriyor “ O zaman adamı sıkıştırma ona dair yazdığını dahi söyleme ona bence”…
Hiç de kıyamaz adamlara ki…:)
Söz de benim çiçeğim! İşte…
“Benim bu kelimelere değil onun hep benimle olmasına ihtiyacım var … Desteğine ve hep dostluğuna… Sevgimiz arada fazlaca yol şaşırıyor ama olsun bunu ikimizde biliyoruz/ fark ediyoruz .. Eee Allah şaşırtmasın bence…" diye araya giriyorum susturmak için ama o başladı bir kere devam ediyor, dinleyeceğim bitene kadar …
Çiçeğim “Tamam bunu anlat ona o zaman ve kurcalama, söylemiyorsun deyip durma adama... Sonunda o duymak istemediğini söyler sana, zınk diye kalırsın"…
İçimi okuyor yine, ne kadar farkında bilmiyorum ama…
“Bundan da ne çok korkuyorum biliyor musun ?
Sonra onun durumunu düşünüyorum…
Ben adama pat diye dünyanın şeyini söylüyorum/yazıyorum…
O bunları okuyunca ne durumda oluyordur kimbilir ?
Onun en ufak bir itirafı bile altüst ediyor beni…Ki bildiğim halde.... vs vs işte …”
Diye kendimce açıkladığımı farz ederken yeniden dalıyorum koyu düşüncelerimin içine ve bir şarkı sesi geliyor radyodan…
"ben bu yüzden hiç kimseden gidemem gitmem-unutamam acı tatlı ne varsa hazinemdir..."
Çiçeğim de anlıyor ne kadar derine indiğimi ve beni azcık kendi halime bırakmak için uzaklaşıyor yanımdan… Uzaklaşıyor ama şimdilik biliyorum… Geri geldiğinde bana döşeyeceği çok şey olacağından adım gibi eminim… :)
…
“Sen beni hep sev olur mu …?” demiştim bir keresinde
Ve sen hiç düşünmeden “elbette” demiştin…
Ve ben tekrarlatmıştım…
Sen yine hiç tereddütsüz aynı cevabı vermiştin bana…
Bazen benden daha güçlü, emin ve dik durduğunu hissediyorum
bu ilişkide ve bu bile beni alt-üst etmeye yetiyor …
Şimdi;
Sen beni hep sev ama hiç söyleme olur mu ..?
Hiç…
06mayıs_/Dnzc_
YORUMLAR
Şimdi;
Sen beni hep sev ama hiç söyleme olur mu ..?
Hiç…
.
.
Çok güzeldi..
Biraz "yastayım hiç kimse bilmiyor" tarzında..
Bir karmaşa da senin yazından..
.
.
"KAFAN KARIŞIK SENİN"
ya da
"Yumuşacık solucanlar, sert kayaların altında yaşar ve hiç zıplayamadan ölürler.."
demeyeceğim..
çok gülersin :)
.
.
Sayfana "snob black" kokusu bırakıyorum..
hep koksun..
..
Hoş kal..
Dostça..
Eyvah, yakalandım galiba . Benim yaşamakta olduklarımı anlatıyor yazı..Neredeyse , bire bir diyeceğim.
Allah'tan ilk defa okuduğum ve pek tanımadığım bir yazar.
Ben kaçıyorum vallahi !
Doğrusu biraz korktum aslında...
Şaka bir yana ; hiç de kolay bir durum değil, bizim durumlarımız..Bu durumda galiba kanka sayılıyoruz..
Neyse kaçtım ben....
Fikret TEZAL tarafından 6/17/2009 3:14:21 PM zamanında düzenlenmiştir.