DELİKANLI
Efendi ; bir’i eksik olursa olmaz...saçmalama , ciddi ol..!
İyi şey’in reklamı olmaz
Delikanlı...
-Yalan konuşmaz ,
-Çevresine başı önde girer ve çıkar ,
-Dedikodu yapmaz ,
-İftira atmaz ,
-Gıybet etmez
-Az konuşur ,
-Öz konuşur ,
-Boş konuşmaz ( malayani)
-Hiç kimsenin namusuna bakmaz ,
-Laf atmaz ,
-Haksızlığa karşı çıkar ,
-Gereğinde adeleti temsil eder ,
-Saçma sapan giyinmez , karşı cinse özenmez ,
-Kolay kolay kavga etmez ,
-Gelenek ve göreneklerine bağlıdır ,
-Vatanına laf söyletmez ,
-Bayrağına sahip çıkar ,
-Tarihine bağlıdır ,
-Atalarına laf söyletmez ,
-Ata’sını ölümüne savunur ,
-Din , dil , ırk , cins ayırt etmez ,
-Silah ,kesici alet kullanmaz ,
-Taş atmaz ,
-Savaşına kimseyi dahil etmez , haber vermez ,
-Kendi işini kendi halleder ,
-Bilir ki bunları kullananlar yalancılar gibi Korkak insanlardır ,
-Yardım sever , eli açıktır ,
-Dinine sıkı sıkıya bağlıdır ,
- Aç kalır kimseye el açmaz ,
-Ayağını yorganına göre uzatır ,
-Bir diğerinin namusuna kendi namusu gibi sahip çıkar ,
-Şaka yapmaz ,
-Lakap takmaz ,
-Kendini yetiştirir ,
-Saygılıdır ,
-Yenilikleri takip eder ,
-Okumayı ve eğitim yapanları takdir eder ,
-Çekememezliğin fitnelikle aynı değerde olduğunu bilir ,
-Fitne , bozguncu , kırıcı , hırsız ,namussuz , palavracı , hortumcu , yolsuz ,yalancının düşmanıdır,
-Birleştirir ,
-Barıştırır ,
-Kavuşturur ,
-Sağlam aşıktır ,
-Severse tam sever ,
-Sevdiğinin namusuna bakmaz ,
-Aç kalır yuvasını düşkün bırakmaz ,
-İçse dahi içtiğini kimse anlamaz ,
-Nara atmaz ,
-Bilirki her kompleksli kişi hatasını kaşır ,
-Yaptığı hatayı bir daha yapmaz ,
-İyi günün değil , kötü gün sahibinin yanındadır ,
-Yaptıysa yaptım , dediyse dedim der geri adım atmaz ,
-Seviyesini bilir ,
-Eğitimini sonuna kadar sürdürür ,
-Fuzuli harcama yapmaz ,
-O’na bu’na özenmez ,
-Kendi stil’i vardır ve abartılı değildir ,
-Dinleyici ve yardımcıdır ,
-Arkadaşının yanında başkası ile ilgilenmez ,
-Yarı yolda bırakmaz ,
-Yol dostudur ,
-Evladı dahi olsa suçlu suçludur der ,
-Aç kalsa dönmez ,
-İkilemleri yoktur ,
-Tutarsızlıkları yoktur ,
-İkide birde seviyorum demez ,seviyorum lafı ciddi bir konudur bilir ,
-Güven zedelemez ,
-Borç almaz ,
-Çalışkandır ,
-Erken yatar erken kalkar ,
-Teknolojinin etkisi altına girmez ,
-Bilakis programlıdır ,programlar ,
-Spor yapar ,
-Fiziğine , sağlığına dikkat eder , bilir ki insan nehir gibidir akar akar akar ,
-Her yaşını olgunca kabul eder ve yeni yaşının sorumluluklarına hazırdır ,
-Sorumluluk almayı çok iyi bilir ve sonuna kadar sürdürerek başarıya ulaşır ,
-Şerefsizi , Şerefsizleri ve Şerefsizliği asla affetmez ,
-İletişim cihazları ile ağalık yapmaya kalkmaz , konuşursa yüze konuşur ,
-Takdir etmeyi bilir ,
-Senede bir kerede olsa , hastane kapısına , mezarlığa , hapisane kapısına ,tımarhaneye İbret olsun diyerek uğrar ve birilerininde gitmesine vesile olur ,
-Ölümü yaşamın devamı olarak kabul eder ,
-Öğreticidir , öğrenicidir ,
-Gerekirse ağlar ,
-Çözüm üretir ,
-Sorunun parçası olmaz ,
-Evlenmenin çok ciddi bir konu olduğunu ve saygınlığını bilir ,
-Aile ‘nin en küçük devlet birimi olduğunu bilir ,
-Üremede karşılıklı planlamalar içerisinde karar verir ,
-Çocuk çiçektir bilir , çocuk çok özeldir , çocuk bir Şey değildir bilir ,
-Devletine ve ne olursa olsun Devlet büyüklerine sahip çıkar ,
-Askerine , polisine , Jandarmasına , Memuruna sahip çıkar ,
-Kötü bir şeyi veya bir olayı genele bağlamaz , bilir ki her çuvalın içindeki meyvanın çürükleri de olabilir,
-Asgari müşterekten genelleme yapmaz ,
-Bilir ki delikanlılığın yaşı cinsi olmaz ,
-Bağırarak konuşmaz , bilir ki çevresinde farklı hayat manzaraları yaşamaya çalışıyor olabilir ,
-Komşusuna çok önem verir , paylaşır ,komşusun aç yatmasına asla müsaade etmez ,
-Anasına , Babasına , Kardeşine , Yar’ına ,Evladına sahip çıkar ancak…her şey Kanuna ,kurallara ,nizama ,intizama ve... Allah’ın emirlerine uygun olduğu müddetçe …
Serdar TUNÇLUER
Kaynak
Not : Ant(i)uanet...
Her cümlesini zevk ile okudum iletinizin.
1970 Eylül dört / Prof.Dr.Ayhan ULUBELEN / yer.Yıldız Uni.eski kampüsü./ Çay içiyor ve sakin bir şekilde arakadaşlarımı gözlemliyorum.Bir Hanımefendi yanıma müsaade ile oturdu.Merhaba dedi daha sonra.Tanıştık "ben Ayhan ULUBELEN "...! .Her hali ile bir öğretmen tavrı vardı , yani diyemezdim bir veli olduğunu.Soramadım , sorgulayamadım orada bulunma sebebini.Ancak o sordu.Elk ve elektro.Y.Müh.Bölümünde olduğumu söyledim.Branşlarımız farklı dedi " ben kimya bölümündeyim...( Düşünebiliyormusunuz Prof.Dr.olduğunu söylemiyor dahi ).
Enteresan ; sohbetimiz Asyadan/ Anadoluya Türklerin bilimsel çalışmaları ve Asya medeniyetleri noktasına gelmişti. Ve bugün hala bu konuların bizim sohbetimiz konusu haline nasıl geldiği ile ilgili hiç bir fikrim yok.Ama sohbet konumuz olmuşlardı.18 yaşında bir insandım...fakat O benim ile , yaşımı dahi unutturarak öyle bir derinliğin içerisine dahil etmişti ki anlatamam.
Ben bir anda konuyu çok etkilendiğim " temizlik ve kanalizasyon " mevzusuna çektim.Çünkü temel insanın görevleri yani uz’ları ne olursa olsun iş bu konu o değerlerinden dahada önemli bir temel konu idi / bilimden önce !. Şaşırmadım lütfen devam edermisiniz deyince...Esans ve tarihçesini Louvre sarayına çekip sohbeti netleştirdim.Çünkü Eğitim ; Ahlaki değerlerin temeli noktasında , gerek İnsani gerekse Hukuki parametrilerin görünen ve izlenebilir fakat irdelenemez hali durumuna geldikçe ; gelecek itibarı ile, eğitimde alsalar , hatta en uz noktalarada gelseler, ahlaki çöküntü , körlüklerine sebebiyet verir ki , bugün Globallik tarifinde , bazı zümrelerce , eksikliği tesbit edildiği halde " acaba nerede hata yapıyoruz " diyerek düşünüp ortaya bir türlü koyacak bir çıkış yolu bulamadıkları soyut ve kavranamayan bir kavramdır günümüzde.
Nerede kaldı ki daha Asyadan Anadoluya Türkler , nerede kaldı ki Asya medeniyetleri konusu...yani Elhamranın dili yok ki konuşsun ve Ebul-İz El-Cezeri El-Kurdî anlaşılsın .
Çünkü hala yıkanmayı öğrenemeyip küvete onlarca litre su koyup köpük ile yıkanan , ayrıca tahret almayı bilemeyip tuvalet kağıdı ile zımparalanan , yüzlerce geyik , morina ve kediyi katlederek güzel kokmaya çalışan genel çoğunluğun günümüzde , Louvre sarayındada antiuanet’in fiyonklarını unutmuş olmalarına akıl ermediği gibi , Sinan’ın gerek kanalizasyon yollarını gerekse su şimşirlerini katleden zümreyide içimizde bilemeyenler dışında bilenlerini metro yaptıklarından alkışlayan zümrelere şaşmamak gerekiyorsa...O zaman o kanalizelerin matematiksel hangi prensibe göre kotlarının oluşturduğunuda tarihe gömerek Jean giymelere tabiiki normal bakılır çıkar.
-Pardon evladım ben okulunuzun öğretmeni değilim..! ancak kesemezdim.
devam ederiz ;
Tunçluer