Sonra yüzünü yıkadı, havluyla kurulayarak geldi ve sinirle havluyu yere attı!
Boks gibi ferdi sporlarda sporcunun güçlü rakibince ezilmesini önlemek için çalıştırıcının oyunu bitirme pes et anlamında HAVLU atma deyim cuk oturmuş.
Olum o kız manyak! Sakın laf atma! Kahve mahve demez, dalar içeriye, vurur, bazen böyle olmak gerek, düşmanına düşmanının silahı saldırmazsan kazanamazsın.
Gerçek yaşanmış kadar ayrıntılı yazılmış

Hoşgeldin Onur Bilge
Yüreğine saglık Zorda olsa ulaştım yorum gitmedi internet dondu.
Güzel bir hikaye dişli bir kadın erkek gibi.
Çok saygılar

guler birsozu tarafından 7/13/2010 12:26:03 PM zamanında düzenlenmiştir.

tşk arkadaşım beni ağlattın eskilere gittim.yüreğinize sağlık....

cok güzel bır yazıydı.komşunuzu kutlarım en doğruyu en başta yapmış.ayşe 09 katılmıyorum.kardeşimde anlaşarak severekevlendi.20 yıl dayak yedi.hep bızden gızledı.22 yılın sonunda canına tak dedı ve boşandı.dayaksız çiçekli günlere efendım

güzel yazı dizisi evlilikte aşk bitermi o hanım bence çok yanliş yapmış ilk tokatta saygınlığını yitirmiş
eşler arasında sevgiden önce saygı lazım diyorum saygı olan yerde sevgi kendiliğinden gelir evet erkek önde gitmek ister kadına sabır düşer ama ezilmeden dayaksız tokatsız saygı duyularak
dilerim sizin güzel bir evliliğiniz olur ve yıllarca sürer
evet 43 yılı bitirdi evliliğimiz güzeldide eşim çiçek getirmeyi hala unutmadı tabiki bende payıma düşen saygıyı yerine getirerek yaşadık bunca yılı
şiirime yazdığın yoruma çok teşekkür ederim gördüğüm bir resimden etkilendim ve yazdım şiir dostu emine 24 müydü hatırlayamadım öyle güzeldiki resim o şiiri yazdırdı saygılarımla güzel günlere

mükemmel bir yazı acı gerçekler kutluyorum,saygı ve selamlarımla..

Aşkla başlayan evlilikler genellikle,daha doğrusu çoğunlukla
hüsranla bittiğini biliyoruz.Ömür boyu süren evlilik saygı ve
güvendir.O evlilikte saygı,güven yoksa temeli sağlam atılma
mıştır demek.

Öyküye diyebilecğim tek şey her zamanki gibi kusursuz olduğudur. Bunun dışında konu hakkında söylemek istediğim, evlilik eğer aşk olursa cehennem olur. Bazen aşkından ölebileceğiniz adama bile katlanamazken, hiç sevmediğiniz bir insanla ve onun insanlıkdışı hareketlerine maruz kalarak yaşamak...Korkunç..Çok şükür...
TEBRİK EDİYORUM.

Sayın durak yiğit,

Bu olay yaşanmış bir olaydır ve kadın kocasını boşamıştır.

Kurgu güzelde,hayli abartılı.Roman olabilir.Yediğin bir tokatsa on vur.ama abartmaya gerek yok.
Bir vurduğun zaman yirmi yeme sakın.Geçmiş olsun.Kara fatma

HAKSIZ YERE YEDİĞİ TOKATI KAFA ATARAK GERİ İADE EDEN ADAM OLMAYANA ADAM OLMADIĞINI BURNUNU KIRARAK BELİRTEN HARBİ ERKEK GİBİ BİR KIZ BULSAM BU DEVİRDE İNANIN YARIN EVLENİRDİM

bÖYLE KIZLAR HİKAYELERDE KALDI GALİBA...

evliklikte aşk yoktur
o izine gider
ve ondan sonrası hep mecburiyet komedyasıdır...
zorunlu tuttsaklık....
sevgilerle

Çok hoştu efendim. :) İnsanlar arasında gerçekten böyle şiddete katlanıp, bazı asılsız dini bilgileri de buna dayanak yapanlar var malesef. Halbuki Rabbimiz kadına öyle büyük bir önem vermiştir ki, onu erkeğe emanet etmiştir. Ama nerde bundan anlayacak erkek. Çoğu ya dini yönden zayıf Allah'tan korkmuyor da yapıyor, ya da yaptıklarını din kisvesine büründürüyor.

Rabbimiz eşlerinden ayrılmak durumları hasıl olanlara ayetleriyle kuranda yol göstermiş. En kötü şey zina, onu yapanı bile güzellikle uzaklaştırın diyor.

İnsanın insana yaptığı zulme, hele de eşlerin birbirine zulmüne katlanılmaz. Bu hem zulmü yapana hem katlanana haksızlık. Mutlaka müdahale gerekli. Zulüm yapan belki hasta, iyileşmesine de engel olur zulmü çeken susarsa. Bir de olaya bu yönden bakmak lazım.

Çok güzel bir konu işlemişsiniz. Anlatımınız da çok akıcı. İnsan bitirmeden bırakamıyor. Selamlar.

“O kadar özgürlüğe aç bir ruhum var ki! Akşama kadar kelebek gibi uçmak istiyorum! Sabahlara kadar sokaklarda dolaşmak... Yorgunluktan bayılacak hale gelinceye kadar yürümek... Sonra, yığılıvermek, herhangi bir yere... Saatlerce dinlenmek... Deniz kenarında sabahlamak, bir gün... Aynı yerde batırmak güneşi ve beklemek, tekrar doğuncaya kadar orada... Her anın tadını çıkarmak, sakin, sessiz, huzur içinde... İşte biz bunları hiç yapamadık.”

****süperdi...çok güzeldi..yazınızı beğenerek okudum...gönlünüz dert görmesin..

Sizinde belirtiğiniz gibi bizler Allah ve rasulüne itaatte kusursuz olabilsek işte o zaman o cenneti dünya da dahi görürüz inşallah...

Komşunuz Zerrin hanım,aşk'ı yedi yıl yaşamış ve son dört yılda sürükleyerek onbir yıla tamamlayabilmiş.Ya ,aşkı hiç tatmayanlara ne demeli?Atalarının kendilerine giydirdiği elbiseye, bu dar ya da bol diyemeden giymek zorunda kalan,ninelerimiz,analarımız,adını bile bilmediğimiz nice bacılarımız...Hayat denen bilmecenin tamamını çözebilen varmı ki?...

Yazınızı beğenerek ve biraz da hüzünlenerek okudum.Güzeldi
Sevgi ve saygılar

aile içi şiddetten tutalım da toplumda kadın,erkek ilişkisine kadar geniş bir anlatımdı..
her zaman ki gibi harikaydınız...
saygılarımla..

Seriye ara verilşmiş galiba ama bu yazı da çok güzel ve yararlı olmuş.
Kadın, erkek ya da çocuk olsun ve hatta hayvan olsun ; şiddet uygulamak, ancak aczin ifadesidir. Suçlu- suçsuz ayrımına bile gerek yok. Şiddetten çok daha başka ikna yolları vardır, hak aramanın, savunmanın bile....Sanırım , şiddet bir ruh hastalığıdır ve cezalandırma değil de tedavi gerektirir.



Fikret TEZAL tarafından 6/15/2009 9:27:00 AM zamanında düzenlenmiştir.

hiçbitmez arkadaşın yorumuna katılıyorum ama evlilikte biraz da farklı boyuttan bakmasını bilmek gerekli.
Kadın,erkeğini dışarıya yönlendirmemek için kadın gibi kadın olmalı:çekici,cilveli olmalı...
Her erkek,bunları arar.sadece çocuk bakmak,bulaşıkları yıkamakla olmaz...Erkeği eve bağlayan kadındır.Yoksa maalesef dışarda birilerini aramak zorunda kalır...
Yanlışım varsa affola...
Yazılarınıza güncel olayları da süslediğiniz de daha bir güzelleşiyor gibime geliyor...
Saygılar üstadım...

bence Askin bittigini anlamak icin yillarin yada sürenin bir önemi yok.nezaman ki esinin bir lafini bile cekemezsin,orada ask bitmistir.burdan sonra kisinin kendisiyle savasi baslar aslinda ve yipranmaya baslar.dayak cok baska bir konu.bu piskopat insanlarin kisilik bozukluklari olan kisilerin egilimli oldugu birseydir.yetistirilme tarzindan kaynakli daha cok.ezik insanlarin basvurdugu bir cesit savunmadir acizlik yani bana göre.ve eger ki o bayanin esi tam bir piskopat olsaydi o kadini degil dövmek öldürürdü bile ona vurdugu icin.
hic bir kadin bir erkek ile basa cikamaz bilek gücü konusunda.elbetteki kadin kendini ezdirmemeli asla,ama kadin bence esine el kaldirmamali,ayip ötesi bir davranis olur bu.ama maalesef bizim toplumumuzda kadina siddetten vazgecmeyen cok genis bir topluluk var halen.
sorunlarin sonu gelmeyecek gibi..
emegine saglik.güzel bir yaziydi yine.





hicbitmez tarafından 6/15/2009 4:15:53 AM zamanında düzenlenmiştir.

Ne yazıkki bu duyguyla yaşayan çok kadın var hala..
İbret alınacak bir bir yazı kutlarım..tam puanımla

Tebrikler Onur Bilge hanımefendi Bilgeliğinizi yine ortaya koydunuz.İbret levhaları sundunuz tam puan saygılarımla

Yurdumdan Aile Manzarası !
Saygıyı bilmiyor, sevgiyi tanımıyoruz.
Kayboldum satır aralarında..
Sevgi de dayak barınır mı? Demekki henüz İnsan olamadık !
Özellikle bir birine emanet edilen İnsanlar arasında dayak ne demek ya ..

Allah hidayet eylesin, kendini ateşe atanlara, kendiyle zoru olanlara.

Kutlarım.

AİLEİÇİ ŞİDDET, HER TOPLUMDA VARDIR. ÖNLEME , HER YERDE İNANÇLARA BAĞLI OLARAK MI ÇÖZÜLÜYOR ORASI BELLİ DEĞİL. SOSYO-KÜLTÜREL YAPILANMA FORMÜL ÜRETİR Mİ, TARTIŞILIR. EMEĞİ KUTLAR, BAŞARILAR DİLERİM.

Bir erkek olarak kadına dayağa karşıyım artık ata erkil toplum olmaktan çıkmalıyız kadının da erkekler gibi insan olduğunu unutmamalıyız bence beyin gücü zayıf olan fizik gücüne baş vurur. Evlilikte aşk şu zamanda biter bu zamanda biter lafları beni çok korkutuyor bence evlilkte hayatta kapılıp aşkı unutmasak bitmez bir küçük seni seviyorum, bir demet gül, küçük bir süpriz bence aşkı yaşatır belki bekar olduğum için konuşması kolay geliyor ama ben öyle istiyorum ve öyle yapmaya kararlıyım ve bu güzel yazı için çok teşekkür ederim sevgiyle kalın.....

Allah önce hayırlı insanlarla karşılaştırsın. Bu duam bütün insanlar için geçerli. Kadın da olsa, erkekte olsa değişmez. İçinde önce Allah korkusu olması şart.Benim Allaha şükür mutlu bir evliliğim var. Ve dayak olayıyla da karşılaşmadım. Allah karşılaştırmasın. Ama o dayak olayıyla karşılaşan o kaar çok insan var ki. Ve sırf çocukları olduğu için gururlarının gitmesi pahasına evliliklerini yürütüyor kadınlar. Toplumunda etkisi var. " Erkek sever de, döver de" anlayışı hüküm sürdüğü sürece bitmez. Güzel ve anlamlı bir yazıydı. Kutlarım efendim. Saygım ve sevgimle.

"Arkadaşım ik tokata verilmeyen cevapla,sonradan gelecek onlarca tokata --evet- deniyor.Buna inanmanı isterim.İlk tokta cevabını veren,kadınlarımıza saygılarımla.Senin o muhteşem kelimelri bir araya getirip bizleri derinlere götüren yüreğine ve kaleminede saygı ve sevgilerimle.."