- 1506 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
DİGOR'DA BİR SAVCI (Ömer TÜTÜNCÜ)
Dünyanın gemleri boşalırken,Ortadoğu bir kıyamet arafesine sürüklenirken,ülkemde kaynağı biraz meçhul,depremler ve heyelanlar oluyor ve kimse tınmıyor! Herkes hayatını gizli gündemleriyle yaşarken,ansızın bir gölge yola düşüyor ve hepimizi o gölgenin ardından koşturuyorlar,önümüze bir hendek çıkıyor ve görüntü kayboluyor,az ilerde yeni bir şekle bürünerek yeniden başka bir yüzle doğuyor ve yeni koşular başlıyor...
Ben, bu ülkenin çocuğuyum. Ana dilim Türkçe. Şimdiye kadar Türkçe okudum,Türkçe düşündüm ve Türkçe yazıyorum. Bunu öğrenirken,okurken ve yazarken hiç bir kaygı taşımadım. Çünkü bu coğrafyanın; anlaşma,yazışma,düşünme dili bin yıldır Türkçe’ydi. Dönüp nesebimin Türk olup olmadığına da çoğu kez aldırmadım,çokta önemli değildi. Beklenenden farklı bir nesepte olmam neyi değiştirecekti? Bunu sonradan değiştirme imkanım da yokken.
Bir edebiyat sitesinde, bu konularda yazı yazmayı çok düşünmedim. Zaman zaman mecbur kalınca bazı konularda fikir beyan ederek bugüne geldim. Bir baktım ki,Türkçe’miz Savcı Bey’i meğer ne çok ilgilendirmiş! Edebiyatla,şiirle,yazıyla ilgili olan ben’i ilgilendirmemesi kadar anormal bir şey olamazdı. Sırf bu anormalliği gidermek için bu yazıyı kaleme aldım.
Sayın savcı! Durumdan vazife çıkartarak;önce hukuku inkar ediyor,sonra birilerini adres göstererek görevini inkar ediyor,ardından,yine bazı devletlülerin karar ve beyanlarına dayanarak,uygulamalarına bakarak,hem kendini,hemde görevini yok sayıyor!...Bununla kalmıyor;Türkiye Cumhuriyeti Devleti varolalı beri,devlet kendi adına Türk ırkı vurgusunu yapmazken;savcı" Kürt Irkına"vurgu yaparak ciddi bir bölücülüğe de devletin imkanlarını kullanarak kapı aralıyor. Kim yapıyor bunu devleti birinci derecede koruması gereken savcı. Sizce burada bir yanlışlık yok mu?
Kürt Vatandaşlarımız,tarih içinde hep bu dili konuşarak geldiler. Ciddi bir yasaklama olmuş olsaydı bugün zaten böyle bir dil olmayacaktı. Arap,Fars ve Türk hakimiyetlerinin hepsinde ciddi bir yasakla karşılaşmadan bugüne kadar bir süreç devam etti. Böyle olması da bir haktı ve doğaldı. Burada bir problem yok.
Türkçe’nin de asırlardır bu coğrafyalarda bir anlaşma ve yazışma dili olarak kullanıldığını da yukarıda ki örnekte olduğu gibi ayan-beyan biliyoruz. Bir arada yaşama sebeplerimizin-nedenlerimizin en birinci, nedeni olmuştur asırlarca... Adriyatikten,Çin Seddi’ne kadar görülen coğrafyalarda bütün milletler ve halklar bilir ve konuşurlar. Devlet olmayı başaran topluluklarsa ayrıca yazı dili olarak kullanırlar.
Savcı’nın burada yaptığı dili çoktan aşan bir vurguyla,televizyonlardan izlediğim kadarıyla ırka vurgu yaparak çok tehlikeli bir kapı aralamıştır. Kültür öbekleri olarak insanların farklılıklarını vurgulamak ayrı şeydir,ırk temelinde insanları bir tasnife tabi tutmak çok ayrı şeydir.
Hergün birlikte yatıp kalktığım Türkçe’m adına ve bu tasnife tabi tutulan tüm insanlarım adına Savcı’yı kınıyorum!...
YORUMLAR
Bir edebiyat sitesinde, bu konularda yazı yazmayı çok düşünmedim. Zaman zaman mecbur kalınca bazı konularda fikir beyan ederek bugüne geldim. Bir baktım ki,Türkçe’miz Savcı Bey’i meğer ne çok ilgilendirmiş! Edebiyatla,şiirle,yazıyla ilgili olan ben’i ilgilendirmemesi kadar anormal bir şey olamazdı. Sırf bu anormalliği gidermek için bu yazıyı kaleme aldım.
HEM DE ÇOK İYİ YAPMIŞSINIZ KALEME ALARAK YÜREĞİNİZE VE KALEMİNİZE SAĞLIK SEVGİLERİMLE
Efendim, temas ettiğiniz konu hassas bir konu ve söylediklerinize ciddiyetle ve ehemmiyetle katıldığımı beyan ediyorum. Herşeyi ayan beyan muhteşem bir izahat yoluyla yazmışsınız ki; söylenecek bir kelam bırakmamışsınız....Zamanın en büyük söz sultanı ki soyu Kürt soyundandır bilirsiniz Bediüzzaman Said-i Nursi (r.a) Hazretleri diyor ki; dinimiz bir, kitabımız bir, kıblemiz bir, milletimiz bir, örfümüz bir, adetlerimiz bir, yaşantımız bir, kültürümüz bir.....Bine kadar bir...Sonsuza kadar bir...Neyimiz ayrı ki; neyin kavgasını veriyoruz....
Sizin gibi hoşgörü ve diyalog insanlarının çoğalarak bizim gibi düşünce boyutunda daralmış insanların ufuklarına yol açacak nice cevherlerin yetişmesi dileği ile;
SAYGILARIMI ARZ EDİYORUM....