- 2370 Okunma
- 17 Yorum
- 1 Beğeni
65 - SOMUNCU BABA
Onur BİLGE
Tophaneden ayrılırken, bir kez daha Osmanlı Devleti kurucularını ziyaret etmek ihtiyacı duydum. Sanki onlar ölmemişlerdi. Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte yaşamaya devam ediyorlardı. Belki de iki gazi, kanları ve emekleri karşılığında hak ettikleri toprakta, dünyanın en mutlu padişahları olarak mışıl mışıl uyuyorlardı. Hani dinlenmenin tadı yorgunlukla doğru orantılı olarak artar ya... Onca uğraştan sonra, her şeye rağmen, huzur içinde, ilikleri kemikleri dinleniyordu! Onlar beni tanımıyorlardı ama ben onları çok yakından tanıyordum. Eğiticilerine kadar...
Yaşlı bir karı koca kendi aralarında konuşuyorlar, Somuncu Baba isimli, keramet sahibi bir zattan bahsediyorlardı. Türbenin sessizliğinde konuşmaları açıkça anlaşılıyordu. Onlara, nerede olduğunu sorduğumda,
1001 GECE ÖYKÜLERİ - 3
SEVDA - LİMAN YAYINLARI
KİTAP TEMİN ADRESİ: M. Şerikan KARA : 0 536 275 90 15
YORUMLAR
Sevgili Onur Bilge,
Güzel yurdum nice değerleri, manevi/ruhani ve yüce insanlardan Somuncu Baba'yı mayısın son günlerinde ziyaret etmiştim. Muhteşem bir akıcılıkla kaleme aldığınız yazınızı okuyunca bir kez daha ziyaret etmiş gibi manevi duyguları hissettirdiniz.
Paylaşımınız çok değerli bilgilerle doluydu. Ne güzel bir kültür ve bilgi paylaşımı.
Teşekkür ederim gönül dostu.
Sevgi ve ışıkla...
Somuncu baba gibi çok büyük zatlarımız var.Kim istemez ki
Onlrı ziyaret edip daular okumayı.Gelin görün insanlarımız
hurfelerle hareket ediyorlar ne kadar yanlış.Memleketimizi
gezmek tarihini bilmek yapılan mücadelenin ardında getirdiği güzellikleri bilmek hakkımızdır bana göre böyle
Sevgiyle kalın yüreğinizdeki o duyguyla kalın
Yazar , bizi,bir konuda düşünmeye yönlendiriyor : Ülkemizde türbelere, yatırlara abartılı rağbet etmek ne kadar doğru ? Evet, bence önemli bir konu. Yazarın anlattıklarından ben şunu anlıyorum : Bu büyük şahsiyetlere önem vermeli, onların hayatlarından, derslerinden, tavsiyelerinden kesinlikle yararlanmalı ve onlara saygı duyup, değer vermeliyiz. Fakat şunu sanırım hiç kimse savunamaz : Türbelere çaput bağlamak, anahtar sürmek, onlardan ev, araba, sınav kazanmayı dilemek, çocuğu olmayanın çocuk istemesi gibi hurafeler ...
Beynimizde MERAK duygusu olmasa, neyi nasıl öğrenebiliriz ki. Önce merak duygularımız gelişmeli ama hem bizim için hem de toplum için gerekli olacak bilgileri merak etmek olmalı tabi ki bu duygu. Yani kişilerin özel ilgileri ile değil de.
Merak duygusu ile öğrenme ve kendimiz geliştirme aynı orantıda gidiyor bana göre.
Yazılarınızı yakip ediyorum hemde her gün ve bu gün yazmak istedim.
Verdiğiniz bilgiler ve gezip gördüğünüz yerler çok güzel. Kişi yazılarınızda kaybetmiş olduğu duyguları yakalayabiliyor.
Teşekkür ediyorum paylaşımınız için. Sevgiler yüreğinize