- 851 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
AKIL, ZEKA VE İDRAK
AKIL anlayıcı bir kuvvettir. Doğruyu yanlıştan, iyiyi kötüden VE faydalıyı zararlıdan ayırmak içindir. Ancak akıl duyu organlarına tabidir.
ZEKA, sebep ile netice arasındaki bağlılıkları bulmak, benzeyiş ve ayrılışları anlamaktır. Yani zeka, düşünebilme kuvvetidir, öğrenme kuvvetidir, problem ve mesele çözme kuvvetidir. Ancak düşüncelerin doğru olabilmesi için akıl lazımdır.
Öğrenmeye başlamak gelişmenin ilk adımıdır. Ne aradığını bilmeyenin, neyi bulduğunu neyi öğrendiğini anlaması mümkün değildir. Tabi öğrenmek için kullanılan birçok yol vardır, okumak, gezmek, izlemek vs… Bunların yanında dinlemeyi de bilmek gerek. Dinlemeyi bilmeyen konuşmayı da öğrenmeyi de bilemez. Bu yüzden diyalog halinde olduğumuz kişilerin konuşmalarına göstereceğimiz saygı ve pozitif yaklaşım, karşımızdakinden beklediğimiz İLE aynı olmalıdır ki zaten bu medeni olmanın bir gereğidir. Bunun için de, neleri bilmek gerektiğini bilmek, yani öğrenmeyi öğrenmek gerek. Tabi bu da yetmez. Ancak ÖĞRENİLENİ kuvvetle ANLAYIP, zihinde yaşamak, onları HİSSEDEBİLMEK ve hayata geçirmek gerektir ki işte bu İDRAK’tir. Ve sözün özü de budur.
İnsan, bilmediğinin farkında olduğu sürece öğrenir. “Biliyorum” diyen kaybeder.
Erol Güldiken